Danıştay Kararı 2. Daire 2021/1858 E. 2022/6854 K. 22.12.2022 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/1858 E.  ,  2022/6854 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/1858
Karar No : 2022/6854

DAVACI : …
DAVALILAR : 1- …
2- … Bakanlığı
VEKİLİ : …
3-… Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : …

DAVANIN KONUSU : 4. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapan davacı tarafından,
1- 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında yapılan rütbe terfi sözlü sınavlarının,
2- Sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin,
3- 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in
a- 26. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “… birden fazla komisyon oluşturulabileceği …” ibaresinin,
b- 28. maddesinin 3. fıkrasının (a), (c), (ç) ve (d) bentlerinin,
c- 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
Davacı tarafından; rütbe terfi yazılı sınavında 95 puan aldığı, sözlü sınavda 30 puan verilerek başarısız sayıldığı,
Yönetmelik’in 26. maddesindeki dava konusu ibaresiyle sınava girenlerin farklı komisyonlarca farklı değerlendirmelere tabi tutulmasının eşitlik ilkesine aykırı olduğu,
Yönetmelik’in 28. maddesinin 3. fıkrasında yer alan kriterlerin objektif, denetlenebilir, ölçülebilir kriterler olmadığı, yargısal denetim yapılmasını engellediği,
Yönetmelik’in 29. maddesinde yer alan dava konusu ibareyle yazılı sınav yok sayılarak sözlü sınava üstünlük tanındığı, komisyon üyelerince takdir edilen notların gerekçeleriyle ortaya konulmadığı ileri sürmektedir.

DAVALI İDARELERİN SAVUNMASI :
Cumhurbaşkanlığı (kapatılan Başbakanlık) ve İçişleri Bakanlığı tarafından; Kanun ve yönetmelik hükümleri uyarınca sınavların belirli bir zaman aralığında gerçekleştirilmesi gerektiği, binlerce personelin tek bir komisyon tarafından sözlü sınava tabi tutulmasının ve işlemlerin zamanında tamamlanmasının mümkün olmayacağı, bu nedenle personel sayısı da dikkate alınarak ihtiyaç halinde idareye birden fazla komisyon oluşturma yetkisi verildiği, Yasaya göre idarenin yazılı ve sözlü yapmak zorunda olduğu, sözlü sınavın tek başına belirleyici olmadığı, adayların lehine bir düzenleme getirdiği ve yazılı sınavın tamamlayıcısı olduğu, Yönetmelikte sözlü sınav için objektif kriterler belirlendiği, dolayısıyla dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından; Dava konusu sözlü sınavında barajın aday lehine düşük tutulduğu, 50 puan alma şartı konulmasının kamu yararı ve hizmet gereği olduğu, daha fazla katılımı sağlamak, objektiflik ve hakkaniyet açısından makul olduğu, sözlü sınava girenlere önceden bastırılan sorular arasından soru kartı çektirilmek suretiyle sınavların icra edildiği, dolayısıyla dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Yönetmelik’in dava konusu 26. maddesinin 2. fıkrası yönünden davanın reddine, davacının bir üst rütbeye terfi için katıldığı sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi gerektiği, diğer istemler yönünden ise karar verilmesine yer olmadığı düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava; 4. Sınıf Emniyet Müdürü olarak görev yapan davacının, 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında 4. Sınıf Emniyet Müdürlerine yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavları ile sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin ve bu işlemlerin dayanağı olan 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 26. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “… birden fazla komisyon oluşturulabileceği …” ibaresinin, 28. maddesinin 3. fıkrasının (a), (c), (ç), (d) bentlerinin, 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin iptali istemiyle açılmıştır.
Usul yönünden yapılan değerlendirme :
Davalı idarelerden (mülga) Başbakanlığın husumetten çıkartılarak Cumhurbaşkanlığı’nın hasım mevkiine alınması gerektiği düşünülmektedir.
Dava konusu Yönetmeliğin “Sınav komisyonlarının teşkili” başlıklı 26. maddesinin 2. fıkrası yönünden yapılan değerlendirme :
Uyuşmazlık konusu fıkra hükmünde, “(2) İhtiyaca göre her rütbe için birden fazla komisyon oluşturulabileceği gibi birden fazla rütbe için de tek bir komisyon görevlendirilebilir.” kuralı yer almıştır.
