Danıştay Kararı 3. Daire 1996/5573 E. 1998/1502 K. 30.04.1998 T.

3. Daire         1996/5573 E.  ,  1998/1502 K.
Daire : ÜÇÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1998
Karar No : 1502
Esas Yılı : 1996
Esas No : 5573
Karar Tarihi : 30/04/998

31.12.1992 TARİHLİ BİLANÇOLARINA GÖRE BİR ADİ ORTAKLIK VE İKİ FERDİ İŞLETMEYİ ÖZSERMAYE TESBİTİ YAPTIRARAK GVK’NUN 81/2.MADDESİNDEKİ ŞARTLAR DAHİLİNDE DEVROLUNARAK 17.2.1994 TARİHİNDE TESCİL EDİLEN ANONİM ŞİRKETİN 31.12.1994 TARİHİ İTİBARİYLE YENİDEN DEĞERLEME YAPARAK AMORTİSMAN AYRILMASINDA YASAYA AYKIRILIK BULUNMADIĞI HK.

Yükümlü şirketin 1994 yılı defter ve belgelerinin incelenmesi üzerine düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak ikmalen salınan kurumlar vergisi ve bu vergiye bağlı olarak kesilen kaçakçılık cezası ile geçici vergi ve bu vergiye bağlı olarak kesilen ağır kusur cezasına karşı açılan davayı; olayda, bir adi ortaklık ve iki ferdi işletmenin … tarihli bilançolarına göre mahkemece özsermaye tesbiti yaptırılarak Gelir Vergisi Kanununun 81/2.maddesinde yazılı şartlar dahilinde, davacı şirkete aynı sermaye olarak tüm aktif ve pasifi ile devrolunduğu ve bu hususun … tarihinde tescil ettirildiği, 1994 yılı sonunda yeniden değerlemeye tabi tutulan iktisadi değerler üzerinden amortisman ayrılıp gider yazıldığının anlaşıldığı, inceleme raporunda, devrolunan iktisadi kıymetlerin yeniden değerlemeden önceki devir değerleri üzerinden amortisman ayrılması gerektiği görüşü üzerine cezalı tarhiyat yapılmış ise de, Vergi Usul Kanununun mükerrer 298.maddesinde, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin bilançolarına dahil amortismana tabi iktisadi kıymetleri ve bu kıymetler üzerinden ayrılıp bilançolarına dahil pasifde gösterilen amortismanları, her hesap dönemi sonu itibariyle yeniden değerleyebileceklerinin belirtildiği, kurumlar vergisi yükümlüsü olduğu açık olan davacı şirketin Gelir Vergisi Kanununun 81.maddesi uyarınca ve devir yoluyla kurulması nedeniyle Vergi Usul Kanununun mükerrer 298.maddesinden yararlanamayacağı yolunda bir hüküm bulunmadığı, kanunda açıkça hüküm bulunmayan bir konuda genel tebliğ veya iç genelgeye dayanılarak işlem yapılmasında yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul ederek cezalı tarhiyatı terkin eden … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; vergi inceleme raporuna dayalı olarak yapılan tarhiyatın yerinde olduğu, 151 ve 155 nolu Vergi Usul Kanunu ve 138 nolu Gelir Vergisi Genel Tebliğlerinde konuya ilişkin açık hükümler bulunduğu ileri sürülerek bozulması istemidir.
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına karar verildi.