Danıştay Kararı 3. Daire 1993/3120 E. 1994/3067 K. 11.10.1994 T.

3. Daire         1993/3120 E.  ,  1994/3067 K.
Daire : ÜÇÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1994
Karar No : 3067
Esas Yılı : 1993
Esas No : 3120
Karar Tarihi : 11/10/994

İFLAS İDARESİ ÜYESİ ADINA, MÜTESELSİL SORUMLULUĞA DAYANILARAK VERGİ SO RUMLU SIFATIYLA TARHİYAT YAPILABİLECEĞİ HK.

Tasfiye halindeki… A.Ş’nin 1987 yılı hesaplarının incelenmesi sonucu yükümlü adına vergi sorumlusu sıfatıyla salınan kurumlar vergisi ile kesilen kaçakçılık ve özel usulsüzlük cezasına karşı açılan davayı; dosyanın incelenmesinden, … Asliye Hukuk Mahkemesinin 1982/338 sayılı kararı ile … A.Ş’nin iflasına karar verildiği, 28.12.1982 tarihinde yapılan birinci alacaklılar toplan tısında davacının da aralarında bulunduğu üç kişinin iflas idare heyeti üyeliğine seçildiği, yapılan denetim sırasında, Tasfiye Halinde … A.Ş’ne ait … fabrikası ve tüm müştemilatı ile oksijen fabrikasının; iflas dairesince 500.000.000.-liraya … A.Ş’ne ihale yoluyla satıldığı, Vergi Usul Kanununa göre herhangi bir defter ve belge düzenlemedikleri için vergi kontrol memurunca istenilen defter ve belgelerin ibraz edilmemesi üzerine harici karinelere göre yapılan incelemede fabrika satış bedelinden en son verilen 31.12.1980 tarihli bilançoya göre tesbit edilen 65.381.867.-lira özsermaye ile ödenen faiz ve sair giderlere karşılık kabul edilen 20.000.000.-lira gider tenzil edilmek suretiyle 1987 yılı tasfiye karının (500.000.000 – 85.381.867)=413.618.133.-lira olarak tesbit edildiğinin anlaşıldığı, Türk Ticaret Kanununun 224.maddesinde, kanun şirket mukavelesi veya iş görme şartlarının tesbit eden diğer hükümlere aykırı ha reket ederek üçüncü şahısları veya ortakları zararlandıran tasfiye memurlarının kusursuz olduklarını ispat edemedikçe müteselsil olarak mes’ul tutalacakları, 437.maddesinde, anonim şirketlerin iflası halinde tasfiyenin iflas idaresi tarafından İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yapılacağı, İcra ve İflas Kanununun 223/2.maddesinde, iflasına karar verilen müflisin tasfiyesinin iflas dairesince birinci fıkraya göre teşkil eden iflas idaresine havale edileceği, 226.maddesinde; iflas masasının kanuni mümessilinin iflas idaresi olduğu, 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 30.maddesinde; ne sebeple olursa olsun tasfiye haline giren kurumların vergilendirilmesinde hesap dönemi yerine tasfiye döneminin kaim olacağı, tasfiye döneminin kurumun tasfiye hali ne girdiği tarihten başlıyacağı, bu tarihten aynı takvim yılı sonuna kadar olan dönem ile bu dönemden sonraki her takvim yılının müstakil bir tasfiye dömeni sayılacağı, 31.maddesinde, tasfiye beyannamelerinin tasfiye memurları tarafından tasfiye dönemlerinin sonundan itibaren 21.maddede yazılı süreler içinde verileceği, 34.maddesinde de tasfiye memurlarının kurumun tahakkuk etmiş vergileri ile tasfiye beyannamelerine göre hesaplanan vergileri ödemeden veyahut bu vergilerle diğer itirazlı tarhiyat için karşılık ayırmadan İcra ve İflas Kanununun 206. maddesinin 6.sırasında yazılı alacaklılara ödeme ve ortaklara paylaştırma yapamıyacakları, aksi takdirde bu vergilerin asıl ve zamlarından ve vergi cezalarından şahsen ve müteselsilen sorumlu olacakları, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 30.maddesinin 2.fıkrasının bir numaralı bendinde, vergi beyannameleri kanuni sürenin sonundan başlıyarak 15 gün geçtiği halde verilmemiş olursa, üç numaralı bendinde de bu kanuna göre tutulması mecburi olan defterlerin hepsi veya bir kısmı tutulmamış olursa vergi matrahının re’sen takdir edileceği, aynı kanunun 172. maddesinin 1.fıkrasının iki numaralı bendinde, ticaret şirketlerinin bu kanun esaslarına göre defter tutmaya mecbur olduğunun hükme bağlandığı, Türk Ticaret Kanunu ile İcra ve İflas Kanununun anılan hükümleri nin incelenmesinde, anonim şirketlerin iflas halinde tasfiyenin iflas idaresi tarafından yapılacağı, bu durumda tasfiye memur veya memurları nın iflas idaresi üyeleri olduğu, Türk Ticaret Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanununun tasfiye memurlarının görev ve sorumluluğuna ilişkin hükümlerinin tüm tasfiye memurlarını kapsayan genel hükümler olup anılan hükümlerde İcra ve İflas Kanununa göre yapılan tasfiyelerde görev alan iflas idare üyeleri için herhangi bir ayırım yapılmadığı, bu bakımdan Kurumlar Vergisi Kanununun 31.maddesinde öngörülen tasfiye beyannamele rini vermeyen, dolayısıyla bir beyannameye göre hesaplanması gereken vergiyi de ödemeyen iflas idaresinin üyesi olan davacı adına, Türk Ticaret Kanununun 224.ve Kurumlar Vergisi Kanununun 34.maddesiyle getirilen müteselsil sorumluluğa dayanılarak vergi sorumlusu sıfatıyla tarhi yat yapılmasında, kanuna aykırılık bulunmadığı, olayda, Mahkemelerince yaptırılan bilirkişi incelemis sonucu düzenlenen raporda, Tasfiye Halindeki … A.Ş’nin 1987 yılı tasfiye karının 444.786.226.-lira olduğunun belirlenmesi karşısında Mahkemelerince de yerinde görülen bu raporda tasfiye kara vergi elemanınca tesbit ve takdir edilen kurum kazancında davacı aleyhine bir hata bulunmadığı, kesilen özel usulsüzlük cezasını ise; iflas idaresinin 500.000.000.-liralık fabrika satışı için fatura kesmediği ihtilafsız olduğundan V.U.K.’nun 353.maddesi hük müne göre azami had üzerinden kesilen özel usulsüzlük cezasında isabet sizlik bulunmadığı gerekçesiyle reddederek tarhiyatı aynen onayan …Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; iflas halindeki bir şirketin mallarının satılarak alacaklılarına dağıtılması sonrası müsbet fark kalmayacağı, fabrika satışından elde edilen hasılatın ortaklık karı gibi gösterilmek suretiyle hayali kar çıkarılmasının yerinde olmadığı ileri sürülerek bozulması istemidir.
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemine ilişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına karar verildi.