Yönetmelik kapsamında yapılan sınavlarda, ilgili adaya yöneltilecek soruların daha önceden soru ve cevap anahtarı hazırlanan soru havuzundan adayca soru kartı çekilmek suretiyle tespit edildiği hususu dikkate alındığında, birden fazla komisyon marifetiyle sınavların yürütülmesinin sınav güvenliği ve objektifliği bakımından sakınca yaratmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle anılan fıkra ile getirilen düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Dava konusu Yönetmeliğin “Sözlü sınav” başlıklı 28. maddesinin 3. fıkrasının (a), (c), (ç), (d) bentleri yönünden yapılan değerlendirme:
Uyuşmazlık konusu 28. maddenin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan 3. fıkra hükmünde, “(3) Sözlü sınav komisyonları üst rütbeye terfi edecek personeli;
a) Bir konuyu kavrama ve ifade edebilme yeteneği,
b) Temsil ve maiyetindeki personelini sevk ve idare kabiliyeti,
c) Özgüveni, ikna kabiliyeti ve inandırıcılığı,
ç) Analitik düşünme, problem çözme ve doğru karar verebilme yeteneği,
d) Planlama, eşgüdüm ve denetim becerileri,
konularında yüz tam puan üzerinden değerlendirir. Her üyenin vermiş olduğu puanların aritmetik ortalaması alınarak adayların sözlü sınav puanı tespit edilir.” kuralı yer almıştır.
Uyuşmazlık konusu maddenin 3. fıkrasında, sözlü sınav komisyonlarının üst rütbeye terfi edecek personeli değerlendireceği konular düzenlenmiş olup, 3201 sayılı Yasanın 55. maddesinin 11. fıkrasının (c) bendinde ve Yönetmeliğin 28. maddesinin başlığında “sözlü sınav” ifadesine yer verildiği halde, anılan Yönetmelik maddesinin içeriğinde ancak mülakata konu olabilecek değerlendirme kriterlerine yer verildiği, buna karşılık sözlü sınavın amacı olan bilgi ölçmeye yönelik değerlendirme kriterlerine ise hiç yer verilmediği tespit edilmiştir. Bu nedenle Yönetmeliğin 28. maddesinin, dayanılan Yasaya aykırı olarak düzenlendiği anlaşılan 3. fıkrasının (a), (c), (ç), (d) bentlerinde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Dava konusu Yönetmeliğin “Sınav listelerinin düzenlenmesi” başlıklı 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresi yönünden yapılan değerlendirme:
Uyuşmazlık konusu 29. maddenin dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan hükmünde, “(1) Başarı puanı, yazılı ve sözlü sınavlarda alınan puanların aritmetik ortalaması ile belirlenir. Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasının elli ve üstü olması şarttır.” kuralı yer almıştır.
İptali istenen Yönetmelik fıkrasının, 3201 sayılı Yasanın 55. maddesinin 11. fıkrasının (c) bendinde yer alan yazılı ve sözlü sınavda başarılı olunması şartına uygun olduğu; başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak şartı aranmasının da asgari başarı kriteri açısından makul ve hukuka uygun olduğu anlaşılmıştır.
Davacının katıldığı rütbe terfi sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlem yönünden yapılan değerlendirme :
Dava konusu bireysel işlemin dayanağını teşkil eden Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 28. maddesinin 3. fıkrasının (a), (c), (ç) ve (d) bentlerinin yukarıda açıklanan nedenlerle hukuka aykırı bulunmuş olması karşısında, söz konusu sınavdaki puanların belirlenmesi sırasında ilgili Kanun hükmünde öngörüldüğü şekilde ölçme ve değerlendirme esaslarına uygun bir değerlendirme yapıldığından söz edilmez. Bu nedenle, davacının 2015 yılı rütbe terfi sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka uygunluk görülmemiştir.
