Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/9949 E. , 2022/6437 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/9949
Karar No : 2022/6437
DAVACI : …
DAVALILAR : 1- …
2- …Bakanlığı
VEKİLİ : I. Hukuk Müşaviri Yrd. …
3- …Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Davacı tarafından;
1- (B) grubu komiser yardımcısı olarak görev yapmakta iken, 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında (B) grubu komiser yardımcılarına yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavları ile sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin,
2- Bu işlemlerin dayanağı olan 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in;
a- 28. maddesinin,
b- 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin iptali,
3- Özlük haklarında oluşacak kaybın iadesine hükmedilmesi istemiyle dava açılmıştır.
DAVACININ İDDİALARI :
Davacı tarafından; Rütbe terfi yazılı sınavında 72,50 puan aldığı, sözlü sınavda tarafına 34 puan verilerek başarısız sayıldığı,
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 29. maddesiyle sözlü sınavdan en az 50 puan almış olma şartının getirildiği, yazılı sınavdan yüksek puan alınmış olsa da bu düzenlemeyle personelin başarılı olmasının engellendiği, yazılı sınavın hiçbir anlam ve öneminin kalmadığı, 3201 sayılı Kanun’da bu yönde bir düzenleme bulunmadığı, dava konusu düzenlemenin hakkaniyete aykırı olduğu, yazılı sınava hakim olan nesnel ölçütlerin sözlü sınavla ortadan kaldırıldığı,
Sınavda sesli ve görüntülü kayıt yapılmadığı gibi Yönetmelik’in 28. maddesinde de sesli ve görüntülü kayıt yapılmasına dair bir hükmün yer almadığı; Danıştay kararlarında bu konuda iptal kararları verildiği,
Sözlü sınavda sorulan birkaç soru ile personelin liyakatinin ve yeterliliğinin değerlendirilemeyeceği, sorulara doğru cevap vermesine rağmen başarısız sayıldığı, adil değerlendirme yapılmadığı, kurul üyelerince aynı notların verilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, sözlü sınav sorularının mevzuata uygun olmadığı,
Sözlü sınavın ve sınav sonucunda tesis edilen işlemin yargısal denetimi için gerekli tüm unsurların oluşturulmasını sağlamanın idarenin görevi olduğu, sözlü sınavda sesli veya görüntülü kayıt alınmadığı, bu durumun Danıştay içtihatlarına aykırı olduğu, etkin ve verimli bir yargısal denetimin yapılmasının engellendiği,
Sözlü sınavda sorulacak soruların ve cevap anahtarlarının sınav öncesinde tutanağa bağlanmadığı, tarafına sorulan soruların ve verdiği yanıtlara hangi komisyon üyesince hangi notun verildiğinin gerekçeleri ile birlikte tutanağa geçirilmediği ileri sürülmektedir.
DAVALI İDARELERİN SAVUNMALARI :
Cumhurbaşkanlığı (kapatılan Başbakanlık) ve İçişleri Bakanlığı tarafından; 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’na dayanılarak düzenlendiği, Yönetmelik düzenlemelerinin üst hukuk normlarına uygun olduğu,
Kanun ve Yönetmelik düzenlemelerinde rütbe terfi için yazılı ve sözlü sınavda başarılı olma şartının arandığı, sözlü sınavın tek başına belirleyici olmadığı, adayların lehine düzenleme getirildiği ve yazılı sınavda ortaya konulan başarıyı tamamladığı, amir olarak seçilecek personelin sevk ve idare kabiliyeti ile üst rütbenin gerektirdiği niteliklere sahip olup olmadığının ancak yazılı sınavın tamamlayıcısı olan sözlü sınavla ölçülebileceği,
