Danıştay Kararı 2. Daire 2021/18329 E. 2023/752 K. 28.02.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/18329 E.  ,  2023/752 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/18329
Karar No : 2023/752

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; polis memuru olarak görev yapan davacı tarafından, Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 8/6. maddesinde yer alan “sahtecilik ve dolandırıcılık” suçları ile anılan Tüzüğün 8/7. maddesinde yer alan “yetkisini veya nüfuzunu kendisi veya başkalarına çıkar sağlamak amacıya veya kin veya dostluk nedeniyle kötüye kullanmak” suçlarını işlediğinden bahisle, meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun 26/07/2007 günlü, 2007/289 sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
…. İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; polis memuru olan davacının, aynı şubede görevli iki polis memuru ve İran uyruklu tercüman olarak kullanılan mülteci bayanla birlikte hareket ederek ikâmet tezkeresi almak üzere şubeye gelen mültecilerden ikâmet harcı adı altında para almasına karşın bu paraları usulü dairesinde defterdarlık hesabına yatırmayıp kendi hesabına geçirdiği gibi bu durumu gizlemek için sahte harç tahsil makbuzu düzenleyip bu makbuzları dosyasında ve kendi evinde muhafaza ettiği her türlü kuşkudan uzak bir şekilde belirlenmiş ve bu fiil ve davranışı nedeniyle … Ağır Ceza Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla üzerine atılı suçların sübuta erdiği sonucuna varılarak resmi evrakta sahtecilik suçundan 2 yıl 6 ay, iştirak halinde kamu kurumunu dolandırmak suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmış olması karşısında, davacının meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onikinci Dairesinin 10/03/2014 günlü, E:2010/9137, K:2014/1370 sayılı kararıyla, temyize konu karar onandıktan sonra davacı tarafından kararın düzeltilmesinin istenilmesi üzerine, Danıştay Beşinci Dairesinin 24/01/2018 günlü, E:2016/19261, K:2018/4118 sayılı kararıyla istem kabul edilmiş, Danıştay Onikinci Dairesinin 10/03/2014 günlü, E:2010/9137, K:2014/1370 sayılı kararı kaldırılmış ve davacının üzerine atılı fiili işleyip işlemediğinin ancak ceza mahkemesince verilecek kararın kesinleşmesi sonucunda belirlenebileceği, söz konusu ceza davasının sonuçlanıp sonuçlanmadığı hususunun İdare Mahkemesince araştırılması ve davacı hakkındaki ceza yargılaması sonuçlandıktan sonra disiplin cezasına konu fiillerin işlenip işlenmediği konusunda yeniden bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerektiğinden temyize konu kararda hukuki isabet görülmediği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına hükmedilmiştir.
…. İdare Mahkemesinin Danıştay Beşinci Dairesinin 24/01/2018 günlü, E:2016/19261, K:2018/4118 sayılı bozma kararına uyarak verdiği … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının disiplin cezasına konu eylemleri nedeniyle adli yargıda açılan davada, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği sabit görülerek, …. Ağır Ceza Mahkemesinin … günlü, E:… K… sayılı kararı ile nitelikli dolandırıcılık suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis ve 9541 gün adli para cezası ile, resmi belgede sahtecilik suçundan ise 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği görüldüğünden davacının Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 8/6. ve 8/7. maddeleri uyarınca meslekten çıkarma cezası ile cezalandırılması yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.
Davacının temyiz başvurusu üzerine, Danıştay Beşinci Dairesince verilen 25/02/2020 günlü, E:2019/2707, K:2020/1600 sayılı kararla, … Ağır Ceza Mahkemesinin … günlü, E:… K:… sayılı kararının Yargıtay … Ceza Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla, davacının mahkumiyetine yeterli somut ve her türlü şüpheden uzak kesin delil bulunamadığı gerekçesiyle bozulduğu, bozma kararı üzerine … Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yeniden yapılan yargılama sonucunda verilen … günlü, E:… K:… sayılı karar ile, davacının “resmi belgede sahtecilik” ve “nitelikli dolandırıcılık” suçlarını işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmaması nedeni ile beraatine karar verildiği ve bu kararın temyiz edilmemek suretiyle 09/05/2019 tarihinde kesinleştiği, İdare Mahkemesince bu durum göz önünde bulundurulup davacının disiplin cezasına konu fiilleri işleyip işlemediği konusunda bir değerlendirme yapılmak suretiyle dosyanın karara bağlanması gerektiği, davacının dava konusu disiplin cezası ile cezalandırılmasına neden olan fiilleri ile ilgili ceza mahkemesi kararının kesinleşmesi beklenmeksizin davanın reddi yönünde verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına hükmedilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesince bozma kararına uyulmak suretiyle verilen temyize konu karar ile; uyuşmazlık konusu olay kapsamında, davacı hakkında işlediği iddia edilen fiillerle ilgili olarak başlatılan soruşturma neticesinde … tarih ve … esas sayılı iddianamenin düzenlendiği…. Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile davacının 3 yıl 1 ay 15 gün hapis ve 190.882,00-TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anılan kararın Yargıtay … Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma sonrası yapılan yargılamada; “… Bozma ilamına uyarak; sanıkların atılı suçu işlediklerine dair Chiya Afsar’ın atfı cürüm niteliğindeki beyanları dışında somut delil bulunmaması, dosya kapsamında dinlenen tüm yabancı tanıkların, ikamet harcı için defterdarlığa yatırılması gereken parayı Chiya’ya verdiklerini beyan etmelerine rağmen ancak paraların sanıklara verildiğine dair beyan bulunmaması nedeniyle sanıklara atılı Resmi Belgede Sahtecilik ve Nitelikli Dolandırıcılık suçlarını işlediklerine dair dosya kapsamında tek tanık beyanından başka her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmaması nedeniyle…” gerekçesiyle …. Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile davacının beraatine karar verildiği ve beraat kararının 09/05/2019 tarihinde kesinleştiğinin görüldüğü; bu durumda, dava konusu disiplin cezasına dayanak alınan suçların 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda açıkça tanımlanması ve ceza yargılamasına da konu edilmesi nedeniyle davacının bu fiilleri işleyip işlemediğinin ancak ceza mahkemesince verilecek kararın kesinleşmesi neticesinde belirlenebileceği dikkate alındığında, davacının “yetkisini veya nüfuzunu kendisine veya başkalarına çıkar sağlamak amacıyla kin veya dostluk nedeniyle kötüye kullandığı, sahtecilik ve dolandırıcılık, gerçek dışı rapor verme tutanak tanzim etme” suçlarını işlediğinin sabit olmadığı kesinleşen ceza mahkemesi kararıyla ortaya konulduğundan, sübuta ermeyen fiillerinden dolayı davacının meslekten çıkarma cezası ile tecziye edilmesine ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulunun 26/07/2007 tarih ve 289 sayılı işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının üzerine atılı suçlamaların, yapılan disiplin soruşturması sonucunda sübuta erdiğinin anlaşılması üzerine Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü’nün 8/6. ve 8/7. maddeleri uyarınca meslekten çıkarma cezası ile cezalandırıldığı, dava konusu işlemin usule ve hukuka uygun olarak tesis edildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. …. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.