Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2022/2686 E. , 2022/6379 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/2686
Karar No : 2022/6379
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi, … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı emrinde daire başkanı olarak görev yapan davacı tarafından, bu görevinden alınarak, davalı idare bünyesinde … Dairesi Başkanlığı emrine memur olarak atanmasına ilişkin Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığının … tarih ve … sayılı işleminin iptali ile dava konusu işlem nedeni ile ödenmeyen mali ve sosyal haklarının yasal faizi ile birlikte ödenmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti :… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; üst düzey yönetici atama ve görevden alma konusunda geniş bir tercih ve takdir yetkisine sahip olan idarenin, her türlü takdire dayalı işlemlerinde takdir yetkisini kullanırken kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun hareket etmesi gerektiğinden, davacının daire başkanlığı görevinde başarısız ve yetersiz olduğu ya da görevinden alınmasını gerektirecek bir eylemi, tutum ve davranışı ile hizmete etkisi olan herhangi bir olumsuzluğu bulunduğu yönünde bir tespit bulunmadığı gibi memur kadrosuna atanmasını gerektiren hukuken geçerli herhangi somut bir nedenin de davalı idarece gösterilmediği ve davacının görevinde başarısızlığı ya da yetersizliğinin bulunup bulunmadığı hususunda bir değerlendirme yapılmasına olanak sağlayacak nedenlerin de ortaya konulmadığı dikkate alındığında, salt takdir yetkisinin kullanıldığı ileri sürülerek tesis edilen dava konusu idari işlemde gerek yasal mevzuat gerekse de Anayasa Mahkemesi ve Danıştayın istikrar kazanmış içtihatlarında vurgulanan temel ilkeler bağlamında, daire başkanlığından alınan davacının memur olarak atanmasına dair tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı, öte yandan, Anayasa’nın 125. maddesi uyarınca, hukuka aykırılığı yargı kararıyla saptanan dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı özlük ve parasal hakların davalı idarece davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının dava tarihinden (25/09/2019) itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idare tarafından davacıya ödenmesine hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti : … Bölge İdare Mahkemesi, … İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; Danıştay İkinci Dairesinin 09/02/2022 günlü, E:2021/14602, K:2022/298 sayılı bozma kararına uyularak; dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, idarenin mevzuat uyarınca sahip olduğu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullandığına dair herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, dava konusu işlemin, davacının geçmiş hizmetleri ve görevin niteliği gözönünde bulundurularak, hizmetin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla, kamu yararı ile hizmet gereklerine uygun olarak tesis edildiği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, istinafa konu … idare mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kaldırılmasına, davanın reddine hükmedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; hiçbir haklı gerekçe gösterilmeden daire başkanlığı görevinden alınarak memur olarak atandığı, atama konusunda idareye takdir yetkisi tanınmış ise de; bu yetkinin mutlak ve sınırsız olmadığı, sebep ve maksat unsurları yönünden hukuka uygunluk denetimine tabi olacağı, hakkında açılmış bir disiplin soruşturması bulunmadığı, görevini yerine getiremediğine dair bilgi ve belgenin İdare tarafından dosyaya sunulmadığı, İdarenin takdir yetkisini hukuka uygun kullanmadığı ileri sürülerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, davacının temyiz aşamasında duruşma talebi 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17/2. maddesi uyarınca yerinde görülmeyerek; Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi, … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara ve bir örneğinin … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın, kararı veren … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 13/12/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.