Yönetmelik’in 26. maddesine ilişkin olarak, mevzuat gereğince sınavların belli bir zaman aralığında gerçekleştirilmesi gerektiği, sınavlara katılacak personel sayısı da dikkate alınarak idareye ihtiyaç halinde her rütbe için birden fazla komisyon kurma yetkisi verildiği, binlerce rütbeli personelin tek bir komisyon tarafından sözlü sınava tabi tutulmasının ve işlemlerin zamanında tamamlanmasının mümkün olmayacağının açık olduğu, sözlü sınava girenlere önceden bastırılan sorular arasından soru kartı çektirilmek suretiyle sınavların icra edildiği, adayların değerlendirme kriterlerinin Yönetmelik ile açık bir şekilde ortaya konulduğu,
Yönetmelik’in 29. maddesinin 1. fıkrasına ilişkin olarak, sözlü sınavda barajın düşük tutulmasının adayların lehine olduğu, sözlü sınavda başarılı olmak için aranan en az 50 puan almış olma şartının makul olduğu,
Yönetmelik’in iptali istenilen düzenlemelerinin dayanağı olan 3201 sayılı Kanun’un 55. maddesine ve maddenin gerekçesine uygun olduğu, iptali istenen işlemler ile dayanağı olan Yönetmelik düzenlemelerinde hukuka aykırılık bulunmadığı, hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından; Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’na dayanılarak düzenlendiği, Yönetmelik düzenlemelerinin üst hukuk normlarına uygun olduğu,
Kanun ve Yönetmelik düzenlemelerinde rütbe terfi için yazılı ve sözlü sınavda başarılı olma şartının arandığı, sözlü sınavın tek başına belirleyici olmadığı, adayların lehine düzenleme getirildiği ve yazılı sınavda ortaya konulan başarıyı tamamladığı, amir olarak seçilecek personelin sevk ve idare kabiliyeti ile üst rütbenin gerektirdiği niteliklere sahip olup olmadığının ancak yazılı sınavın tamamlayıcısı olan sözlü sınavla ölçülebileceği,
Yönetmelik’in 26. maddesine ilişkin olarak, mevzuat gereğince sınavların belli bir zaman aralığında gerçekleştirilmesi gerektiği, sınavlara katılacak personel sayısı da dikkate alınarak idareye ihtiyaç halinde her rütbe için birden fazla komisyon kurma yetkisi verildiği, binlerce rütbeli personelin tek bir komisyon tarafından sözlü sınava tabi tutulmasının ve işlemlerin zamanında tamamlanmasının mümkün olmayacağının açık olduğu, sözlü sınava girenlere önceden bastırılan sorular arasından soru kartı çektirilmek suretiyle sınavların icra edildiği, adayların değerlendirme kriterlerinin Yönetmelik ile açık bir şekilde ortaya konulduğu,
Yönetmelik’in 29. maddesinin 1. fıkrasına ilişkin olarak, sözlü sınavda barajın düşük tutulmasının adayların lehine olduğu, sözlü sınavda başarılı olmak için aranan en az 50 puan almış olma şartının makul olduğu,
Yönetmelik’in iptali istenilen düzenlemelerinin dayanağı olan 3201 sayılı Kanun’un 55. maddesine ve maddenin gerekçesine uygun olduğu, iptali istenen işlemler ile dayanağı olan Yönetmelik düzenlemelerinde hukuka aykırılık bulunmadığı, hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 28. maddesinin 2. fıkrası ve aynı maddenin eksik düzenleme hususu yönünden davanın reddine, davacının bir üst rütbeye terfi için katıldığı sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptaline, diğer istemler yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : (B) Grubu Komiser Yardımcısı olarak görev yapan davacı tarafından, 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında (B) Grubu Komiser Yardımcılarına yönelik olarak yapılan rütbe terfi sözlü sınavları ile sözlü sınav sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin, bu işlemlerin dayanağı olan 10.5.2015 tarih ve 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 28. maddesi ile 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresinin iptaline ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istenilmektedir.