Öte yandan, davacının rütbe terfi sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık görülmemiş ise de, bu tespitin davacının anılan sınavda başarılı olduğu ve terfi hakkı kazandığı anlamına gelmediği; hukuka aykırılığı yargı kararı ile tespit edilen Yönetmelik hükümleri hakkında yapılacak yeni düzenlemelerle belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yinelenecek sözlü sınav sonucunda ortaya çıkacak olan değerlendirme ve puana göre ilgili hakkında idarece işlem tesis edileceği; bunun yanında, adı geçenin 22/11/2016 tarihinde yayımlanan 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılmış olmasının da yeniden yapılacak sözlü sınava giriş koşulları kapsamında davalı idarece ayrıca değerlendirileceği açıktır.
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idarelerden (mülga) Başbakanlığın husumetten çıkartılarak Cumhurbaşkanlığı’nın hasım mevkiine alınması gerektiği;
2. Uyuşmazlığa konu Yönetmeliğin 28. maddesinin 3. fıkrasının (a), (c), (ç), (d) bentlerinin ve davacının katıldığı rütbe terfi sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali gerektiği;
3. Davacının diğer istemlerinin ise reddi gerektiği, düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay (Kapatılan) Onaltıncı Dairesi tarafından Danıştay Başkanlık Kurulunun 01/08/2016 günlü, K:2016/32 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 1. fıkrası uyarınca ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Danıştay Beşinci Dairesine, Danıştay Beşinci Dairesi tarafından ise Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Davacı, 2015 yılında bir üst rütbeye terfi için katıldığı rütbe terfi yazılı sınavında 95 puan almıştır. Rütbe terfi sözlü sınavında ise 35 puan verilerek başarısız sayılmıştır.
Bunun üzerine davacı tarafından, 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında 4. sınıf emniyet müdürlerine yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavları ile sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin ve bu işlemlerin dayanağı olan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 26. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “… birden fazla komisyon oluşturulabileceği …” ibaresinin, 28. maddesinin 3. fıkrasının (a), (c), (ç), (d) bentlerinin, 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT:
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın -davanın açıldığı tarihteki haliyle- 124. maddesinde, “Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelikler çıkarabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun “Terfi ve Atama” başlıklı 55. maddesinin -davanın açıldığı tarihteki haliyle- 11. fıkrasında, “Kurullarda personelin rütbe terfiinin görüşülebilmesi için;
a) Bulunulan rütbelerdeki en az bekleme sürelerinin tamamlanması,
b) Bekleme süresi içindeki yıl sayısı kadar iyi veya çok iyi performans değerlendirme puanının alınması,
c) Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak yazılı ve sözlü sınavda başarılı olunması,
d) Polis Akademisi Başkanlığınca düzenlenecek yöneticilik ile ilgili hizmet içi eğitimde başarılı olunması,
şarttır.”;
18. fıkrasında, “Rütbe terfileri ve sınavlar ile meslek içi yöneticilik eğitim kursları, eğitim tarih ve süreleri ile değerlendirme kurullarının çalışmalarına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.” hükmü yer almaktadır.
Anılan Kanun’a dayanılarak Bakanlar Kurulunun 2015/7685 sayılı kararıyla kabul edilen ve 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in -davanın açıldığı tarihteki haliyle-
“Kurul gündemine alınma şartları” başlıklı 12. maddesinde, “(1) Polis amirlerinin üst rütbeye terfiinin Merkez veya Yüksek Değerlendirme Kurulunda görüşülebilmesi için;
a) Bulunulan rütbe için öngörülen bekleme süresinin tamamlanmış olması,
b) Bulunulan rütbede, kurul gündemine alındığı tarih itibarıyla son performans puanı da dahil olmak üzere, zorunlu en az bekleme süresi kadar iyi veya çok iyi performans değerlendirme puanı alınmış olması,
c) Bu Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak yazılı ve sözlü sınavda başarılı sayılması,
ç) Polis Akdemisi Başkanlığınca düzenlenecek yöneticilikle ilgili hizmetiçi eğitimde başarılı olunması,
d) Dördüncü Sınıf Emniyet Müdürlüğünden Üçüncü Sınıf Emniyet Müdürlüğü rütbesine terfi etmek için zorunlu ikinci bölge hizmetinin en az bir kez yapılmış veya halen bu bölge hizmetinin ifa ediliyor olması,
şarttır.
