Danıştay Kararı 2. Daire 2021/16880 E. 2022/379 K. 10.02.2022 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/16880 E.  ,  2022/379 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/16880
Karar No : 2022/379

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Üniversitesi
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; İstanbul Üniversitesi … Tıp Fakültesinde hemşire olarak görev yapan davacının, eş durumu mazereti nedeniyle … Üniversitesine naklen atanması istemiyle yapmış olduğu … tarihli başvurusunun, muvafakat verilmemek suretiyle reddine ilişkin … günlü, … sayılı davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı ile, davanın reddine karar verilmiş olup; anılan ret kararı, Danıştay İkinci Dairesinin 10/12/2019 günlü, E:2016/11154, K:2019/7026 sayılı kararıyla bozulmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Bozma kararına uyularak verilen … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; bakılan davada, her ne kadar davacının sözleşmeli personel olarak görev yapmakta iken, 657 sayılı Kanun’un Geçici 41. maddesi gereğince memur kadrosuna geçirildiği, söz konusu beş yıllık süreyi doldurmadığı ve bu Kanun uyarınca, memur kadrosuna atandığı tarihten itibaren beş yıl süreyle başka kamu kurum ve kuruluşlarına naklinin yapılamayacağı belirtilmiş ise de; ilgili ulusal ve uluslararası düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, söz konusu düzenlemelerin tesisinde güdülen amacın; aileyi parçalanmaktan kurtarmak, bireylerini bir arada tutmak suretiyle ailenin huzur ve mutluluğunu devam ettirmek ve bu yolla kamu görevlilerinin ailevi kaygılardan uzak bir biçimde kamu hizmetlerini verimli, etkin ve sağlıklı bir biçimde yürütmeleri için gerekli ortamı sağlamak olduğu; ailenin korunmasına yönelik olarak devlete verilen görevin öngörüldüğü şekliyle yerine getirilebilmesinin temel koşullarından birisinin de aile birliğinin sağlanması olduğu, aksi bir uygulamanın ise, ailenin huzurunu temelden sarsarak maddi ve manevi anlamda toplum açısından giderilmesi çok zor olan zararları beraberinde getireceği, böylesi bir durumun ise, günümüzün evrensel anlamda kabul görmüş sosyal devlet ve hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmayacağı göz önüne alındığında; davacının eş durumu mazereti dikkate alınarak işlem tesisi gerekirken aksi yönde kurulan dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; dava konusu işlemin, 6495 sayılı Kanun’un 9.maddesi ile 657 sayılı Kanun’a eklenen Geçici 41. maddesi uyarınca tesis edildiği, bu madde kapsamında memur kadrolarına atananların, beş yıl süreyle başka kamu kurum ve kuruluşlarına naklinin mümkün olmadığı, davacının da bu hususu bilerek anılan Yasa’dan faydalandığı, personel ihtiyacının bulunduğu, dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; davalı İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü hasım mevkînden çıkarılıp, davanın İstanbul Üniversitesi-Cerahpaşa Rektörlüğü husumetiyle görülmesine karar verilerek, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/02/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

657 sayılı Kanun’un Geçici 41. maddesinde; aynı Kanunun 4/B maddesi kapsamında sözleşmeli personel pozisyonunda çalışmakta iken, Geçici 41. madde hükümlerine göre memur kadrolarına atananların beş yıl süreyle başka kurum ve kuruluşlarına naklinin yapılamayacağı kuralına yer verilmiştir.
Buna göre, sözleşmeli personel olarak görev yapmakta iken, 6495 sayılı Kanun’un 9. maddesi ile eklenen Geçici 41. maddesi gereğince kadrolu Devlet memuru olarak atananların, beş yıl boyunca başka bir kamu kurumuna kurumlar arası muvafakat yoluyla naklen atanamayacağı açıktır.
Uyuşmazlık konusu olayda; yukarıda yer verilen 657 sayılı Kanun’un Geçici 41. maddesi uyarınca anılan Kanun’un 4/B maddesi kapsamında sözleşmeli personel pozisyonunda çalışmakta iken, kadrolu Devlet memuru olarak atanan davacının, Karabük Üniversitesinde münhal bulunan bir kadroya atanabilmesi için yaptığı başvurunun, davalı idarece muvafakat verilmemek suretiyle reddine ilişkin dava konusu işlemin, 657 sayılı Kanun’un Geçici 41. maddesi uyarınca tesis edildiği ve mevzuata uygun olduğu anlaşılmakta olup, dava konusu işlemin iptali yolundaki Mahkeme kararının bozulması gerektiği oyuyla aksi yönde verilen çoğunluk kararına katılmıyoruz.
Nitekim, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 28/05/2018 günlü, E:2016/4372, K:2018/2531 sayılı kararı da bu yöndedir.