10.5.2015 tarih ve 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 26. maddesinde, “(1) Yazılı ve sözlü sınav komisyonları Genel Müdürün onayı ile belirlenir. (2) İhtiyaca göre her rütbe için birden fazla komisyon oluşturulabileceği gibi birden fazla rütbe için de tek bir komisyon görevlendirilebilir. (3) Komisyonlar emniyet müdürü rütbesini haiz bir başkan ve dört üye ile yeteri kadar yedek üyeden oluşur. Gerekli görülen hallerde Polis Akademisi Başkanlığında görevli kadrolu öğretim üyeleri de komisyon üyesi olarak görevlendirilebilir. (4) Yazılı sınavlarda merkez ve taşra teşkilatından yeterli sayıda gözetmen ile sınavların yürütülmesine yardımcı olmak üzere personel görevlendirmesi yapılır.” kuralına, 29. maddesinde ise, “(1) Başarı puanı, yazılı ve sözlü sınavlarda alınan puanların aritmetik ortalaması ile belirlenir. Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasının elli ve üstü olması şarttır. (2) Sınav sonuçları Polis Akademisi Başkanlığının resmi internet sayfasında duyurulur.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Uyuşmazlık; 10.5.2015 tarih ve 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 28. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “Sözlü sınav için oluşturulan komisyon üyeleri, sınava girecek personelden en az bir üst rütbede olmak zorundadır.” ibaresi yönünden incelendiğinde;
Bu düzenleme uyarınca sözlü sınava çağrılan adayların yeterliliğinin tespiti amacıyla yapılan sınavda görevlendirilen personelin sınava girenlere göre daha üst rütbede olmasının, sınava girecek personelin objektif değerlendirilmesi bakımından memur güvencesine hizmet ettiği ve değerlendirmeyi yapacak personel açısından da kariyer ve liyakat ilkelerine uygun olduğu görülmüştür. Öte yandan, idarenin 3201 sayılı Kanunun 55. maddesinin 11. fıkrasının (c) bendi uyarınca kendisine verilmiş olan sözlü sınav yapma görev ve yetkisini yerine getirebilmesi amacıyla anılan Kanuna uygun olarak Yönetmelikle düzenleme yapma konusunda takdir yetkisi bulunmakta olup, bu kapsamda söz konusu Yönetmelik ile sınava girenlere göre daha üst rütbedeki kişilerin sınavda görevlendirilmesi öngörülmek suretiyle söz konusu takdir yetkisinin objektiflik ilkesine uygun olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Bu nedenle, anılan Yönetmeliğin 28. maddesinin 2. fıkrasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Yönetmeliğin 28. maddesinin 1. ve 3. fıkrası ise, Danıştay 5. Dairesinin 29.6.2020 tarihli ve E:2016/22071, K:2020/2816 sayılı kararı ile hukuka aykırılığı nedeniyle iptal edildiğinden, yeniden karar verilmesine yer bulunmamaktadır.
Aynı Yönetmeliğin mülga 29. maddesinin 1. fıkrasının ikinci cümlesindeki “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresine gelince;
Hiyerarşik normlar sistemi olan hukuk düzeninde alt düzeydeki normların, yürürlüklerini üst düzeydeki normlardan almakta, bu hiyerarşinin en üstünde evrensel hukuk ilkeleri ile Anayasa bulunmakta ve daha sonra gelen kanunlar yürürlüğünü Anayasa’dan, tüzükler yürürlüğünü kanunlardan, yönetmelikler ise yürürlüğünü kanun ve tüzüklerden almaktadır. Bu nedenle, bir normun, kendisinden daha üst konumda bulunan ve dayanağını oluşturan bir norma aykırı veya bunu değiştirici nitelikte bir hüküm getirmesi mümkün değildir.
Anayasa’nın 124. maddesinde de; Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerinin, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelik çıkarabilecekleri kuralına yer verilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 3. maddesinde düzenlenmiş “Kariyer” ve “Liyakat” ilkeleri de, Kanun’un temel ilkeleri arasında yer almıştır. “Kariyer İlkesi”, Devlet memurlarına, yaptıkları hizmetler için lüzumlu bilgilere ve yetişme şartlarına uygun şekilde, sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkanı sağlamak; “Liyakat İlkesi” ise, Devlet kamu hizmetleri görevlerine girmeyi, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi, görevin sona erdirilmesini liyakat sistemine dayandırmak ve bu sistemin eşit imkanlarla uygulanmasında Devlet memurlarını güvenliğe sahip kılmak olarak tanımlanmıştır.
Bu temel ilkeler ışığında ve objektif kurallar çerçevesinde kamu hizmetlerinin ehil kişilere verilmesi gerekmekte, bu hizmetlerin etkin ve verimli bir şekilde gerçekleştirilmesinin tek güvencesi de, hizmetin yetişmiş, ehil kamu görevlilerince yerine getirilmesi olmaktadır.
3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun 55. maddesinin 11. fıkrasının (c) bendinde; Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak yazılı ve sözlü sınavda başarılı olunması şarttır.” kuralı bulunmaktadır.
