Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/371 E. , 2023/2314 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/371
Karar No : 2023/2314
KARŞILIKLI TEMYİZ İSTEMİNDE BULUNANLAR :
1- (DAVACI) : … İşletmeciliği İnşaat Turizm San. Tic. A. Ş.
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI) : … Kaymakamlığı / …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçelerde yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; Muğla İli, Milas İlçesi, Güllük Beldesi, … Mevkiinde kalan tamamı devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazın 1.739,31 m²’si üzerinde dolgu yapılmak suretiyle 10/02/2007-09/02/2012 tarihleri arasında fuzulen işgal edildiğinden bahisle ecrimisil istenilmesine ilişkin … günlü, … sayılı ecrimisil ihbarnamesine karşı yapılan itiraz sonucunda düzenlenen 1.606.600,00-TL tutarlı … günlü, … sayılı ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; uyuşmazlığın çözümlenmesi amacıyla yerinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu, bilirkişilerce hazırlanan ve hükme esas alınan bilirkişi raporu dikkate alınarak, 210.522,99-TL ecrimisil bedeli tespit edildiği bu durumda; … günlü, … sayılı ecrimisil ihbarnamesi ile yapılan itiraz sonucunda düzenlenen 1.606.600,00-TL tutarlı … günlü, … sayılı ecrimisil düzeltme ihbarnamesinin 210.522,99-TL’lik kısmında hukuka aykırılık 1.396.077,01-TL’lik kısmında ise hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin 1.396.077,01-TL’lik kısmının iptaline, 210.522,99-TL’lik kısmı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından; dava konusu alanın yap-işlet-devret modeliyle taraflarınca yapılan liman işletmesi olduğu, ecrimisil tahakkuk ettirilen alanın sadece taşkın önleme amacıyla doldurulduğu ve ecrimisil bedelinin fahiş olduğu ileri sürülerek, kararın davanın reddine yönelik kısmının bozulması istenilmektedir.
Davalı idare tarafından; dava konusu alanda liman işletmeciliği yapıldığı ve dava konusu alanın liman ile bütünlük sağladığı ancak bilirkişilerce bedel belirlenirken bu hususun dikkate alınmadığı ve dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek, kararın işlemin iptaline yönelik kısmının bozulması istenilmektedir.
TARAFLARIN CEVABI : Taraflarca cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Onuncu Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. TARAFLARIN TEMYİZ İSTEMLERİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/04/2023 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Dosyanın incelenmesinden; 22/11/2004 tarihinde davacı ile Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı arasında yapılan “Güllük Gemi Yanaşma İskelesi İnşaatı Uygulama Sözleşmesi” kapsamında yap-işlet-devret modeliyle liman işletmeciliği faaliyeti yürütmek üzere davacıya yer tesliminin yapıldığı, dava konusu alanın da liman alanında bulunan ve deniz taşkını önlemek amacıyla yapılan dolgu alanı olduğu, dolayısıyla alanın herhangi bir geçerli sebebe dayanmaksızın haksız surette işgal edildiğinden bahsedilemeyeceğinden, davacının fuzuli şagil, tasarrufun da fuzuli işgal olarak kabulü mümkün görülmemekle birlikte davacıdan ecrimisil istenilmesine ilişkin tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığından davacının temyiz istemi kabul edilerek, İdare Mahkemesi kararının davanın reddine yönelik kısmının bozulması gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.