Danıştay Kararı 3. Daire 1992/383 E. 1993/3794 K. 23.12.1993 T.

3. Daire         1992/383 E.  ,  1993/3794 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No: 1992/383
Karar No: 1993/3794

Temyiz İsteminde Bulunan: …
Karşı Taraf : Yeşilhisar Malmüdürlüğü.
İstemin Özeti : Oto alım satımı ile uğraşan davacının 1988 takvim yılına ilişkin hesaplarının incelenmesi sonucunda adına salınan gelir vergisine bağlı olarak kesilen kaçakçılık cezasına karşı açılan davayı reddeden Mahkeme kararına karşı yapılan temyiz isteminin kabulü ile kararın bozulmasına karar veren Danıştay Üçüncü Dairesinin 25.3.1991 gün ve E:1990/2930, K:1991/1227
sayılı kararı üzerine; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 3622 sayılı Kanunun 1. maddesi ile değişik 6. maddesinin 4 ve 5. fıkralarında; herhangi bir sebeple harcı veya posta ücreti verilmeden veya eksik harç veya posta ücreti ile dava açılmış olması halinde, otuz gün içinde harcın ve posta ücretinin verilmesi veya tamamlanması hususunun daire, mahkeme başkanı veya hakim tarafından ilgiliye tebliğ olunacağı, tebligata rağmen gereği yerine getirilmediği takdirde bildirinin aynı şekilde bir daha tekrarlanacağı harcı veya posta ücreti süresi içinde verilmez veya tamamlanmazsa davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ve davacıya tebliğ olunacağının hükme bağlandığı, dosyanın incelenmesinden … liralık posta ücretinin 30 gün içinde tamamlanması, tamamlanmadığı takdirde davanın açılmamış sayılması gerekeceği hususunun ikinci
kez bildirilmesine ilişkin Mahkeme Başkanlığının … gün ve … sayılı yazısı davacının kendisine bizzat 15.8.1991 gününde tebliğ edildiği halde anılan posta ücretinin belirtilen süre içinde tamamlanmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun yukarıda açıklanan madde hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar veren … Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının; yeni dava açılması söz konusu olmadığından 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 6. maddesinin 4 ve 5. fıkralarının olayda uygulanamayacağı ileri
sürülerek bozulması istemidir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi :…
Savcı :…
Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden; davacı adına kesilen kaçakçılık cezasına karşı açtığı davayı reddeden vergi mahkemesi kararının Danıştay Üçüncü Dairesince 25.3.1991 gününde verilen E:1990-2930, K:1991-1227 sayılı kararla bozulmasından ve bu kararın taraflara tebliğinden sonra dosyayı inceleyen vergi mahkemesi Başkanının, değişen posta ücret tarifesi dolayısıyla davacıdan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 6 ncı maddesi uyarınca noksan posta ücretini 3.5.1991 ve 30.7.1991 tarihinde süre vererek istemesine rağmen, bu ücretin ödenmemesi üzerine vergi mahkemesince, anılan madde uyarınca, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar, İYUK.nun 6 ncı maddesinin 5. fıkrasından herhangi bir sebeple verilmeyen veya eksik verilen harç ve posta ücretinin 4. fıkraya göre istenilmesine karşın süresi içerisinde verilmemesi veya tamamlanmaması durumunda davanın açılmamış sayılacağına karar verileceği öngörülmüş ise de; bu hüküm, davanın açıldığı sırada verilmeyen veya eksik verilen harç ve posta ücreti
dolayısıyla uygulanabilir niteliktedir. Bu yüzden; harç ve posta ücreti eksiksiz verilerek açılan davalarda, sonradan herhangi bir nedenle posta ücretinin yetersiz kalması durumunda da uygulanması söz konusu olamaz. İYUK.nunda, posta ücretinin davanın eksiksiz açılmasından sonra yetersiz kalması durumunda yapılacak işlemi gösteren bir düzenleme veya 6 ncı maddeye yapılmış bir gönderme de yoktur. 60 ıncı maddenin Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılacak
tebliğlere ait ücretlerin ilgili tarafından peşin olarak ödeneceği yolundaki ikinci cümlesi de, bu konuda bir çözüm getirmiş değildir.
