Danıştay Kararı 2. Daire 2023/347 E. 2023/1752 K. 04.04.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2023/347 E.  ,  2023/1752 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/347
Karar No : 2023/1752

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Valiliği
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI): … Vakfı
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:…. sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava Konusu İstem : Dava; davacı Vakıf tarafından, İstanbul ili, Fatih ilçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada ve … sayılı parselde yer alan Hazineye ait taşınmazın 244,00 m²’sinin kilise lojmanı olarak işgal edildiğinden bahisle, 01/01/2001-05/03/2009 tarihleri arasındaki dönem için 14.636,04 TL ecrimisil istenilmesine dair ecrimisil düzeltme ihbarnamesine yapılan itirazın reddine ilişkin … gün ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin, Danıştay İkinci Dairesinin 21/06/2021 günlü, E:2021/13745, K:2021/2216 sayılı bozma kararına uyarak verdiği, … günlü, E:…, K…. sayılı temyize konu kararıyla; taşınmazın ecrimisil istenilen dönem de dahil olmak üzere taşınmazın malikinin eskiden beri davacı Vakıf olduğunun Vakıflar Genel Müdürlüğünce kabul edilerek davacı adına tapuya tescilinin sağlandığı bu nedenle davacı Vakfın fuzuli şagil sayılmayacağı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, Medeni Kanun’da mülkiyetin tescille kazanılacağının düzenlendiği, ecrimisil döneminde tapuda taşınmaz maliki olarak Hazinenin kayıtlı olduğu, dava konusu işlemin hukuka ve usule uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/04/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Türk Medeni Kanununun “Tescil” başlıklı 705. maddesinin birinci fıkrasında, taşınmaz mülkiyetinin tescille kazanılacağı kuralı yer almakta, azınlık vakıflarının taşınmazlarına yönelik olarak özel bir düzenleme de bulunmamaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, … Asliye Hukuk Hakimliğinin … gün ve E:…, K:… tescil davası sonucunda, taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilerek 16/08/1999 tarihinde Maliye Hazinesi adına tapuya tescili yapıldığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, taşınmazın Maliye Hazinesi adına tescilinin yapıldığı 16/08/1999 ile davacı Vakıf adına tapuya tescil edildiği tarih olan 11/07/2012 arasında mülkiyetin Maliye Hazinesinde sabit olduğu dikkate alındığında, ecrimisil dönemi olan 01/01/2001-05/03/2009 tarihleri arasında taşınmaz malikinin Maliye Hazinesi olması nedeniyle, bu dönemde davacının fuzuli şagil olduğunun kabulü gerektiği açık olup, ecrimisil işleminin tesis edildiği tarihten sonraki bir tarihte mülkiyetin el değiştirdiği hususu göz önünde bulundurulduğunda, taşınmazın maliki durumundaki davalı idarenin rızası dışında gerçekleşen kullanım için ecrimisil istenilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Bu durumda, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.