Danıştay Kararı 3. Daire 1990/2859 E. 1992/1502 K. 29.04.1992 T.

3. Daire         1990/2859 E.  ,  1992/1502 K.
Daire : ÜÇÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1992
Karar No : 1502
Esas Yılı : 1990
Esas No : 2859
Karar Tarihi : 29/04/992

1-) DAVACI TARAFINDAN VERGİ MAHSUBUNDA KULLANILAN MÜSTAHSİL MAKBUZLARI NIN ZİRAİ ÜRÜN SATIŞI NEDENİYLE Mİ, YOKSA VERGİ MAHSUBUNDAN YARARLANMAK AMACIYLA İÇERİĞİ İTİBARİYLE YANILTICI (NAYLON) OLARAK MI DÜZENLENDİĞİ ARAŞTIRILMADAN KARAR VERİLEMEYECEĞİ HK;

2-) OLAYIN VERGİ USUL KANUNUNUN 11.MADDESİNDE DÜZENLENEN MÜTESELSİL SORUMLULUK KOŞULLARININ GERÇEKLEŞİP GERÇEKLEŞMEDİĞİ YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLEMEYECEĞİ HK.

Zirai gelir vergisi yükümlüsü olan davacının 1987 takvim yılı için beyan ettiği gelir vergisinden mahsubunu yaptığı (stopaj) gelir vergisinin dayanağını teşkil eden müstahsil makbuzlarının içeriği itibariyle sahte (naylon) olduğunun tesbit edildiği nedeniyle adına salınan gelir vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasına karşı açılan davayı; vergi kesenlerin sorumluluğunu düzenliyen 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 11.maddesi ve bu kanun maddesiyle Maliye ve Gümrük Bakanlığına tanınan yetki uyarınca 6.8.1988 tarihinde yayımlanan 153. sayılı Genel Tebliğ hükümleri uyarınca, müteselsil sorumluluğu gerektiren olayın bir vergi inceleme raporuyla tesbit edilmesinin gerektiği, zirai ürün alım ve satımı esnasında alım bedeli üzerinden tevkif edilen verginin vergi dairesine ödenmesi bakımından malı üreten çiftçilerin sorumlu tutulamıyacağı, olayda, davacı nezdinde bir vergi incelemesi yapılmadığı gibi zirai gelir vergisi yükümlüsü olması sebebiyle malı üreterek sattığı sabit bulunan davacının yukarıda anılan yasal düzenlemeler karşısında satışını yaptığı ürünlerle ilgili gelir (stopaj) vergisinden müteselsil olarak zorunda tutulamıyacağı gerekçesiyle kabul ederek tarhiyatı terkin eden Vergi Mahkemesi kararının bozulması istemidir.
Uyuşmazlık; zirai kazanç bakımından gelir vergisi yükümlüsü bulunan davacının yıllık beyannamesine göre tahakkuk ettirilen vergiden, mahsubu yapılan zirai ürün satışlarına ilişkin gelir (stopaj) vergisinin dayanağını teşkil eden belgenin (müstahsil makbuzunun) içeriği itibariyle yanıltıcı (naylon) olduğunun tesbit edilmesi nedeniyle, adına ikmalen salınan gelir vergisi ile kesilen kaçakçılık cezasına karşı açılan davayı kabul ederek, tarhiyatı terkin eden vergi mahkemesi kararının bozulması istemiyle yapılan temyiz başvurusuna ilişkin bulunmaktadır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 121.maddesinde; yıllık beyannamede gösterilen gelire dahil kazanç ve iradlardan bu kanuna göre kesilmiş veya götürü usulde tesbit edilmiş olan kazanç ve ücretler dolayısıyla ödenmiş bulunan vergilerin,beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinden mahsup edileceği belirtilmiş olup, bu hüküme göre beyanname üzerinden hesaplanan gelir vergisinden bir mahsup yapılabilmesi için beyana dahil gelirin daha önce tevkifata tabi tutulmuş veya vergilendirilmiş bulunması gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; davacının yıllık beyannamesi ile beyan ettiği zirai kazançtan; satışını yaptığı, zirai ürünler için, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94.maddesinin A fıkrasının 13.bendi uyarınca tevkif edildiği bildirilen ve ayni kanunun 121.maddesi uyarınca mahsubu yapılan (stopaj) gelir vergisinin dayanağını teşkil eden müstahsil makbuzlarını düzenleyen, …, … ‘in gerçekte zirai ürün ticareti yapmadıkları, (naylon) içeriği itibariyle yanıltıcı belge düzenliyerek bu belgelerin satışını yaptıklarının saptandığı, davacının da bu şahıslara zirai ürün satışında bulunmadığı, dolayısıyla tevkif edilmediği halde tevkif edilmiş gibi yanıltıcı (naylon) müstahsil makbuzu kullandığı nedeniyle adına ikmalen gelir vergisi tarh edildiği, kaçakçılık cezası kesildiği anlaşılmıştır. Olayda, davacı tarafından vergi mahsubunda kullanılan müstahsil makbuzlarının zirai ürün satışına ilişkin olup olmadığının, bir başka ifade ile müstahsil makbuzlarının zirai ürün satışı sebebiyle mi yoksa vergi makbuzundan yararlanmak amacıyla içeriği itibariyle yanıltıcı (naylon) olarak mı düzenlendiğinin araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, maddi olay ve hukuki durum yanlış nitelendirilerek 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 11.maddesinde düzenlemesini bulan müteselsil sorumlu lukla ilgili koşulların olayda gerçekleşmediği gerekçesiyle tarhiyatı terkin eden Vergi Mahkemesi kararında yasal isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının bozulmasına karar verildi.