Danıştay Kararı 2. Daire 2023/1340 E. 2023/1680 K. 30.03.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2023/1340 E.  ,  2023/1680 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2023/1340
Karar No : 2023/1680

YETKİLİ YARGI YERİNİN BELİRLENMESİ KARARI
İstanbul Vergi Kaçakçılığı-3 Denetim Daire Başkanlığında vergi müfettişi olarak görev yapmakta olan davacı … vekili Av. … tarafından; müvekkilinin vergi müfettişliğine atanma başvurusunun reddine ilişkin işlemin Ankara 13. İdare Mahkemesince iptaline karar verildiğinden bahisle, iptal kararı doğrultusunda 01/01/2019-31/12/2020 tarihleri arasının ilk performans değerlendirmesi olarak dikkate alınması ve 2021 yılı için ise ayrı ayrı performans değerlendirmesi yapılması ile özlük haklarının iade edilmesi istemiyle yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle Hazine ve Maliye Bakanlığına karşı açılan davada; İstanbul 14. İdare Mahkemesince; uyuşmazlığın görüm ve çözümünde, 2577 sayılı Kanun’un 32. maddesi uyarınca başvurunun yapıldığı ve başvuruya cevap vermeyerek zımnen reddeden Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığının bulunduğu yerdeki Ankara İdare Mahkemesinin yetkili olduğu yolunda verilen 04/01/2023 günlü, E:2022/2932, K:2023/6 sayılı karar ile, Ankara 16. İdare Mahkemesince; uyuşmazlığın kamu personelinin özlük haklarına ilişkin olduğu ve 2577 sayılı Kanun’un 33/3. maddesi uyarınca davacının görevli bulunduğu yer idare mahkemesi olan İstanbul İdare Mahkemesinin yetkili olduğu yolunda verilen 23/02/2023 günlü, E:2023/220, K:2023/270 sayılı karar üzerine ortaya çıkan yetki uyuşmazlığına ilişkin dosya, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 43. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca incelenerek gereği düşünüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 32. maddesinin 1. fıkrasında; göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesinin, dava konusu idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesi olduğu hükme bağlanmış; aynı maddenin 2. fıkrasında ise bu Kanunun uygulanmasında yetkinin kamu düzeninden olduğu vurgulanmıştır.
Aynı Kanun’un, 33. maddesinin 1. fıkrasında, “Kamu görevlilerinin atanması ve nakilleri ile ilgili davalarda yetkili mahkeme, kamu görevlilerinin yeni veya eski görev yeri idare mahkemesidir.” hükmüne yer verilmiş, 3. fıkrasında ise; kamu görevlilerinin görevle ilişkisinin kesilmesi sonucunu doğurmayan disiplin cezaları ile ilerleme, yükselme, sicil, intibak ve diğer özlük ve parasal hakları ve mahalli idarelerin organları ile bu organların üyelerinin geçici bir tedbir olarak görevden uzaklaştırılmalarıyla ilgili davalarda yetkili mahkemenin ilgilinin görevli bulunduğu yer idare mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır.
Özel yarışma sınavına tabi tutulmak suretiyle girilen ve belirli bir yetişme programı sonrasında yeterlik sınavına tabi tutulan kariyer mesleklere yönelik olarak; sınav ilanından yeterlik sınavı sonrası atanma aşamasına kadar geçen sürece ilişkin tesis edilen işlemler, ilerleme ve yükselme kapsamında olmayıp, mesleğin gerektirdiği niteliklerin kazanılıp kazanılmadığının ölçülmesi aşamasına ilişkin bulunduğundan, davanın, 2577 sayılı Kanun’un 33. maddesi kapsamında değerlendirilmesi olanaklı değildir.
Bu durumda, davanın görüm ve çözümünde, 2577 sayılı Kanun’un 32. maddesi uyarınca işlemi tesis eden Hazine ve Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu Başkanlığının bulunduğu yerdeki Ankara İdare Mahkemesi yetkili bulunmaktadır.

Açıklanan nedenlerle, dava dosyasının, davanın görüm ve çözümünde yetkili olduğu belirlenen Ankara 16. İdare Mahkemesine gönderilmesine, kararın İstanbul 14. İdare Mahkemesine ve taraflara bildirilmesine, 30/03/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun, idari davalarda genel yetkiyi düzenleyen 32. maddesinin 1. fıkrasında, göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanun’da veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesinin, dava konusu idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesi olduğu hükme bağlanmış; aynı maddenin 2. fıkrasında ise bu Kanun’un uygulanmasında yetkinin kamu düzeninden olduğu vurgulanmıştır.
Aynı Kanunun “Kamu görevlileri ile ilgili davalarda yetki” başlıklı 33. maddesinin 3. fıkrasında ise; “Kamu görevlilerinin görevle ilişkisinin kesilmesi sonucunu doğurmayan disiplin cezaları ile ilerleme, yükselme, sicil, intibak ve diğer özlük ve parasal hakları ve mahalli idarelerin organları ile bu organların üyelerinin geçici bir tedbir olarak görevden uzaklaştırılmalarıyla ilgili davalarda yetkili mahkeme ilgilinin görevli bulunduğu yer idare mahkemesidir.” hükmü yer almaktadır.
İstanbul Vergi Kaçakçılığı-3 Denetim Daire Başkanlığında vergi müfettişi olarak görev yapmakta olan davacı tarafından, vergi müfettişliğine atanma başvurusunun reddine ilişkin işlemin Ankara 13. İdare Mahkemesinin 18/02/2021 günlü, E:2020/1982, K:2021/335 sayılı kararıyla iptali ile işlem nedeniyle mahrum kalınan maaş farklarının idareye başvuruda bulunduğu 27/07/2020 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile tazminine karar verilmesi üzerine, anılan iptal kararı uyarınca 01/01/2019-31/12/2020 tarihleri arasının ilk performans değerlendirmesi olarak dikkate alınması ve 2021 yılı için ise ayrı ayrı performans değerlendirmesi yapılması ile özlük haklarının iade edilmesi istemiyle yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.
Bu itibarla, kamu görevlisi olarak İstanbul’da görev yapan davacının, vergi müfettiş yardımcılığından, vergi müfettişliğine geç atanmasından kaynaklanan performans ve görev puanının yeniden hesaplanması istemiyle açılan işbu davada yukarıda yer verilen 2577 sayılı Kanun’un 33/3. maddesinde öngörülen özel yetki kuralı uyarınca, davacının görev yaptığı yer idare mahkemesi olan İstanbul İdare Mahkemesi yetkili olduğundan, yetkili yargı yeri olarak İstanbul İdare Mahkemesi yerine Ankara İdare Mahkemesinin belirlenmesi yolundaki çoğunluk kararına katılmıyorum.