(2) 6/8/1992 tarihli ve 92/3393 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 23 üncü maddesinin yedinci fıkrası kapsamına girenler için birinci fıkranın (d) bendinde yer alan şart aranmaz.”;
“Sınav komisyonlarının teşkili” başlıklı 26. maddesinde, “(1) Yazılı ve sözlü sınav komisyonları Genel Müdürün onayı ile belirlenir.
(2) İhtiyaca göre her rütbe için birden fazla komisyon oluşturulabileceği gibi birden fazla rütbe için de tek bir komisyon görevlendirilebilir.
(3) Komisyonlar emniyet müdürü rütbesini haiz bir başkan ve dört üye ile yeteri kadar yedek üyeden oluşur. Gerekli görülen hallerde Polis Akademisi Başkanlığında görevli kadrolu öğretim üyeleri de komisyon üyesi olarak görevlendirilebilir.
(4) Yazılı sınavlarda merkez ve taşra teşkilatından yeterli sayıda gözetmen ile sınavların yürütülmesine yardımcı olmak üzere personel görevlendirmesi yapılır.”;
“Sözlü sınav” başlıklı 28. maddesinde, “(1) Yazılı sınava giren adaylar, sicil numarası küçük olandan başlamak üzere sözlü sınava tabi tutulur.
(2) Sözlü sınav için oluşturulan komisyon üyeleri, sınava girecek personelden en az bir üst rütbede olmak zorundadır.
(3) Sözlü sınav komisyonları üst rütbeye terfi edecek personeli;
a) Bir konuyu kavrama ve ifade edebilme yeteneği,
b) Temsil ve maiyetindeki personelini sevk ve idare kabiliyeti,
c) Özgüveni, ikna kabiliyeti ve inandırıcılığı,
ç) Analitik düşünme, problem çözme ve doğru karar verebilme yeteneği,
d) Planlama, eşgüdüm ve denetim becerileri,
Konularında yüz tam puan üzerinden değerlendirir. Her üyenin vermiş olduğu puanların aritmetik ortalaması alınarak adayların sözlü sınav puanı tespit edilir.”;
“Sınav listelerinin düzenlenmesi” başlıklı 29. maddesinde; “(1) Başarı puanı, yazılı ve sözlü sınavlarda alınan puanların aritmetik ortalaması ile belirlenir. Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasının elli ve üstü olması şarttır.
(2) Sınav sonuçları Polis Akademisi Başkanlığının resmi internet sayfasında duyurulur.” düzenlemeleri yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
I – DAVA KONUSU DÜZENLEMELERİN İNCELENMESİ:
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in;
26. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “birden fazla komisyon oluşturulabileceği” ibaresinin incelenmesi :
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Sınav komisyonlarının teşkili” başlıklı 26. maddesinde, “(1) Yazılı ve sözlü sınav komisyonları Genel Müdürün onayı ile belirlenir.
(2) İhtiyaca göre her rütbe için birden fazla komisyon oluşturulabileceği gibi birden fazla rütbe için de tek bir komisyon görevlendirilebilir.
(3) Komisyonlar emniyet müdürü rütbesini haiz bir başkan ve dört üye ile yeteri kadar yedek üyeden oluşur. Gerekli görülen hallerde Polis Akademisi Başkanlığında görevli kadrolu öğretim üyeleri de komisyon üyesi olarak görevlendirilebilir.
(4) Yazılı sınavlarda merkez ve taşra teşkilatından yeterli sayıda gözetmen ile sınavların yürütülmesine yardımcı olmak üzere personel görevlendirmesi yapılır.
” kuralına yer verilmiştir.
