Danıştay Kararı 3. Daire 1996/3188 E. 1997/3179 K. 01.10.1997 T.

3. Daire         1996/3188 E.  ,  1997/3179 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 1996/3188
Karar No: 1997/3179

Temyiz İsteminde Bulunan :…
Karşı Taraf : Bolu Vergi Dairesi Müdürlüğü
İstemin Özeti : …. Endüstri Meslek Lisesinin çay ocağını işleten ve götürü usulde mükellef olan davacının okul idaresi ile çay ocağını işletmek için yaptığı sözleşme esas alınarak 1.4.1995 tarihinden itibaren gerçek usulde mükellefiyet tesisine ilişkin işleme karşı açılan davayı; davacının okul idaresiyle yaptığı 5.4.1994 ve 1.4.1995 tarihli sözleşmelerle ödeme kaydedici cihaz kullanmayı 5.4.1994 tarihinden itibaren kabul etmesi nedeniyle Gelir Vergisi Kanununun 51/11 inci maddesine göre sözkonusu tarihten itibaren götürü usulden faydalandırılmayarak hakkında gerçek usulde mükellefiyet tesis edilmesi gerekmekte ise de, davalı idarenin 1.4.1995 tarihinden geçerli olmak üzere tesis ettiği işlemde isabetsizlik olmadığı gibi olaya mezkur kanunun 47, 48 ve 50 inci maddelerinin de uygulanmasına imkan bulunmadığı, çünkü davacının sözleşme yaptığı tarihler itibariyle gerçek usulde mükellef olmayı kabul ettiği gerekçesiyle reddeden … Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; sözleşmeye göre mükellefiyet türü belirlenemeyeceği ileri sürülerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Mahkeme kararının onanması gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Davacının ödeme kaydedici cihaz kullanma şartlarını taşıyıp taşımadığı veya ödeme kaydedici cihaz almak için başvuruda bulunup bulunmadığı hususları araştırılmadan salt sözleşmeye konan hükümle gerçek usulü kabul ettiği düşünülemeyeceğinden, aksi yolda verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı : …
Düşüncesi : 21.11.1995 günlü yoklama fişine göre kantin ve çay ocağı işletmeciliği yapan davacı hakkında tesis edilen işlemde bir isabetsizlik bulunmaması karşısında, temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir. Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle Vergi Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 51/11 inci maddesinde; ödeme kaydedici cihaz kullanan mükelleflerin götürü usulden faydalanamayacakları hükme bağlanmış, 3100 sayılı Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanma Mecburiyeti Hakkında Kanunun 6 ıncı maddesiyle de; ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyetinin başlaması için bir önceki yılın satış tutarları veya gayrisafi iş hasılatı esas alınmak suretiyle her mükellef grubu için değişik tarihler öngörülmüştür.
Maddenin son fıkrasıyla Maliye Bakanlığına verilen yetki sadece bu rakamların artırılması ile ilgili olup, değişik mükellef gruplarına cirolarına bakılmaksızın cihaz kullanma mecburiyeti getirilmesi mümkün değildir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının okul idaresiyle yaptığı sözleşmeyle ödeme kaydedici cihaz kullanmayı kabul ettiği gerekçesiyle Gelir Vergisi Kanununun 51/11 inci maddesi uyarınca gerçek usulde mükellefiyetinin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Kanunda ödeme kaydedici cihaz kullananların götürü usulden faydalanamayacakları hükme bağlanmakla birlikte ödeme kaydedici cihaz kullanma şartlarını belirleyen 3100 sayılı Yasanın 6 ıncı maddesindeki satış tutarları veya gayrisafi iş hasılatının elde edilip edilmediği, diğer taraftan davacının ödeme kaydedici cihaz almak için başvuruda bulunup bulunmadığı hususları araştırılmadan salt kira kontratına kayıt konulmuş olması sebebi ile gerçek usulde vergilendirilmenin kabul edildiği düşünülemeyeceği cihetle bu hususlar araştırılmadan davacının sözleşme gereğince gerçek usulde vergilendirmeyi kabul ettiğinden bahisle verilen mahkeme kararında yasal isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile … Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, ….- lira temyiz yargılama giderinin vergi dairesi müdürlüğünden alınarak davacıya verilmesine 1.10.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.