Danıştay Kararı 3. Daire 1995/118 E. 1996/1019 K. 27.03.1996 T.

3. Daire         1995/118 E.  ,  1996/1019 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 1995/118
Karar No: 1996/1019

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Kordon Vergi Dairesi Başkanlığı-İZMİR
İstemin Özeti : Kollektif şirket adına 1993 yılında yapılan repo işlemleri nedeniyle şirket ortağı olan davacı tarafından elde edilen gelirin ticari kazançtan indirilmesi gerektiği belirtilerek ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerinden tahakkuk ettirilen gelir vergisi ve geçici vergiye karşı açılan davayı; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun olay tarihinde yürürlükte olan mükerrer 39. maddesinde; ticari faaliyete bağlı olarak elde edilen devlet tahvili ve hazine bonosu faizlerinin ticari kazançtan indirileceği ve geçici 27. maddesinde de; Menkul kıymet sahiplerinin menkul kıymet alım satımına yetkili olan bankalar ve aracı kurumlar (borsa komisyoncuları dahil) vasıtasıyla menkul kıymetlerini elden çıkarmak suretiyle sağladıkları kazançların 31.12.1999 tarihine kadar Gelir Vergisinden müstasna olduğu belirtildikten sonra Türkiyede veya yabancı memlekette kurulmuş bir ticari işletmeye dahil menkul kıymetlerin elden çıkarılmasından sağlanan kazançların bu istisna kapsamı dışında kaldığının hükme bağlandığı, vergisi ihtilaflı olan faiz gelirlerinin elde edilmesine neden olan hazine bonolarının davacını ortağı bulunduğu … Şirketi ünvanlı ticari işletmeye dahil bir menkul kıymet olduğunun anlaşıldığı ve esasen bunun taraflar arasında da ihtilafsız olduğu, bu nedenle, ticari işletmeye dahil olan menkul kıymetlerin elden çıkarılmasından sağlanan kazançların ticari kazançtan indirilmesinin yukarıda anılan hükümler karşısında mümkün olmadığı, davalı idarece tesis edilen işlemde yasaya aykırılık görülmediği gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının, repo işleminden elde edilen gelirin devlet tahvili ve hazine bonosu faizinin bölüşümü olduğu gelir vergisi kanununun mükerrer 39. maddesi gereğince ticari kazançtan indirilerek aynı kanunun 94/A-15. maddesine göre tevkif suretiyle vergilendirilmesi gerektiği ileri sürülerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
Savcı : …
Düşüncesi : Ortağı olduğu … Ecza Deposu Koll.Şti.nden elde ettiği ticari kazancının bir bölümünü oluşturan repo gelirinin GVK.nun mükerrer 39.maddesinin 2 numaralı bendinde sözü edilen “Devlet tahvili ve hazine bonosu faizleri” niteliğini taşıdığı, dolayısıyla ticari faaliyete bağlı olarak elde edilen bu gelirin bu madde uyarınca ticari kazancın tespitinde indirilecek
gelirlerden olduğu yolundaki ihtirazi kayıtla beyanname veren yükümlü adına
ihtirazi kayıt kabul edilmeyerek yapılan tahakkuk, Vergi Mahkemesince, GVK.nun,
ticari işletmeye dahil menkul kıymetlerin elde çıkarılmasından sağlanan kazançların vergiden müstesna olmadığına ilişkin geçici 27.maddesinden bahisle tasdik edilmiştir.
Uyuşmazlık repo gelirinin devlet tahvili ve hazine bonosu faizi niteliğini taşıyıp taşımadığına ilişkin olmasına karşın bu konu hiç tartışılmayarak, sanki menkul kıymet satışından elde edilmiş bir gelirin vergiden müstesna olup olmadığı ihtilaflı imiş gibi verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına, karara bağlanan vergi tutarının % 04,8’i oranında ve … liradan az olmamak üzere hesaplanacak nisbi karar harcından bozulması istenen Vergi Mahkemesi kararında hüküm altına alınmış olan harcın mahsup edilmesinden sonra kalan harç tutarının temyiz isteminde bulunan davacıdan alınmasına 27.3.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.