Yönetmelik kapsamında yapılan sınavlarda adaylara yöneltilecek soruların, daha önceden soru ve cevap anahtarı hazırlanan soru havuzundan ilgili adayın soru kartı çekmesi suretiyle belirlendiği dikkate alındığında, birden fazla komisyon marifetiyle sınavların yürütülmesinde sınav güvenliği ve objektifliği bakımından sakıncalı bir durum bulunmadığı gibi, farklı rütbelerde sınava tabi tutulan personel sayısının fazla olmasının, sınavın makul sürede sonuçlandırılabilmesi için birden fazla komisyon marifetiyle yürütülmesini gerekli kıldığı anlaşıldığından, Yönetmelik’in 26. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “birden fazla komisyon oluşturulabileceği” ibaresinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
28. maddesinin 3. fıkrasının (a), (c), (ç) ve (d) bentlerinin incelenmesi:
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Sözlü sınav” başlıklı 28. maddesinin 3. fıkrasında, “(3) Sözlü sınav komisyonları üst rütbeye terfi edecek personeli; a) Bir konuyu kavrama ve ifade edebilme yeteneği, b) Temsil ve maiyetindeki personelini sevk ve idare kabiliyeti, c) Özgüveni, ikna kabiliyeti ve inandırıcılığı, ç) Analitik düşünme, problem çözme ve doğru karar verebilme yeteneği, d) Planlama, eşgüdüm ve denetim becerileri, konularında yüz tam puan üzerinden değerlendirir. Her üyenin vermiş olduğu puanların aritmetik ortalaması alınarak adayların sözlü sınav puanı tespit edilir.” kuralına yer verilmiş olup, Danıştay Beşinci Dairesinin 20/06/2018 günlü, E:2016/24760, K:2018/15074 sayılı kararıyla anılan düzenlemenin “…dava konusu Yönetmelik’in dayanağı olan Yasa hükmünde açıkça “sözlü sınav” şeklinde yapılan düzenlemeye uygun olarak Yönetmelik’in 28. maddesinin başlığında da “sözlü sınav” ibaresine yer verildiği halde madde içeriğinde sadece mülakata yönelik değerlendirmelere yer verilmiş olup, sözlü sınavının amacı olan bilgi ölçmeye yönelik hususlara yer verilmediğinden anılan maddenin 3. fıkrasında eksik düzenleme nedeniyle hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle iptal edildiği, anılan kararın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 25/11/2020 günlü, E:2019/179, K:2020/2522 sayılı kararıyla onandığı ve iptal kararının kesinleştiği görüldüğünden, anılan düzenleme yönünden bu davada yeniden bir karar verilmesine gerek görülmemiştir.
29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresinin incelenmesi :
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Sınav listelerinin düzenlenmesi” başlıklı 29. maddesinin 1. fıkrasında; “Başarı puanı, yazılı ve sözlü sınavlarda alınan puanların aritmetik ortalaması ile belirlenir. Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasının elli ve üstü olması şarttır.” kuralı yer almakta olup, anılan düzenlemenin, 05/05/2016 günlü, 29703 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 11/04/2016 günlü, 2016/8770 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 2. maddesiyle yürürlükten kaldırıldığı görüldüğünden, bu isteme yönelik olarak davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, davacının iptalini talep ettiği düzenleme yürürlükte olmadığından, düzenlemenin iptaline ilişkin istem hakkında karar verilmesine yer bulunmamaktadır.
II – DAVACININ RÜTBE TERFİ SÖZLÜ SINAVINDA BAŞARISIZ SAYILMASINA İLİŞKİN İŞLEMİN İNCELENMESİ :
Dava konusu sözlü sınav işleminin dayanağı olan 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in ilgili maddelerinin iptali istemiyle açılan davada Danıştay Beşinci Dairesinin 20/06/2018 günlü, E:2016/24760, K:2018/15074 sayılı kararıyla Yönetmelik’in 28. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Yazılı sınava giren adaylar,” ibaresinin “…3201 sayılı Kanun’da emniyet personelinin rütbe terfiinin görüşülebilmesi için liyakat ve kariyer ilkelerinin gereği olarak “yazılı sınavda başarılı olma” şartının aranması karşısında, anılan yasal düzenlemeye aykırı olarak yazılı sınava katılan adayların tamamının herhangi bir başarı kriteri aranmadan sözlü sınava çağrılmasına ilişkin uyuşmazlık konusu düzenlemede yukarıda alıntısı yapılan Kanun hükmüne uyarlık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle; Yönetmelik’in 28. maddesinin 3. fıkrasının ise “…dava konusu Yönetmelik’in dayanağı olan Kanun hükmünde açıkça “sözlü sınav” şeklinde yapılan düzenlemeye uygun olarak Yönetmelik’in 28. maddesinin başlığında da “sözlü sınav” ibaresine yer verildiği halde madde içeriğinde sadece mülakata yönelik değerlendirmelere yer verilmiş olup, sözlü sınavının amacı olan bilgi ölçmeye yönelik hususlara yer verilmediğinden anılan maddenin 3. fıkrasında eksik düzenleme nedeniyle hukuka uyarlık bulunmamaktadır.” gerekçesiyle iptaline karar verildiği, anılan kararın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 25/11/2020 günlü, E:2019/179, K:2020/2522 sayılı kararıyla onandığı ve iptal kararının kesinleştiği görülmektedir.
