3. Daire 1986/1280 E. , 1986/2614 K.
Daire : ÜÇÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1986
Karar No : 2614
Esas Yılı : 1986
Esas No : 1280
Karar Tarihi : 17/12/986
SATIŞ VAADİ SENEDİ İLE SATIN ALINAN TAŞINMAZA, ESKİ SAHİBİNİN VERGİ BORCUNDAN DOLAYI UYGULANAN HACİZ İŞLEMİNİN KALDIRILMASI İSTEMİ İSTİHKAK DAVASINA KONU EDİLEBİLECEK NİTELİKTE OLUP, BU KONUDAKİ DAVANIN İDARİ YARGININ GÖREV ALANI DIŞINDA KALDIĞI HK.
Uyuşmazlık, davacının 5.1.1982 gününde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 1/2 hissesini satın alarak Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.9.1984 gününde kesinleşen kararı uyarınca tapu sicilinde adına tescil ettirdiği taşınmaz üzerine, satıcının vergi borcundan dolayı davalı Vergi Dairesi Müdürlüğünce, gayrımenkul satış vaadi sözleşmesinintapu siciline şerh verildiği 5.1.1982 gününden sonra fakat taşınmazındavacı adına tescil edildiği tarihten önce 17.11 1982 gününde tapuya konulan 10.11.1982 günlü haciz şerhinin kaldırılması yolunda davalı Vergi Dairesi Müdürlüğüne yapmış olduğu 13.11.1984 günlü başvurunun reddi üzerine açılan davada Vergi Mahkemesince talepkapsamı dışına çıkılarak verilen haciz işleminin iptaline dairkararın temyizen bozulması istemine ilişkin bulunmaktadır.Vergi Mahkemesinde açılan dava, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında kanunun 62.maddesine göre tesis edilenhaciz işleminin, unsurlarındaki aykırılıklar nedeniyle iptaliiçin vergi borçlusu veya menfaati haleldar olanlar tarafındanidari dava açma süresi içinde açılan ve haciz işleminin yapıldığıtarih itibariyle hukukiliğinin değerlendirilmesini gerektiren bir dava niteliğinde değildir.
Davada, satıcının vergi borcundan dolayı davalı Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından taşınmazın tapu siciline konulan haciz şerhinin kaldırılması istenilmekte olup bu talep, haciz işleminden önce, bu işleme nazaran üçüncü kişi durumunda olan davacı lehine tapuya verilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi şerhi ile tapu sicilinde yargı kararına dayanılarak yapılan mülkiyet hakkı tescilinin, haciz şerhine nazaran etki ve üstünlüklerinin, yani davacının özel hukuk alanına giren üstünhakkının varlığının Mahkemece anılan hukuk kurallarına göre irdelenip değerlendirilmesini gerektireceğinden, yukarıda sözü edilen 6183 sayılı Kanunun 66.maddesinde öngörülen yönteme uyularak mülkiyet hakkı iddiasıyla alacaklı tahsil dairesine yapılan itirazın burada reddedilmesi üzerine (7) gün içinde açılacak istihkak davasına konu edilebilecekniteliktedir. İstihkak davalarının haczi yapan tahsil dairesinin bulunduğu mahal mahkemesinde, yani adli yargı düzenine mensup mahkemelerdeaçılması ise aynı Kanunun 68.maddesinin hükmü gereğidir.
Bu nedenle, adli yargı düzenine mensup mahkemelerin görevine girdiğiaçık bulunan davanın görevsizlik nedeniyle reddi gerekirken, işin esasına girilerek karar verilmesinde isabet görülmediğinden, temyiz isteminin kabulüne ve … Vergi Mahkemesinin temyize konu kararının, yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde yeniden karar verilmek üzerebozulmasına karar verildi.