Danıştay Kararı 2. Daire 2022/2298 E. 2023/236 K. 18.01.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2022/2298 E.  ,  2023/236 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/2298
Karar No : 2023/236

KARŞILIKLI TEMYİZ İSTEMİNDE BULUNANLAR :
1- (DAVACI) : … Gıda Ürünleri A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

2- (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

3-DAVACI YANINDA MÜDAHİL : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:… , K:… sayılı kararın, dilekçelerde yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, … Mahallesi, … mevkkiinde, … ada, … parsel önünde bulunan tescil dışı 485,00 m² yüzölçümlü taşınmazın; 47,50 m²’lik kısmı kamulaştırma ve 61,05 m²’lik kısmı ise ifraz sonucu yol terk ile oluşan toplam 108,55 m²’lik alan düşüldükten sonra kalan ve ilk tesis kadastrosundan beri tescil harici yolda bulunan 376,45 m²’sinin kafeterya bahçesi yapmak suretiyle 20/06/2013-19/06/2018 tarihleri arasında fuzulen işgal edildiğinden bahisle davacıdan 548.577,64-TL ecrimisil istenilmesine ilişkin … günlü, E… sayılı ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:… , K:… sayılı kararıyla; dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile yerinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, … Mahallesi, … mevkkiinde ve … ada, … parsel sayılı taşınmaz önünde bulunan davaya konu taşınmazın, yol alanında kalmakla birlikte 3194 sayılı Kanun’un 11. maddesi uyarınca henüz tapuda bedelsiz olarak Belediyeye terkinin sağlanmadığı anlaşılmakla aksi yönde olan bilirkişi raporuna itibar edilmeyerek ve ayrıca kıyı kenar çizgisinin kara yönünde kalmakla birlikte Belediye tarafından denizden doldurma suretiyle kazanılan alanlardan olmadığından 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 79. maddesine göre düzenlenen protokol kapsamında kalan taşınmazlardan olmadığından halen Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu sonucuna varıldığından, davalı idare tarafından davaya konu taşınmazın fuzulen işgali nedeniyle davacıdan ecrimisil istenebileceği, davaya konu taşınmazın, Devletin hüküm ve tasarrufu altında olup 376,45 m²’sinin davacı şirket tarafından büyük şemsiyeler altına masa ve sandalye konularak kafeterya bahçesi olarak kullanılmak suretiyle 20.06.2013-19.06.2018 tarihleri arasında fuzulen işgal edildiği ve anılı bilirkişi raporuyla da tespit edildiği üzere söz konusu dönem için toplam 408.007,76-TL ecrimisil talep edilebileceği anlaşılmakla, davaya konu taşınmazla ilgili 548.577,64-TL ecrimisil bedeli belirlenmesine ilişkin davalı idarece tesis edilen … tarih ve E… sayılı Ecrimisil Düzeltme İhbarnamesi’nin 140.569,88-TL’lik kısmında hukuka uyarlık, 408.007,76-TL’lik kısmında ise hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin, 140.569,88-TL”lik kısmının iptaline, 408.007,76-TL’lik kısmı yönünden ise davanın reddine hükmedilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; istinaf başvurularına konu kararın usul ve hukuka uygun olduğu ve kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından; davalı idarenin ecrimisil talep etme yetkisinin bulunmadığı, dava konusu taşınmazdan ecrimisil alınmasında İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yetkili olduğu, bilirkişi raporunda da bu hususun belirtildiği, 2013 yılından itibaren dava konusu taşınmazın işgalinden bahisle anılan belediyeye ecrimisil bedellerinin ödendiği ve ecrimisil bedelinin fahiş olduğu ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından; dava konusu alanın Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu, anılan belediyeye devredildiğine dair herhangi bir protokol bulunmadığı, davacı ile idareleri arasında düzenlenmiş bir kira sözleşmesi ya da geçerli bir protokolün bulunmadığı, ecrimisil bedelinin Tebliğ hükümlerine uygun olarak belirlendiği ve dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
Davacı yanında müdahil tarafından; dava konusu taşınmazın belediyelerinin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu, taşınmazın işgalinden bahisle 01/01/2009 tarihi itibarıyla ecrimisil işlem dosyası oluşturulduğu ve davalı idarenin ecrimisil talep etme yetkisinin bulunmadığı ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, davacının duruşma istemi 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin 2. fıkrası uyarınca yerinde görülmeyerek, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge İdare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.TARAFLARIN VE DAVACI YANINDA MÜDAHİLİN TEMYİZ İSTEMLERİNİN REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:… , K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun’un 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 18/01/2023 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Dosyadaki belgelerin incelenmesinden; söz konusu taşınmazı işgal ettiğinden bahisle hakkında davaya konu ecrimisil ihbarnamesi düzenlenen davacı tarafından, dava konusu ecrimisil ihbarnamesinde yer alan 20/06/2013 – 19/06/2018 dönemine ait ecrimisil bedellerini İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına ödediğini gösterir belgeler dosyada mevcuttur.
İdareye güven duyarak davacı tarafından ecrimisil bedellerinin ödenmesi hususu dikkate alınmadan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve davalı İstanbul Valiliği’nin iki kamu kurumu olarak bu sorunu aralarında çözmeleri yerine, davacının aynı dönem ve alan için ikinci kez ödeme yapmak zorunda bırakılması kamu gücünün ve Kanun’un vermiş olduğu yetkinin iyi niyetli kullanılmaması anlamına gelmektedir.
Bu nedenle dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.