Danıştay Kararı 3. Daire 1986/2928 E. 1986/1803 K. 30.09.1986 T.

3. Daire         1986/2928 E.  ,  1986/1803 K.
Daire : ÜÇÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1986
Karar No : 1803
Esas Yılı : 1986
Esas No : 2928
Karar Tarihi : 08/06/986

193 SAYILI KANUNUN 41.MADDESİNİN 2. BENDİ HÜKÜMÜ EŞE YAPILAN ÖDEMENİN ÜCRET ÖDEMESİ SAYILMASINA ENGEL TEŞKİL ETMEDİĞİNDEN, BU ÖDEMEDEN AYNI KANUNUN 94.MADDESİ VERGİ TEVKİFATI YAPILMASI, HİZMET ERBABINA YAPTIĞI ÜCRET ÖDEMESİNE İLİŞKİN MUHTASAR BEYANNAMEYİ SÜRESİNDE VERMEYEN MÜKELLEF ADINA AĞIR KUSUR CEZASI KESİLMESİ HK.

Hamam işletmeciliği yapan davacının, 1983 takvim yılında yanında çalıştırdığı hizmet erbabına yaptığı ücret ödemesine ilişkin muhtasar beyannameyi süresinden vermediğinden bahisle 26.7.1983 günlü yoklama fişine istinaden asgari ucret tutarı esas alınmak suretiyle takdir edilen matrah tutarı üzerinden re’sen yapılan kaçakçılık cezalı tarhiyat işleminin,temyiz konusu edilen Vergi Mahkemesi kararı ile davacının istihdam ettiği işçilerden birisi olan eşi … ‘ye yaptığı ödemenin, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61.maddesinde öngörülen ücretin unsurları yönünden tahlil edilmesi halinde ücret ödemesi olarak kabulü ne olanak bulunmadığı, esasen aynı kanunun 41.maddesinin 2.bendinde teşebbüs sahibinin eşine yaptığı ödemelerin gider olarak kabul edilemiye ceğinin hüküm altına alındığı, bu duruma göre davacının gerçekte eşine bir ücret ödemesi sonucuna varıldığı gerekçesiyle davacının eşine ait asgari ücret tutarının vergi matrahından tenzili suretiyle tadilen tasdik edildiği dosyanın incelenmesinden anlaşılmış bulunmaktadır.
Yukarıda sözü edilen 193 sayılı kanunun 61.maddesinde, “Ücret,işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.” şeklinde tamamlanmış olup, kocaya yapılan ödemenin bu maddede öngörülen ücretin unsurları yönünden tahlil edilmesi halinde ücret geliri olarak kabul edilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan aynı Kanunun 41.maddesinin 2.bendinde, teşebbüs sahibinin kendisine, eşine, küçük çocuklarına işletmeden ödediği aylıklar ve ücretlerin gider olarak indirilemiyeceği hükme bağlanmış ise de yine Gelir Vergisi Kanununun 94.maddesi hizmet erbabına ödenen ücretlerin vergi tevkifatına tabi olduğu hükmü amir olup, bu maddede eşin hizmet erbabı olması halinde ücret ödemesinden vergi tevkifatı yapılamıyacağı yolunda bir hükme yer verilmemiştir.Esasen tevkif edilmesi gereken bu vergi, hizmet erbabı durumundaki eşin elde ettiği ücret gelirine ait bir vergi olup,stopaj yükümlüğüde sorumlu sıfatıyle davacıya ait bulun duğu gibi 41.maddenin ikinci fıkrası uyarınca gider yazılmaması bu sorumluluğun yerine getirilmesine engel teşkil etmemektedir.
Bu hükümler karşısında eşe yapılan ödemenin de ücret ödemesi olarak kabul edilmesi ve bu ödemeden vergi tevkifatı yapılması gerekirken bu konuda aksine verilen kararda isabet görülmemiştir.
Öte yandan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 347.maddesinin 4. bendinde, beyanname verme süresi ve ek süre geçtiği halde ücretlerin vergi dairesi ittilaf dışında bırakılması halinde ağır kusur cezası kesileceği hükme bağlanmış olduğundan, hizmet erbabına yaptığı ücret ödemesine ilişkin muhtasar beyannameyi süresinde vermemek suretiyle ücret ödemelerini Vergi Dairesi ittilaf dışında bırakan mükellef adına ağır kusur cezası kesilmesi icab etmektedir.
Açıklanan sebeplerle, taraflar temyiz isteğinin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulmasına davanın vergi aslına ilişkin kısmının reddine, olayda kusur cezası kesilmesi gerekirken kaçakçılık cezası kesilmesinde isabet bulunmadığından kaçakçılık cezasına ilişkin işlemin iptaline karar verildi.