Danıştay Kararı 2. Daire 2022/4164 E. 2023/905 K. 02.03.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2022/4164 E.  ,  2023/905 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/4164
Karar No : 2023/905

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av…
KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem: Dava; … İl Emniyet Müdürlüğü emrinde komiser yardımcısı olarak görev yapan davacı tarafından, 2015 yılı rütbe terfi döneminde üst rütbeye terfi ettirilmemesine ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Değerlendirme Kurulu kararının iptali ile yoksun kaldığı maaş farklarının işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
…. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:.. sayılı kararla; dava konusu işlemin iptaline, dava konusu işlem nedeniyle oluşan maddi kayıpların dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Anılan karar Danıştay Beşinci Dairesinin 03/07/2019 günlü, E:2016/27985, K:2019/4476 sayılı kararıyla bozulmuştur.
Danıştay Beşinci Dairesinin anılan bozma kararına uyulmak suretiyle … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar ile dava konusu işlemin iptaline, davacının maddi kayıplarının dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Anılan karar Danıştay İkinci Dairesinin 01/12/2021 günlü, E:2021/3243, K:2021/4624 sayılı kararı ile onanmıştır.
Danıştay İkinci Dairesinin 18/05/2022 günlü, E:2022/1389, K:2022/2751 sayılı kararı ile davalı idarenin karar düzeltme istemi kabul edilerek, Danıştay İkinci Dairesinin 01/12/2021 günlü, E:2021/3243, K:2021/4624 sayılı kararı kaldırılmış ve Mahkeme kararının dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının gerekçeli onanmasına, yoksun kalınan parasal tutarın işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin hüküm fıkrasının ise bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; Danıştay İkinci Dairesinin bozma kararına uyulmak suretiyle, Mahkemece verilen … günlü, E:… K:… sayılı karar incelendiğinde, verilen iptal kararının davacının doğrudan terfi ettirilmesi sonucunu doğurmadığı, davacının durumunun yeniden değerlendirilmesine yönelik olduğu, davacının terfi edip etmeyeceğinin bu değerlendirme sonucunda belirleneceği, bu aşamada davacının maddi hak kaybının varlığından söz edilemeyeceği gerekçesiyle davacının işlem nedeniyle oluşan maddi kayıplarının dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından özetle, Emniyet Teşkilatında rütbe terfi işlemlerinin 04/04/2015 günlü, 29316 sayı ile Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun 6638 sayılı Kanun ile değişik 55. maddesi ve Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik hükümleri doğrultusunda yapıldığı, 3201 sayılı Kanun’un 6638 sayılı Kanun ile değişik 55. maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “Rütbelere terfi ettirilecek personelin kurullarda görüşülmesi kıdem sırasına göre, rütbelere terfiler ise bu maddede öngörülen sınav ve eğitim şartı saklı kalmak üzere liyakate göre yapılır.” düzenlemesi ile Yönetmelik uyarınca her personelin kıdem sırasına göre Kurul gündemine alındığı, 3201 sayılı Kanun ve ilgili Yönetmelik ile 657 sayılı Kanun’da yer alan “liyakat” ilke ve esasları doğrultusunda personelin bir üst rütbeye terfi durumunun liyakate göre değerlendirildiği; davacının Yönetmelik’in 4. maddesinin (h) bendinde “Personelin bir üst rütbedeki görevlerin gereklerini yerine getirebilme niteliği” şeklinde yer alan “liyakat” tanımına uygun olarak, aynı Yönetmelik’in 20. maddesindeki belirtilen hususlarla birlikte değerlendirildiği ve “terfi etmez” kararı verildiği, bu nedenle, temyize konu kararın “…dava konusu işlemin iptaline…” ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Davacı tarafından cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosyanın tekemmül ettiği görülerek yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinde; Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştayda temyiz yoluna başvurulabileceği, 49. maddesinin 5. fıkrasında ise; kararların kısmen onaylanması ve kısmen bozulması hallerinde kesinleşen kısmın Danıştay kararında belirtileceği kurala bağlanmış olup, temyiz yoluna, aleyhine karar verilen taraflarca başvurulabileceği açıktır.
İdari işlemler hakkında iptal davası açılabilmesi için öncelikle idari işlemin ilgilinin hukuki menfaatini ihlal etmesi koşulunun varlığı arandığı gibi, kanun yoluna başvurmada da hukuki yarar bulunması gerekmektedir. Başka bir deyişle, kanun yoluna başvuranın, aleyhine kanun yoluna başvurduğu kararın bozulması veya değiştirilmesinde korunmaya değer hukuki menfaatinin bulunması şarttır.
Somut uyuşmazlıkta, dava konusu işlemin iptali ile dava konusu işlem nedeniyle oluşan maddi kayıpların dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi yolunda verilen Mahkeme kararının, iptale ilişkin kısmının Danıştay İkinci Dairesinin 18/05/2022 günlü, E:2022/1389, K:2022/2751 sayılı kararıyla gerekçeli onandığı ve kesinleştiği, yoksun kalınan parasal tutarın işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin hüküm fıkrasının ise bozulmasına karar verildiği, İdare Mahkemesince bozma kararına uyularak, davacının işlem nedeniyle oluşan maddi kayıplarının dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Davalı idare tarafından dosyaya sunulan temyiz dilekçesinde ise; Mahkeme kararının gerekçeli olarak onanarak kesinleşen iptale ilişkin kısmına yönelik hukuka aykırılık iddialarına yer verilerek bozulması istenilmektedir.
Bu durumda; davalı idarece bozma kararı sonrasında hakkında hüküm kurulmayan ve kesinleşen kısma yönelik iddialarla yapılan temyiz isteminin incelenmesine de yasal olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1- DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2- Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
3- Dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine,
4- 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.