Danıştay Kararı 2. Daire 2021/943 E. 2023/218 K. 18.01.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/943 E.  ,  2023/218 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/943
Karar No : 2023/218

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; Malatya Emniyet Müdürlüğü … Şube Müdürlüğü’nde komiser yardımcısı olarak görev yapan davacının, hizmet içinde resmi sıfatın gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunduğundan bahisle Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğünün 7/B-1 maddesi gereğince 16 ay uzun süreli durdurma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin Malatya Valiliği İl Polis Disiplin Kurulunun … günlü, … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; hırsızlık olayının meydana geldiği işyerinin çalışanı …’nin, işyerinin akşamları … tarafından kilitlendiği, olay günü işyeri kapısının üzerindeki asma kilidin yerinde bulunmadığı için başka bir kilidin takıldığı yönündeki beyanı; yine işyeri çalışanı …’nin ifadesinde ise, işyerinin anahtarının başka kimsede olmadığı sadece …’da bulunduğu yönündeki beyanı ile işyeri sahiplerinin, işyeri acenteliklerinin tek taraflı olarak feshedildiği ve işyerindeki işleyişle ilgili problemler olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, söz konusu hırsızlık olayında bu kişilerin şüpheli olarak alınmadığı ve özel numaralarının (bu kişilere ait özel telefon numaralarının davacı tarafından bilinmesine rağmen) TİB’e bildirilmediği; bunun yanında davacının hırsızlık olayının öncesinde ve olayın meydana geldiği tarihte birkaç kez olmak üzere bu kişilerle özel telefon görüşmelerinin olduğu; ayrıca söz konusu işyerinin karşısında bulunan petrol istasyonunda çalışanların ifadesinde, olay günü çalıştıkları saatlerde herhangi bir araç yada şahıs görmedikleri yönündeki beyanlarına dayalı olarak soruşturmanın saat 01:00 ile 3:00 arasında sınırlandırıldığı, ancak çalışanların ifadelerine göre bu şekilde bir sınırlandırmaya gidilemeyeceği, bu uygulamayla davacının daha önceki uygulamalarının aksine hareket ettiği, bu haliyle; davacının yukarıda anılan soruşturma raporunda tespit edilen fiil ve davranışlarıyla hizmet içinde resmi sıfatın gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunduğu anlaşıldığı, eylemine uyan 16 ay uzun süreli durdurma cezasıyla cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; adli olaylarda, her türlü kayıt, görüşme dökümü veya telefon dinleme isteme hak ve yetkisinin Cumhuriyet Savcısında olduğu kendisinin de savcının emriyle hareket ettiği, soruşturmanın başlamasından itibaren 3 gün sonra kendisinden alındığı bu kısa süre zarfında hiç bir olayın aydınlatılamayacağı ileri sürülerek İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/01/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Dava konusu uyuşmazlıkta; her ne kadar, davacı hakkında “hizmet içinde resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunmak” fiilinden disiplin cezası verilmiş ise de, dosya içeriğinden, davacıya isnat edilen fiillerin “hizmet içinde resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsacak eylem ve davranışlarda bulunmak” kapsamında olmadığı açık olup davacının eyleminin, anılan düzenlemedeki suç tanımına uymadığı, diğer bir ifadeyle, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 7/B-1 maddesiyle örtüşmediği ve disiplin hukukunda yer alan tipiklik şartının gerçekleşmediği anlaşıldığından, davacıya isnad edilen fiilin sübuta erdiği gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği oyuyla çoğunluk kararına katılmıyoruz.