Danıştay Kararı 3. Daire 1994/3921 E. 1995/1499 K. 04.05.1995 T.

3. Daire         1994/3921 E.  ,  1995/1499 K.
Daire : ÜÇÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1995
Karar No : 1499
Esas Yılı : 1994
Esas No : 3921
Karar Tarihi : 04/05/995

ÇOK KISA BİR SÜRE İÇİN İŞİN TERK EDİLMESİ, İŞİ BIRAKMA SAYILAMAYACAĞIN DAN HAYAT STANDARDI TEMEL GÖSTERGELERİNİN TAM OLARAK UYGULANMASI GEREKTİĞİ HK.

Otobüs işletmeciliği işi ile uğraşan davacının 1992 takvim yılı beyannamesinde beyan ettiği kazancının hayat standardı temel göstergelerine göre düşük olduğundan bahisle belirlenen matrah farkı üzerinden adına ikmalen salınan gelir vergisi, geçici gelir vergisi ile kesilen kusur cezasına karşı açılan davayı; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 116.maddesine 3689 sayılı Kanunla eklenen geçici 35.maddesinin 2/f bendinde; götürü usulden gerçek usule geçen mükellefler de dahil olmak üzere, yeni işe başlayan mükelleflerde temel gösterge tutarı işe başlanılan yılda mükellefin faaliyette bulunduğu yörede uygulanan temel gösterge tutarının yarısının dikkate alınması suretiyle uygulanacağının hükme bağlandığ, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 161.maddesinde, vergi ye tabi olmayı gerektiren muamelelerin tamamen durdurulması ve sona ermesinin işi bırakmayı ifade edeceği, işlerin herhangi bir sebep yüzünden geçici bir süre durdurulmasının ise işi bırakma sayılmayacağının açıklandığı, olayda davacının otobüs işletmeciliği faaliyetini terk ettiği, başka bir anlatımla vergi ve mükellefiyetle ilgili işlemlerini bıraktığının yoklama tesbitli olduğu, tekrar aynı işe 15.1.1992 tarihinde başladığının yoklama fişiyle tesbit edildiğinin anlaşıldığı, bu durumda davacının işini terk edip işi terk dilekçesi vererek faaliyeti ni sona erdirdikten sonra ve aradan belli bir süre geçirilerek mükelle fiyetinin yeniden başlatılmasının yeni işe başlama olarak kabul edilmesi gerektiği, dolayısıyla hayat standardı temel gösterge tutarının yarısının uygulanması gerekirken tam olarak uygulanmasında kanuna uyarlık görülmediği gerekçesiyle kabul ederek tarhiyatı terkin eden … Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; hayat standardı esasında ilk defa işe başlayanlara gösterge tutarının yarısının uygulanması esasının mükelleflere bir defaya mahsus olarak getirilen bir hüküm olduğu, tekrar işe başlayan mükelleflerin hukuki durumunun artık yeni mükellefiyet değil, tekrar mükellefiyete dönme olarak kabul edilmesi gerektiği ileri sürülerek bozulması istemidir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununa 3689 sayılı Kanunun 7.maddesiyle eklenen Geçici 35.maddesinin 1.fıkrasında, 1.1.1990-31.12.1999 tarihleri arasında, gerçek usulde gelir vergisine tabi ticari kazanç sahipleri ile serbest meslek erbabının bu maddede belirtilen hayat standardı esasına tabi olduğu, aynı maddenin 6.fıkrasında da, bu maddenin yürürlükte olduğu tarihlerde, Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 116.maddesinin bu maddeye aykırı hükümlerinin uygulanamıyacağı açıklanmış bulunmaktadır.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 161.maddesinde; vergiye tabi olmayı gerektiren muamelelerin tamamen durdurulması ve sona ermesinin işi bırak mayı ifade ettiği, işin herhangi bir sebep yüzünden geçici bir süre için durdurulmasının ise, işi bırakma sayılmayacağının kabul edildiği, öte yandan 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 3689 sayılı Kanunun 7. maddesiyle eklenen geçici 35.maddesinin 2/f fıkrasında da, götürü usulden gerçek usule geçen mükellefler de dahil olmak üzere, yeni işe başlayan mükelleflerde temel gösterge tutarının; ise başlanılan yılda mükellefin faaliyette bulunduğu yörede uygulanan temel gösterge tutarının yarısı olarak dikkate alınacağı hükme bağlanmıştır.
Dava dosyasındaki belgelerin incelenmesinden, otobüs işletmeciliği faaliyetini terk ettiği 15.12.1991 tarihli yoklama fişiyle saptanan davacının aynı işine 15.1.1992 tarihinden itibaren başka bir otobüs satın alarak yeniden başladığı anlaşıldığından, çok kısa bir süre işin terk edilmesi, işi bırakma sayılmayacağından davacının işe başlayan mükellefler gibi hayat standardı esasına tabi tutulmasında temel gösterge tutarının yarısının uygulanması gerektiği yolunda verilen Mahkeme kararında kanuna uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … sayılı kararının bozulmasına karar verildi.