Danıştay Kararı 2. Daire 2022/3976 E. 2023/1490 K. 23.03.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2022/3976 E.  ,  2023/1490 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/3976
Karar No : 2023/1490

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Bakanlığı
VEKİLİ: 1. Hukuk Müşaviri Yrd.V. …

KARŞI TARAF (DAVACI): …
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava Konusu İstem : Susurluk İlçe Emniyet Müdürü olarak görev yapan davacı, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 8/13. maddesinde yer alan “Gizli tutulması zorunlu olan ve görevi ile ilgili bulunan bilgi ve belgeleri görevli veya yetkili olmayan kişilere açıklamak” fiilini işlediğinden bahisle meslekten çıkarma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin … günlü, … sayılı İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu işleminin iptali istemiyle dava açmıştır. … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla dava reddedilmiş; karar, Danıştay Beşinci Dairesinin 25/10/2017 günlü, E:2016/18730, K:2017/21649 sayılı kararıyla bozulmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Danıştay Beşinci Dairesinin anılan bozma kararına uyularak … İdare Mahkemesince verilen temyize konu kararla; davacının Susurluk İlçe Emniyet Müdürü olarak görev yaptığı dönemde, … ve … isimli şahısların öldürülmesi olayıyla ilgili soruşturma dosyasında kısıtlama kararı verildiği, davacının bu olayla alakalı olarak … Haber Ajansı Temsilcisi … ve … muhabiri … ile telefon görüşmeleri yaptığı, bu durumun … Sulh Ceza Mahkemesince verilen … soruşturma sayılı iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması kararının uygulanması sonucunda elde edilen tapelerden tespit edildiği; dava konusu meslekten çıkarma cezasına esas alınan ve davacıya isnat edilen fiilin, … Sulh Ceza Mahkemesince verilen iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması kararının uygulanması sonucunda elde edilen tapelerden tespit edildiği görüldüğünden, öncelikle bu tapelerin davacıya verilen meslekten çıkarma cezası açısından delil olarak kullanılıp kullanılamayacağı konusunun irdelenmesi gerektiği; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 217. maddesinin ikinci fıkrasında, yüklenen suçun hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebileceği hükmü yer almakla birlikte, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun E:…, K:… sayılı kararında, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi sırasında elde edilen delillerin aynı Kanun’un 135. maddesinin 6. fıkrasında sayılanlar dışında bir suçun soruşturma ve kovuşturulmasında kullanılamayacağı ve bu durumun delil değerlendirilmesi yasağı kapsamında olduğunun kabul edildiği; bu bağlamda, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi sırasında elde edilen ve Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. maddesinde yer alan suçlar kapsamında bulunmayan bir fiile ilişkin olan ses kayıtlarının, tek başına delil olarak kullanılamayacağı ve hukuka uygun olarak elde edilmiş başka delil ve belgeler olmaksızın sadece bu delillere dayanılarak disiplin cezası verilemeyeceği sonucuna ulaşıldığı; dava konusu disiplin cezasına gerekçe olan “Gizli tutulması zorunlu olan ve görevi ile ilgili bulunan bilgi ve belgeleri görevli veya yetkili olmayan kişilere açıklamak” fiili, anılan 135. maddedeki suçlar kapsamında yer almamasına rağmen, sadece tape kayıtlarından yola çıkılarak tesis edilen meslekten çıkarma cezasına ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı İdare tarafından; meslekten çıkarma cezasına ilişkin fiilin sübuta erdiği, dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olarak tesis edildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.