Danıştay Kararı 3. Daire 1996/6557 E. 1998/1463 K. 29.04.1998 T.

3. Daire         1996/6557 E.  ,  1998/1463 K.
Daire : ÜÇÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1998
Karar No : 1463
Esas Yılı : 1996
Esas No : 6557
Karar Tarihi : 29/04/998

ŞARTLI SALIVERME HALİNDE DAVACI ADINA DÜZENLENEN VERGİ VE CEZA İHBARNAMELERİNİN KÖY İHTİYAR HEYETİ AZASINA TEBLİĞ EDİLMESİNİN VERGİ USUL KANUNUNDA YER ALAN HÜKÜMLERE GÖRE HUKUKEN KABUL EDİLEBİLİR OLUP OLMADIĞI İNCELENEREK KARAR VERİLMESİ GEREKTİĞİ HK.

Nakliyecilik işinden dolayı götürü usulde mükellef olan davacı adına 1992, 1993, 1994, 1995 (1995 yılı için 5 aylık) takvim yıllarına ilişkin olarak salınan gelir vergisi ve fon payı ile bunlara bağlı olarak kesilen kusur cezalarına karşı açılan davayı; dava dilekçesi ile vergi dairesi savunmasından, ihbarnamelerin … tarihinde tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 7.maddesi uyarınca vergi mahkemesine açılacak davanın 30 gün içinde, en geç 31.8.1995 tarihine kadar açılması gerektiği, ancak bu tarih adli tatile rastladığından aynı Kanunun 8/3.maddesine göre, dava açma süresinin 12.9.1995 tarihine kadar uzadığı, ilk davanın 14.11.1995 tarihinde … Asliye Hukuk Mahkemesinden havale edilen dilekçe ile açıldığı, tebliğin yapıldığı 31.7.1995 tarihinde davacının ceza evinde olmadığı, 23.5.1993 tarihinde ceza evinden tahliye olduğu anlaşıldığından kısıtlı olduğu yolundaki iddianın yerinde görülmediği, bu nedenle süresinde açılmayan davanın esastan incelenmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle süre aşımı nedeniyle incelenmeksizin reddeden … Vergi Mahkemesinin … günlü ve … sayılı kararının; … tarihinde yapılan tebligatın usulsüz olduğu, usulsüz tebligatın öğrenildiği tarihte davanın açıldığı, şartlı tahliye edilen hükümlünün vesayetinin kaldırılmadığı, Medeni Kanunun 415.maddesine göre vesayetin, cezanın bitmesi ile sona erdiği, 4 yıl 6 ay hapis cezasının da 1997 yılında sona erdiği ileri sürülerek bozulması istemidir. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun “Tebliğler” başlığını taşıyan Beşinci kısmında vergilendirme ile ilgili olup, hüküm ifade eden bilumum vesikalar ile yazıların muhatabına nasıl tebliğ edileceği hükme bağlanmış olup; 94.maddede, tebliğin mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere yapılacağı kurala bağlandıktan sonra, “Veli, vasi ve kayyımlara tebliğ” kenar başlığını taşıyan 95.maddede, mükellef yerine geçen veli, vasi veya kayyım gibi vergi sorumlusu birden fazla olursa, tebliğin bunlardan yalnız birine yapılacağı, şayet tebliğin mevzuu olan işe ayrı bir vasi veya kayyım bakmakta ise, tebliğin bunlara yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; nakliyecilik işinden dolayı vergi mükellefi olan davacının … günü kamyonuyla trafik kazası geçirdiği, bu kaza nedeniyle … Asliye Ceza Mahkemesince 4 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı, … tarihleri arasında … Cezaevinde kaldığı, … tarihinde şartlı salıverildiği, şartlı salıverilme hali devam ederken adına düzenlenen, vergi ve ceza ihbarnamelerinin … tarihinde, köy ihtiyar heyeti azası … imzasına tebliğ edildiği anlaşılmış olup, vergi mahkemesince, şartlı salıverilme halinde köy ihtiyar heyeti azasına yapılan tebliğin Vergi Usul Kanununda yer alan hükümlere göre hukuken kabul edilebilir olup olmadığı incelenmeden bu tebliğin usulüne uygun olduğu benimsenmek suretiyle verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … sayılı kararının bozulmasına, karar verildi.