Danıştay Kararı 2. Daire 2021/16539 E. 2023/2240 K. 26.04.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/16539 E.  ,  2023/2240 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/16539
Karar No : 2023/2240

KARŞILIKLI TEMYİZ İSTEMİNDE BULUNANLAR :
1- (DAVACI) : …

2- (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçelerde yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; İstanbul ili, Beyoğlu ilçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, .. sayılı parseldeki mülkiyeti Hazineye ait taşınmazın işgal edildiğinden bahisle davacı adına tahakkuk ettirilen ecrimisilin tahsili amacıyla düzenlenen … günlü, … takip dosya numaralı, 120.086,62-TL bedelli ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Danıştay Onuncu Dairesinin 28/11/2019 günlü, E:2016/7557, K:2019/8935 sayılı bozma kararına uyularak verilen … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan ecrimisil ihbarnamesine karşı açılan davada … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla davanın süre yönünden reddine karar verildiği, anılan kararın temyiz incelemesi sonucu onanarak kesinleştiği, dava konusu ödeme emrinde ecrimsile konu alanın … parsel önünde bulunan deniz dolgu alanına ilişkin yer olduğunun belirtildiği, yine Mahkemenin ara kararı üzerine dosyaya sunulan Avrupa Yakası Milli Emlak Dairesi Başkanlığının 02/12/2020 günlü yazısında da ecrimisile konu yerin … parselin önünde bulunan deniz dolgu alanı olduğunun belirtildiği, dolayısıyla ecrimisil istenen yerin … parsel önünde bulunan yer olduğunun sabit olduğu, Avrupa Yakası Milli Emlak Dairesi Başkanlığının 02/12/2020 günlü yazısında söz konusu alanın tasarrufunun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına bırakılan yerlerden olmadığının belirtildiği, yine dosyaya sunulan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının … günlü, … sayılı yazısında; “söz konusu alanın tasarrufunun Başkanlıklarına bırakılmasına ilişkin bir tahsis veya protokolün bulunmadığının” belirtildiği, bu nedenle dava konusu yerin Hazine tasarrufunda olduğu ve Hazine tarafından ecrimisil bedeli istenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı; diğer yandan, davacı tarafından taşınmazın kendisi tarafından kullanılmadığı iddia edilmiş ise de; ecrimisile konu taşınmazın 01/07/2003-30/06/2008 döneminde davacı ve ailesi tarafından işgal edildiğinin sabit olduğu; dava konusu … pafta, … ada, … parsel önündeki 3.719 m² büyüklüğündeki taşınmazın aynı yere dair 1.135 m² lik kısmına ilişkin olarak bu defa dava dışı davacının teyzesi … hakkında sonraki döneme yönelik olarak 01/07/2008-01/06/2009 dönemi için istenen ecrimisil bedeline karşı açılan davada … İdare Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında istenebilecek ecrimisil bedelinin belirlendiği, … İdare Mahkemesi tarafından belirlenen ecrimisil bedelinin Danıştay tarafından uygun bulunarak onandığı, anılan ecrimisil bedeli emsal alınmak suretiyle bakılmakta olan davanın konusu olan 01/07/2003-30/06/2008 dönemi ecrimisil bedelinin YDO uygulanmak suretiyle belirlenmesi için dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmesi üzerine dosyaya sunulan 23/02/2021 tarihli bilirkişi raporuyla ecrimisil bedelinin 98.927,35-TL olarak hesaplandığı gerekçesiyle dava konusu ödeme emrinin 21.159,27-TL’lik kısmının iptaline, 98.927,35-TL’lik kısmı yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından; zamanaşımı ve hak düşürücü süreler yönünden yaptığı itirazlarının değerlendirilmediği, davaya konu alanın … tarafından kullanıldığı ve bu kişiye defalarca ecrimisil ihbarnamelerinin gönderildiği, bilirkişinin mahallinde inceleme yapmadan dosya üzerinden rapor oluşturmasının hatalı olduğu, kendi adına açılan vergi kaydının tarihlerinin incelenmediği, ayrıca vergi kaydının olduğu dönemleri aşan tarihler yönünden de sorumlu tutulduğu, alandan faydalananın ve alanı kullananın hiçbir zaman kendisinin olmadığı ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından; hukuka uygun işlem yapıldığı, davanın reddine karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN CEVAPLARI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. TARAFLARIN TEMYİZ İSTEMLERİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/04/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.