3201 sayılı Kanun’a dayalı olan ve 10.5.2015 tarih ve 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin “Yazılı sınav” başlıklı 27. maddesinin 1. fıkrasında; “Üst rütbeye terfi edecek personelin mesleki bilgi ve genel kültür düzeyini ölçmek üzere yapılacak yazılı sınavlar, Polis Akademisi Başkanlığınca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde sınav komisyonlarınca yapılır.” hükmüne, “Sözlü sınav” başlıklı 28. maddesinin 1. fıkrasında; “Yazılı sınava giren adaylar, sicil numarası küçük olandan başlamak üzere sözlü sınava tabi tutulur.” kuralına, “Sınav listelerinin düzenlenmesi” başlıklı 29. maddesinin 1. fıkrasında ise; “Başarı puanı, yazılı ve sözlü sınavlarda alınan puanların aritmetik ortalaması ile belirlenir. Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasının elli ve üstü olması şarttır.” kuralına yer verilmiştir.
Sözlü sınav, yazılı sınavı tamamlayıcı nitelikte, bilgi ve liyakatı ölçmek, adayın mesleğe uygun yeteneğe ve kültürel birikime sahip olup olmadığını belirlemek amacıyla yapılmaktadır. Sözlü sınavın amacı, yazılı sınav yapılmak suretiyle objektif bir biçimde tespit edilenler arasından en başarılı adaydan başlayarak en uygun olanların seçilmesidir.
Yönetmeliğin iptali istenen 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” koşuluna yer verildiği, yazılı sınavda ise herhangi bir başarı puanının öngörülmediği dikkate alındığında, nihai başarı listesinin oluşumunda sözlü sınavının büyük oranda belirleyici olacağı sonucunu doğurmaktadır.
Bu itibarla, yazılı sınava katılan adayların tamamının herhangi bir başarı puanı aranmadan sözlü sınava çağrıldığı gözetildiğinde, “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” şeklindeki düzenlemenin, bu haliyle adaylar arasında objektifliği sağlayabilecek ve nesnel bir değerlendirme ölçütü olan yazılı sınav puanını etkisiz kılacağı ve yazılı sınavın tamamlayıcısı niteliğinde olması gereken sözlü sınavını, seçimin tek belirleyici unsuru haline getireceği için dayanağı üst hukuk normlarına aykırıdır.
Sonuç olarak Yönetmeliğin 28. maddenin 3. fıkrası ile mülga 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesindeki “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresi hukuka aykırı olduğundan, bu düzenlemelerin uygulanması niteliğindeki 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında yapılan rütbe terfi sözlü sınavları ile birlikte hukuka aykırı Yönetmelik hükmüne dayanılarak tesis edilen davacının sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlem de hukuka aykırıdır.
Öte yandan, davacının sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin hukuka aykırılığının, sözlü sınavda başarılı olduğu sonucunu doğurmayacağı, hukuka aykırılığı tespit edilen Yönetmelik hükümleri nedeniyle yapılacak yeni düzenlemeler çerçevesinde gerçekleştirilecek sözlü sınav sonucunda ortaya çıkacağı için bu aşamada, davacının özlük haklarının iadesi hukuken mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, 10.5.2015 tarih ve 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 28. maddesinin 2. fıkrası ve davacının özlük haklarının iadesi talebi yönünden davanın kısmen reddine, Yönetmeliğin aynı maddesinin 1. ve 3. fıkrası itibariyle yeniden karar verilmesine yer olmadığına, 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesindeki “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresi ile 25.6.2015- 29.6.2015 tarihleri arasında yapılan rütbe terfi sözlü sınavlarının ve davacının girdiği rütbe terfi sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin hukuka aykırılığı nedeniyle davanın bu kısımları yönünden iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay (Kapatılan) Onaltıncı Dairesi tarafından Danıştay Başkanlık Kurulunun 01/08/2016 günlü, K:2016/32 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 1. fıkrası uyarınca ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Danıştay Beşinci Dairesine, Danıştay Beşinci Dairesi tarafından ise Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, 09/07/2018 günlü, 30743 sayılı (3. Mükerrer) Resmi Gazete’de yayımlanan 703 sayılı Anayasada Yapılan Değişikliklere Uyum Sağlanması Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 218 ve 219. maddeleri uyarınca, kapatılan Başbakanlığın iş ve işlemleriyle ilgili olarak açılmış olan davalarda Cumhurbaşkanlığının taraf sıfatını kazanacağı kurala bağlandığından, mülga Başbakanlık yerine Cumhurbaşkanlığının hasım mevkiine alınmasından sonra Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
MADDİ OLAY :
Davacı, (B) grubu komiser yardımcısı olarak görev yapmakta iken, 2015 yılında bir üst rütbeye terfi için katıldığı rütbe terfi yazılı sınavında 72,50 puan almıştır. Ardından rütbe terfi sözlü sınavına katılmış ve tarafına 34 puan verilerek başarısız sayılmıştır.
