Danıştay Kararı 3. Daire 1995/3601 E. 1997/2191 K. 04.06.1997 T.

3. Daire         1995/3601 E.  ,  1997/2191 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 1995/3601
Karar No: 1997/2191

Temyiz İsteminde Bulunan : Çekirge Vergi Dairesi Müdürlüğü – BURSA
Karşı Taraf : …
Vekili : …
İstemin Özeti : Kalıp, kaporta, makina imalatı ve ticareti ile uğraşan davacı şirketin, 1993 takvim yılı işlemlerinin incelenmesi sonucunda belirlenen matrah farkı üzerinden adına ikmalen salınan kurumlar vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasına karşı açılan davayı; Kurumlar Vergisi Kanununun 14 üncü maddesi hükmünde yapılacak her türlü nakdi ve aynı bağış ve yardımlara miktar yönünden bir sınırlama getirilmediği gibi, ilgili yılın vergiye tabi gelirlerinden indirilmeleri öngörüldüğünden, diğer taraftan davacı şirketin okul inşaatını üstlendiğini bildirmesi üzerine 17.8.1993 tarihinde adına uygunluk belgesi verildiği anlaşıldığından, davacı şirketin inşaata başladığı ihtilaflı dönemde okul inşaatı için harcadığı 4.677.865.502.-lirayı kurum kazancından indirmesinde isabetsizlik bulunmadığı cihetle, Milli Eğitim Müdürlüğüne bağışlanmak üzere yapılan okul inşatı ile ilgili harcamaların kabul edilmemesi suretiyle belirlenen matrah farkında yasal isabet görülmediği, yurt dışından gelen Türk Lirası avanslar için hesaplanan kur farklarının gider yazılması hususuna gelince; olayda davacı şirketin, … ile 26.6.1989 tarihinde yapmış olduğu anlaşma ile … Füzesinin taşıma sandıkları imalatı işini üstlendiği, anlaşma gereği birim satış fiyatının üç ayrı para birimi (TL, DM ve $) üzerinden ödendiği ve mal bedellerinden mahsup edilmek üzere gönderilen Türk Lirası şeklindeki avans ödemelerinin Alman Firmasına mark olarak borçlanıldığı, bu nedenle bankalara davacı şirket adına Türk Lirası olarak gelen avansların döviz alım belgeleri karşılığında davacı firmaya ödendiği, sonradan mal teslimini müteakip ihracat hesabı kapatılırken gümrük çıkış beyannamesinin düzenlendiği tarihdeki kurun nazara alındığının anlaşıldığı, bu şekilde döviz alım belgesinin düzenlendiği tarihte alınan avansların Türk Lirası değeri ile ihracatın yapıldığı tarihteki mal bedelinin Türk Lirası karşılığı arasında lehte ve aleyhte kur farkı doğduğu, dolayısıyla davacı şirkete gönderilen Türk Lirası cinsinden avansların o günkü tutarı kadar Alman Firmasına mark olarak borçlanması ve malın gönderildiği tarihteki mark tutarından, daha önceden avans olarak gelen paraların geldikleri tarihteki Alman markına mahsupları sonucu kur farkından dolayı aleyhte farkın gider yazılmasında isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle kabul ederek dava konusu cezalı tarhiyatı terkin eden … Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; okul inşaatı ile ilgili protokol … ile … Müdürlüğü arasında yapıldığından okul inşaatını üstlenenin davacı şirket değil, adı geçen vakıf olduğu, ayrıca okul inşaatını üstlenen davacı şirket olsa dahi nakden yapılmayan bir bağış söz konusu olduğundan, okul inşaatı tamamlanıp maliyet bedeli belirlenmeden yapılan harcamaların gider olarak kaydedilemeyeceği, avans gerçek bir borç olmadığından Türk parası cinsinden avansların değerlemeye tabi tutulması suretiyle oluşan kur farklarının gider yazılamayacağı ileri sürülerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Savcı : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49.maddesinin 1.fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp Vergi Mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle Vergi Mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına 4.6.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.