Ancak, 60 ıncı maddenin söz konusu cümlesinde getirilen peşin ödeme yükümlülüğünün, davanın açılması sırasında verilen posta ücretinin, sonradan davada yapılması gereken tebliğ işlemi sayısının tahmin edilenden fazla olması veya posta ücet tarifesinin değişmesi sebebiyle yetersiz kalması durumunu da kapsadığı kuşkusuzdur. Bu yükümlülüğe uyulmamasının yaptırımı ise, doğal olarak, tebligat işleminin yapılamamasıdır.
Bu bakımdan; sonradan yetersiz hale gelen posta ücretinin ilgilice tamamlanmamasının sonucunun,yapılması gereken bir tebligat işlemi olup olmadığına bakılarak ve varsa yapılamıyan tebligat işleminin davanın seyri üzerindeki olumsuz etkileri araştırılarak tespiti gerekir.
Dosyada; Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararı yeni bir araştırma yapılmasını gerektirir nitelikte değildir. Bu bozma kararı üzerine vergi mahkemesinin yapacağı, bozma gerekçesine uygun karar vermekten ibarettir. Bu ise, posta ücretinin noksansızlığı ile bağlantısı olan bir durum değildir. Daha açık olarak, posta ücretindeki eksiklik, söz konusu kararın verilmesini engelleyici etkiye sahip değildir. Bozma kararı üzerine verilecek kararın tebliğ edilememesi ise, o tarihte dava sonuçlanmış olacağından, davanın açılmamış sayılmasına hiçbir biçimde neden olamaz.
Açıklanan bu nedenle, hukuka aykırı görülen temyize konu kararın bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan … Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz
istemine milişkin dilekçede ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına …- lira maktu karar harcının temyiz isteminde bulunandan alınmasına 23.12.1993 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
A Z L I K O Y U
X-Uyuşmazlık, yükümlü adına yapılan tarhiyata karşı açılan davanın, posta ücretinin tamamlanmaması nedeniyle açılmamış sayılması yolundaki vergi mahkemesi kararının bozulması istemine ilişkindir.
Dosyanın incelenmesinden, davanın açıldığı tarihte posta ücretinin tamam olarak verildiği, davanın incelenmesi sonunda Vergi Mahkemesinin verdiği kararın Danıştay’ca bozulduğu, bu aşamada ortaya çıkan … liralık posta ücreti eksikliğinin mükelleften yazı ile iki defa istendiği, verilen sürede posta ücretinin tamamlanmaması üzerine davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı Yasanın, “Dilekçeler Üzerine Uygulanacak İşlem ” başlıklı 6 ncı maddesinin 4 üncü bendinde, herhangi bir sebeple harcı veya posta ücreti verilmeden veya eksik harç veya posta ücreti ile dava açılmış olması halinde, otuz gün içinde harcın ve posta ücretinin verilmesi veya tamamlanması hususunun daire, mahkeme başkanı veya hakim tarafından ilgiliye tebliğ olunacağı, tebligata rağmen gereği yerine getirilmediği takdirde bildirimin aynı şekilde bir daha tekrarlanacağı, 5. bendinde de, harcının veya posta ücretinin süresi içinde verilmemesi veya tamamlanmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hükme bağlanmış olup, anılan hükümde eksik harç veya posta ücreti ile dava açılmasından sözedilmesi nedeniyle, davanın açıldığı tarihte posta ücreti eksikliği bulunmayan olayda, sonradan ortaya çıkan eksikliğin
davanın açılmamış sayılmasını gerektirmeyeceği açıktır.
Bu nedenle, Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği görüşüyle,
çoğunluk kararına katılmıyorum.