Danıştay Kararı 2. Daire 2021/7660 E. 2023/1362 K. 21.03.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/7660 E.  ,  2023/1362 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/7660
Karar No : 2023/1362

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. ….

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : 1. Hukuk Müşaviri Yrd. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; … Müdürlüğü emrinde … olarak görev yapan davacının, “Kasıtlı olarak gerçek dışı rapor vermek veya tutanak düzenleyip imza etmek veya ettirmek” suçunu işlediği sübuta erdiğinden bahisle “Meslekten Çıkarma” cezasıyla tecziye edilmesi gerekmekle birlikte suçun işleniş tarihi itibarıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 127. maddesi hükmü gereği ceza verme zamanaşımının dolmuş olması sebebiyle dosyanın bu bölümlerinin işlemden kaldırılmasına ilişkin … tarih ve … sayılı … Bakanlığı … Kararı’nın iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla, davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiş olup; anılan karar, Danıştay (Kapatılan) Onaltıncı Dairesinin 15/02/2016 günlü, E:2015/19092, K:2016/467 sayılı kararı ile “davacının hukuki durumuna ciddi etkileri olabileceği görülen dava konusu işlemin idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem niteliğinde olduğu” gerekçesiyle bozulmuş, davalı idarenin karar düzeltme istemi de, Danıştay Beşinci Dairesinin 26/12/2017 günlü, E:2016/29474, K:2017/24879 sayılı kararıyla reddedilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Bozma kararına uyularak … İdare Mahkemesince verilen temyize konu kararla; bakılan uyuşmazlıkta, M.Ö isimli şahsın iletişiminin dinlenmesi amacıyla tanzim edilen ve “hakim kararı”na gerekçe olan iletişime müdahale talep formlarında davacının imzasının bulunduğu, kişilerin terör örgütü üyesi gibi gösterilmek suretiyle dinlenildiği, ancak … Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı yazısı ile, cihazlarda teknik takip yapılan dönemde takılı hatların aboneleri H.B ve M.FÖ’nün mahkeme kararında cihazların kullanıcısı olarak gösterilen M.Ö’nün organize suç örgütleriyle ilgili herhangi bir ilişik kaydının bulunmadığı yönünde bilgi verildiği dikkate alındığında, iletişimin dinlenmesini gerektirecek yeterli bilgi ve emarelerin bulunmadığı, dinleme kararının eksik ve gerçek dışı bilgiler ileri sürülerek aldırıldığı anlaşıldığından, davacının üzerine atılı “Kasıtlı olarak gerçek dışı rapor vermek veya tutanak düzenleyip imza etmek veya ettirmek” fiilini işlediğinin sübuta erdiği, bu eyleminin karşılığı olan Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğünün 8. maddesinin 12. fıkrası gereğince meslekten çıkarma cezası ile tecziye edilmesi gerekmekteyken, disiplin soruşturmasına konu iletişimin tespiti fiilinin sonlandırıldığı tarih itibarıyla 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 127. maddesinin son fıkrasında yer alan (2) yıllık ceza zaman aşımına uğradığı görülmekle, dosyanın bu bölümlerinin işlemden kaldırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; soruşturmaya konu tüm dinlemelere ilişkin işlemlerin mevzuat çerçevesinde yapıldığı, savunma hakkının kısıtlandığı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 334. maddesindeki koşulların gerçekleştiği görüldüğünden, davacının adli yardım istemi kabul edilerek işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden temyiz aşamasındaki yargılama giderlerinin karar kesinleştiğinde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.