Bunun üzerine davacı, anılan rütbede görev yapmakta iken, bir üst rütbeye terfi için katıldığı sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin, 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında (B) grubu komiser yardımcılarına yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavları ile sözlü sınavda başarısız sayılma işleminin ve bu işlemlerin dayanağı olan 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 28. maddesinin, 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin iptali ile özlük haklarında oluşacak kaybın iadesine hükmedilmesi istemiyle bakılan davayı açmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT:
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın -davanın açıldığı tarihteki haliyle- 124. maddesinde, “Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelikler çıkarabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun “Terfi ve Atama” başlıklı 55. maddesinin -davanın açıldığı tarihteki haliyle- 11. fıkrasında, “Kurullarda personelin rütbe terfiinin görüşülebilmesi için;
a) Bulunulan rütbelerdeki en az bekleme sürelerinin tamamlanması,
b) Bekleme süresi içindeki yıl sayısı kadar iyi veya çok iyi performans değerlendirme puanının alınması,
c) Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak yazılı ve sözlü sınavda başarılı olunması,
d) Polis Akademisi Başkanlığınca düzenlenecek yöneticilik ile ilgili hizmet içi eğitimde başarılı olunması,
şarttır.”;
18. fıkrasında, “Rütbe terfileri ve sınavlar ile meslek içi yöneticilik eğitim kursları, eğitim tarih ve süreleri ile değerlendirme kurullarının çalışmalarına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.” hükmü yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
I- 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in;
28. maddesinin 1. fıkrasının incelenmesi:
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Sözlü sınav” başlıklı 28. maddesinin 1. fıkrasında, “Yazılı sınava giren adaylar, sicil numarası küçük olandan başlamak üzere sözlü sınava tabi tutulur.” kuralına yer verilmiş olup, Danıştay Beşinci Dairesinin 20/06/2018 günlü, E:2016/24760, K:2018/15074 sayılı kararıyla anılan düzenlemede yer alan “Yazılı sınava giren adaylar, …” ibaresinin “…3201 sayılı Kanun’da emniyet personelinin rütbe terfiinin görüşülebilmesi için liyakat ve kariyer ilkelerinin gereği olarak “yazılı sınavda başarılı olma” şartının aranması karşısında, anılan yasal düzenlemeye aykırı olarak, yazılı sınava katılan adayların tamamının herhangi bir başarı kriteri aranmadan sözlü sınava çağrılmasına ilişkin uyuşmazlık konusu düzenlemede ilgili Kanun hükmüne uyarlık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle iptal edildiği, anılan kararın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 25/11/2020 günlü, E:2019/179, K:2020/2522 sayılı kararıyla onandığı ve iptal kararının kesinleştiği görüldüğünden, anılan düzenleme yönünden bu davada yeniden bir karar verilmesine gerek görülmemiştir.
28. maddesinin 2. fıkrasının incelenmesi:
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Sözlü sınav” başlıklı 28. maddesinin 2. fıkrasında, “Sözlü sınav için oluşturulan komisyon üyeleri, sınava girecek personelden en az bir üst rütbede olmak zorundadır.” kuralına yer verilmiştir.