Bu durumda, davacının rütbe terfi sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin dayanağı olan Yönetmelik hükümlerinin Danıştay Beşinci Dairesinin 20/06/2018 günlü, E:2016/24760, K:2018/15074 sayılı kararı ile hukuka aykırılığı tespit edilerek iptal edilmiş olması karşısında, söz konusu hukuka aykırı düzenlemelere dayanılarak tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır.
III – 25-29 HAZİRAN 2015 TARİHLERİ ARASINDA 4. SINIF EMNİYET MÜDÜRLERİNE YÖNELİK YAPILAN RÜTBE TERFİ SÖZLÜ SINAVLARININ İPTALİ İSTEMİNİN İNCELENMESİ:
Her ne kadar davacı tarafından, dava dilekçesinde “2015 yılı rütbe terfi sözlü sınavının” şeklinde bir ifadeye yer verilmek suretiyle iptal isteminde bulunulmuş ise de davacının durumu ve menfaati gözetilerek dava dilekçesinde belirttiği iddialar da dikkate alındığında, anılan ifadenin “25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında 4. sınıf emniyet müdürlerine yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavlarının” iptali istemi olarak ele alınması ve incelemenin bu çerçevede yapılması gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Danıştay Beşinci Dairesinin 16/11/2020 günlü, E:2016/23196, K:2020/5173 sayılı kararıyla 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında 4. sınıf emniyet müdürlerine yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavlarının iptal edildiği, anılan kararın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 15/06/2022 günlü, E:2021/2270, K:2022/2177 sayılı kararıyla onandığı ve iptal kararının kesinleştiği görüldüğünden, 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında 4. sınıf emniyet müdürlerine yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavlarının iptali istemine ilişkin olarak bu davada yeniden bir karar verilmesine gerek görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 26. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “birden fazla komisyon oluşturulabileceği” ibaresinin iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE oybirliğiyle,
2. Anılan Yönetmelik’in 28. maddesinin 3. fıkrasının (a), (c), (ç) ve (d) bentlerinin iptali istemine ilişkin olarak oybirliğiyle, 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresinin iptali istemine ilişkin olarak oyçokluğuyla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
3. Davacının bir üst rütbeye terfi için katıldığı sözlü sınavda başarısız sayılmasına ilişkin işlemin İPTALİNE oybirliğiyle,
4. 25-29 Haziran 2015 tarihleri arasında 4. sınıf emniyet müdürlerine yönelik yapılan rütbe terfi sözlü sınavlarının iptali istemine ilişkin olarak KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA oybirliğiyle,
5. Dava kısmen karar verilmesine yer olmadığı, kısmen iptal, kısmen dava ret ile sonuçlandığından aşağıda dökümü yer alan ve davacı tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin yarısı olan … -TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına, diğer yarısı olan …-TL’nin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, davalı İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan …-TL yargılama giderinin yarısı olan …-TL’nin davalı idarelerin üzerinde bırakılmasına, diğer yarısı olan …-TL’nin davacıdan alınarak davalı İçişleri Bakanlığına verilmesine, posta giderinden artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya ve davalı İçişleri Bakanlığına iadesine,
6. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
7. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 22/12/2022 tarihinde karar verildi.

(X) KARŞI OY :
İdari yargı denetiminin amacının “hukuka uygunluk” olduğu ve bu denetimin de dava konusu işlemin kurulduğu tarih itibarıyla gerçekleştirilmesi gerektiği İdare hukukunun ve idari yargının bilinen en temel ilkeleridir. Bu nedenle, 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresinin hukuka uygunluğunun denetlenerek bir karar verilmesi gerekmekte iken, dava konusu edilen düzenlemenin daha sonra yürürlüğe giren Yönetmelik maddesiyle kaldırılması nedeniyle anılan düzenleme bakımından davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen kararın bu kısmına katılmıyorum.