Danıştay Kararı 2. Daire 2021/9040 E. 2023/1515 K. 23.03.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/9040 E.  ,  2023/1515 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/9040
Karar No : 2023/1515

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI): … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava Konusu İstem : Dava; davacının, kanuni temsilcisi olduğu şirketin 2010 Eylül – 2013 Temmuz döneminde avukat bulundurmadığından bahisle Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı Kabahatler Bürosu tarafından verilen 61.395,00-TL idari para cezasının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla adına düzenlenen … günlü, … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; usulüne uygun olarak düzenlenen idari para cezasının davacının kanuni temsilcisi olduğu şirkete tebliğ edildiği halde cezanın vadesinde ödenmediği, söz konusu alacağın tahsili amacıyla şirkete yönelik olarak malvarlığı araştırması yapıldığı, ancak, anılan şirketin kamu alacağını ödemeye yetecek miktarda malvarlığının bulunmadığının anlaşıldığı, vadesinde ödenmeyen ve kesinleşen amme alacağının tahsili için 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesi uyarınca kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından; davalı idarece asıl amme borçlusu olan şirketten para cezasının tahsil edilmesi gerektiği, şirkete ait taşınmaz üzerinde haciz olsa da bu durumun tahsil edilebilirlikle ilgisinin olmadığı, taşınmaz üzerindeki hacizlerin düşüp düşmediğinin Mahkemece araştırılması gerektiği, 6183 sayılı Kanunun 37. maddesi uyarınca kendisine bir aylık ödeme süresinin de verilmediği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Onuncu Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.