Anılan düzenlemede sözlü sınav için oluşturulan komisyon üyelerinin sınava girecek personelden en az bir üst rütbede olmak zorunda olduğu kuralına yer verildiği, söz konusu düzenleme uyarınca sözlü sınava çağrılan adayların yeterliliğinin tespiti amacıyla yapılan sınavda görevlendirilen personelin sınava girenlere göre daha üst rütbede olmasının, sınava girecek personelin objektif değerlendirilmesi bakımından memur güvencesine hizmet ettiği gibi değerlendirmeyi yapacak personel açısından da kariyer ve liyakat ilkelerine uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, idarenin 3201 sayılı Kanun’un 55. maddesinin 11. fıkrasının (c) bendi uyarınca kendisine verilmiş olan sözlü sınav yapma görev ve yetkisini yerine getirebilmesi amacıyla anılan Kanun’a uygun olarak yönetmelikle düzenleme yapma konusunda takdir yetkisi bulunmakta olup, bu kapsamda söz konusu yönetmelik hükmü ile sınava girenlere göre daha üst rütbedeki kişilerin sınavda görevlendirilmesi öngörülmek suretiyle takdir yetkisinin objektiflik ilkesine uygun olarak kullanıldığı anlaşılmıştır.
Bu nedenle, Yönetmelik’in 28. maddesinin 2. fıkrasında hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır.
28. maddesinin 3. fıkrasının incelenmesi:
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Sözlü sınav” başlıklı 28. maddesinin 3. fıkrasında, “(3) Sözlü sınav komisyonları üst rütbeye terfi edecek personeli; a) Bir konuyu kavrama ve ifade edebilme yeteneği, b) Temsil ve maiyetindeki personelini sevk ve idare kabiliyeti, c) Özgüveni, ikna kabiliyeti ve inandırıcılığı, ç) Analitik düşünme, problem çözme ve doğru karar verebilme yeteneği, d) Planlama, eşgüdüm ve denetim becerileri, konularında yüz tam puan üzerinden değerlendirir. Her üyenin vermiş olduğu puanların aritmetik ortalaması alınarak adayların sözlü sınav puanı tespit edilir.
” kuralına yer verilmiş olup, Danıştay Beşinci Dairesinin 20/06/2018 günlü, E:2016/24760, K:2018/15074 sayılı kararıyla anılan düzenlemenin “…dava konusu Yönetmelik’in dayanağı olan Yasa hükmünde açıkça “sözlü sınav” şeklinde yapılan düzenlemeye uygun olarak Yönetmelik’in 28. maddesinin başlığında da “sözlü sınav” ibaresine yer verildiği halde madde içeriğinde sadece mülakata yönelik değerlendirmelere yer verilmiş olup, sözlü sınavının amacı olan bilgi ölçmeye yönelik hususlara yer verilmediğinden anılan maddenin 3. fıkrasında eksik düzenleme nedeniyle hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle iptal edildiği, anılan kararın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 25/11/2020 günlü, E:2019/179, K:2020/2522 sayılı kararıyla onandığı ve iptal kararının kesinleştiği görüldüğünden, anılan düzenleme yönünden bu davada yeniden bir karar verilmesine gerek görülmemiştir.
Yönetmelik’in 28. maddesinde “sınavın teknolojik imkanlar kullanılarak kayıt altına alınmasına” dair ibareye yer verilmemesine ilişkin eksik düzenlemenin iptali isteminin incelenmesi:
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Sözlü sınav” başlıklı 28. maddesinde, “(1) Yazılı sınava giren adaylar, sicil numarası küçük olandan başlamak üzere sözlü sınava tabi tutulur.
(2) Sözlü sınav için oluşturulan komisyon üyeleri, sınava girecek personelden en az bir üst rütbede olmak zorundadır.
(3) Sözlü sınav komisyonları üst rütbeye terfi edecek personeli;
A) Bir konuyu kavrama ve ifade edebilme yeteneği,
B) Temsil ve maiyetindeki personelini sevk ve idare kabiliyeti,
C) Özgüveni, ikna kabiliyeti ve inandırıcılığı,
Ç) Analitik düşünme, problem çözme ve doğru karar verebilme yeteneği,
D) Planlama, eşgüdüm ve denetim becerileri,
Konularında yüz tam puan üzerinden değerlendirir. Her üyenin vermiş olduğu puanların aritmetik ortalaması alınarak adayların sözlü sınav puanı tespit edilir.
” kuralına yer verilmiştir.
