Danıştay Kararı 2. Daire 2021/9022 E. 2023/1033 K. 08.03.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/9022 E.  ,  2023/1033 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/9022
Karar No : 2023/1033

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Komutanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:.. sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; davacının yasak sahada trol avcılığı yaptığından bahisle 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu’nun 36. maddesi gereğince 8.498,00 TL para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali ile el konulan av malzemelerinin iadesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; 23/02/2015 tarihinde … isimli tekne kaptanı/sahibi … isimli şahsın … önleri yaklaşık 1 mile bıraktığı kalkan ağlarının davacının kullandığı … isimli trol teknesi tarafından üzerinde trol çekilmesi sonucunda parçalandığı yönündeki şikayeti üzerine, konu ile ilgili şikayetçi ve çalışanlarının ifadelerinden, davacının 23/02/2015 tarihinde 2 mil içerisinde trol ile avcılık yaptığı sonucuna varılarak, 1380 sayılı Kanun’un 25/1. maddesine muhalefetten aynı Kanunun 36/i-2 maddesi gereğince cezai işlem uygulandığı görülmekte ise de; işlemin sebep unsuru olarak gösterilen yasak sahada trolle avlanmak fiilinin işlendiğinin sabit olması, başka bir anlatımla hukuken geçerli bilgi ve belgelerle somut ve tereddüt yaratmayacak şekilde ortaya konulması gerektiği, davacının 2 mil içerisinde avlandığı konusunda şikayetçi ifadesinin herhangi bir bilimsel veriye veya tespite dayanmadığı, göz kararı ile bu sonuca varıldığı, bu konuda davalı idarece bizzat somut, açık ve bilimsel (kayıt, görüntü vs.) bir tespitin yapılmadığı, birbirlerinden şikayetçi olan balıkçıların ifadelerinin ceza verilebilmesi için tek başına yeterli olamayacağı, zira ihtilaflı olan bir iddiaya dayanılarak işlem tesis edilemeyeceği karşısında; cezalandırmaya konu edilen fiilin işlendiğine ilişkin somut ve tereddüte mahal vermeyecek ölçüde bir saptama yapılamamış olması nedeniyle soyut ve kanaate dayalı olarak yapılan tespit nazara alınarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı, öte yandan, davacı tarafından dava konusu işlem sonucunda el konulan av malzemelerinin iadesine karar verilmesi istenilmişse de, bu işlemin para cezası verilmesinin sonucu olduğu, dolayısıyla davacıya para cezası verilmesi işlemi iptal edildiğinden ve mahkeme kararının uygulanması kapsamında davacının av malzemeleri de idarece iade edileceğinden, bu aşamada ayrıca idari eylem ve işlem niteliğinde karar verilmesine yönelik olan davacının bu talebi hakkında hüküm kurmanın mümkün olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu, davacının ödüllendirildiği, mahkemenin eksik incelemeye dayalı olarak idarenin iddiaları dikkate alınmadan karar verildiği belirtilerek, mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Onuncu Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacının yasak sahada trol avcılığı yaptığından bahisle 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu’nun 36. maddesi gereğince 8.498,00 TL para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali ile el konulan av malzemelerinin iadesine karar verilmesi istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
1380 sayılı Su Ürünleri Kanununun Ek 3. maddesinde; “İdari para cezalarına karşı cezanın tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz, idare tarafından verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinden inceleme yapılarak karara bağlanır. İtiraz üzerine verilen karar kesindir.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu durumda, 1380 sayılı Yasa uyarınca verilen idari para cezalarına ilişkin davalarda, idare mahkemelerince verilen kararların kesin olması nedeniyle, davacının idari para cezasına ilişkin temyiz talebinin incelenmesine olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. İdare Mahkemesince, kesin olarak verilmesi gereken karara karşı temyiz yolunun açık olduğu belirtilerek davalı idare yanlış yönlendirilmiş ise de, idare harçtan muaf olduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığı, yargılama giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, artan posta giderinin istemi halinde davalı idareye iadesine,
3. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine, 08/03/2023 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.