Sözlü sınavın nesnel olarak yapılması ve yargısal denetimin tüm unsurlarıyla gerçekleştirilmesinin sağlanması için, sınav komisyonunca adaylara sınavda sorulacak soruların önceden hazırlanması ve tutanağa bağlanması, her adaya sorulan soruların kayda geçirilmesi ve sorulan sorulara adayların verdiği yanıtlara hangi komisyon üyesince, hangi notun takdir edildiğinin tutanakta ayrı ayrı gösterilmesi gerekmektedir.
Bu bağlamda, bazı Kanunlarda da (örneğin 832 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 9. maddesi, 1700 sayılı Dahiliye Memurları Kanunu’nun 2/A maddesi, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun Ek 41. maddesi gibi) sözlü veya mülakat sınavlarıyla ilgili olarak, adaylara komisyon başkan ve üyelerince verilen puanların ayrı ayrı tutanağa geçirileceği belirtilmiş olmakla birlikte, bunun dışında sınavla ilgili herhangi bir kayıt sisteminin kullanılmayacağı da açıkça hükme bağlanmıştir.
Bu durumda, sözlü sınavda verilen yanıtların teknolojik imkanlardan yararlanılarak kayıt altına alınmasını öngören “üst norm” niteliğinde bir yasal düzenleme bulunmadığı, aksine sözlü sınavla ilgili benzer nitelikte düzenlemeler getiren Kanun hükümlerinde tutanak düzenlenmesi dışında bir kayıt öngörülmediği dikkate alındığında, sözlü sınavın uygulanma usulüyle ilgili 3201 sayılı Kanunun 55. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak Yönetmelik’in 28. maddesinde “sınavın teknolojik imkanlar kullanılarak kayıt altına alınmasına” dair ibareye yer verilmemesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin incelenmesi :
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Sınav listelerinin düzenlenmesi” başlıklı 29. maddesinin 1. fıkrasında; “Başarı puanı, yazılı ve sözlü sınavlarda alınan puanların aritmetik ortalaması ile belirlenir. Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasının elli ve üstü olması şarttır.” kuralı yer almakta olup, anılan düzenlemenin, 05/05/2016 günlü, 29703 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 11/04/2016 günlü, 2016/8770 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 2. maddesiyle yürürlükten kaldırıldığı görüldüğünden, bu isteme yönelik olarak davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, davacının iptalini talep ettiği düzenleme yürürlükte olmadığından, düzenlemenin iptaline ilişkin istem hakkında karar verilmesine yer bulunmamaktadır.
II – DAVACININ RÜTBE TERFİ SÖZLÜ SINAVINDA BAŞARISIZ SAYILMASINA İLİŞKİN İŞLEMİN İNCELENMESİ :
Dava konusu sözlü sınav işleminin dayanağı olan 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in ilgili maddelerinin iptali istemiyle açılan davada Danıştay Beşinci Dairesinin 20/06/2018 günlü, E:2016/24760, K:2018/15074 sayılı kararıyla Yönetmelik’in 28. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Yazılı sınava giren adaylar,” ibaresinin “…3201 sayılı Kanun’da emniyet personelinin rütbe terfiinin görüşülebilmesi için liyakat ve kariyer ilkelerinin gereği olarak “yazılı sınavda başarılı olma” şartının aranması karşısında, anılan yasal düzenlemeye aykırı olarak yazılı sınava katılan adayların tamamının herhangi bir başarı kriteri aranmadan sözlü sınava çağrılmasına ilişkin uyuşmazlık konusu düzenlemede yukarıda alıntısı yapılan Kanun hükmüne uyarlık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle; Yönetmelik’in 28. maddesinin 3. fıkrasının ise “…dava konusu Yönetmelik’in dayanağı olan Kanun hükmünde açıkça “sözlü sınav” şeklinde yapılan düzenlemeye uygun olarak Yönetmelik’in 28. maddesinin başlığında da “sözlü sınav” ibaresine yer verildiği halde madde içeriğinde sadece mülakata yönelik değerlendirmelere yer verilmiş olup, sözlü sınavının amacı olan bilgi ölçmeye yönelik hususlara yer verilmediğinden anılan maddenin 3. fıkrasında eksik düzenleme nedeniyle hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle iptaline karar verildiği, anılan kararın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 25/11/2020 günlü, E:2019/179, K:2020/2522 sayılı kararıyla onandığı ve iptal kararının kesinleştiği görülmektedir.
Bu durumda, davacının rütbe terfi sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin dayanağı olan Yönetmelik hükümlerinin Danıştay Beşinci Dairesinin 20/06/2018 günlü, E:2016/24760, K:2018/15074 sayılı kararı ile hukuka aykırılığı tespit edilerek iptal edilmiş olması karşısında, söz konusu hukuka aykırı düzenlemelere dayanılarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
III- 25-29 HAZİRAN 2015 TARİHLERİ ARASINDA (B) GRUBU KOMİSER YARDIMCILARINA YAPILAN RÜTBE TERFİ SÖZLÜ SINAVLARININ İPTALİ İSTEMİNİN İNCELENMESİ :
Danıştay Beşinci Dairesinin 10/12/2019 günlü, E:2016/21730, K:2019/6424 sayılı kararıyla 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında (B) grubu komiser yardımcılarına yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavlarının iptal edildiği, anılan kararın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 09/03/2022 günlü, E:2020/2003, K:2022/807 sayılı kararıyla onandığı ve iptal kararının kesinleştiği görüldüğünden, 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında (B) grubu komiser yardımcılarına yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavlarının iptali istemine ilişkin olarak bu davada yeniden bir karar verilmesine gerek görülmemiştir.
VI- DAVACININ RÜTBE TERFİ SÖZLÜ SINAVINDA BAŞARISIZ SAYILMASINA İLİŞKİN İŞLEM NEDENİYLE YOKSUN KALDIĞI ÖZLÜK HAKLARININ İADESİNE KARAR VERİLMESİ İSTEMİNİN İNCELENMESİ :
Davacının sözlü sınavda başarısız sayılması işleminin hukuka aykırı olduğuna ilişkin yukarıda yer verilen gerekçemizin davacının sözlü sınavda başarılı olduğu sonucunu doğurmayıp yeniden yapılacak sözlü sınavda değerlendirilmesine yönelik olması nedeniyle bu aşamada davacının özlük hakkı kaybının iadesine hükmedilmesi talebine ilişkin karar verilmesine yer olmadığı sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in; 28. maddesinin 2. fıkrası ile 28. maddesinin “sınavın teknolojik imkanlar kullanılarak kayıt altına alınmasına” dair ibareye yer verilmediği için eksik düzenleme nedeniyle iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE oybirliğiyle,
2. Anılan Yönetmelik’in 28. maddesinin 1. ve 3. fıkrasının iptali istemine ilişkin olarak oybirliğiyle, 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresinin iptali istemine ilişkin olarak oyçokluğuyla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3. Davacının bir üst rütbeye terfi için katıldığı sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin İPTALİNE oybirliğiyle,
4. 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında (B) grubu komiser yardımcılarına yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavlarının iptali ile özlük haklarında oluşacak kaybın iadesine hükmedilmesi istemine ilişkin olarak KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA oybirliğiyle,
5. Aşağıda dökümü yer alan ve davacı tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin yarısı olan …-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına, diğer yarısı olan …-TL’nin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, davalı İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan 35,50-TL yargılama giderinin yarısı olan …-TL’nin davalı idarelerin üzerinde bırakılmasına, diğer yarısı olan …-TL’nin davacıdan alınarak davalı İçişleri Bakanlığına verilmesine, posta giderinden artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya ve davalı idarelerden İçişleri Bakanlığına iadesine,
6. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
7. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 13/12/2022 tarihinde karar verildi.
(X) KARŞI OY :
İdari Yargı denetiminin amacının “hukuka uygunluk” olduğu ve bu denetimin de dava konusu işlemin kurulduğu tarih itibarıyla gerçekleştirilmesi gerektiği İdare hukukunun ve idari yargının bilinen en temel ilkeleridir. Bu nedenle, 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in, 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresinin hukuka uygunluğunun denetlenerek bir karar verilmesi gerekmekte iken, dava konusu edilen düzenlemenin daha sonra yürürlüğe giren Yönetmelik maddesiyle kaldırılması nedeniyle anılan düzenleme bakımından davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen kararın bu kısmına katılmıyorum.