Danıştay Kararı 2. Daire 2021/15631 E. 2022/313 K. 10.02.2022 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/15631 E.  ,  2022/313 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/15631
Karar No : 2022/313

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Genel Müdürlüğü
VEKİLİ :Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesince, Danıştay Beşinci Dairesinin 11/02/2019 günlü, E:2016/20654, K:2019/943 sayılı bozma kararına uymak suretiyle verilen …günlü, E:…, K:…sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; …İl Emniyet Müdürlüğü emrinde emniyet amiri olarak görev yapan davacının, 2014 yılı terfi döneminde, kadrosuzluk nedeniyle bir üst rütbeye terfi ettirilmemesine ilişkin 10/05/2014 günlü, 2014/1 sayılı Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulu kararının iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kalınan özlük ve parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : …İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; dava dosyasının incelenmesinden; emniyet amiri rütbesinde görev yapan davacının, 4. sınıf emniyet müdürü rütbesine terfi durumunun değerlendirilmesi için 2014 yılı terfi kurulu gündemine alındığı, 10/05/2014 tarih ve 28996 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2014/6303 sayılı bakanlar kurulu kararı ile emniyet teşkilatındaki bazı kadroların iptaline karar verildiğinden, 10/05/2014 tarih ve 2014/1 sayılı yüksek değerlendirme kurulu kararıyla, anılan bakanlar kurulu kararı dayanak alınarak aralarında davacının da yer aldığı 3. sınıf emniyet müdürü, 4. sınıf emniyet müdürü ve emniyet amiri rütbesinde bulunan personelden hiçbirisinin hakkında liyakat yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın 2014 yılında bir üst rütbeye terfi ettirilmemelerine karar verilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı, yukarıda yer verilen yasa ve yönetmelik kurallarının birlikte değerlendirilmesinden; bir amirin bir üst rütbeye terfi ettirilip ettirilemeyeceği konusundaki temel iki ölçütün, “kıdem” ve “liyakat” olduğunun anlaşıldığı, liyakatin yerinde olup olmadığının değerlendirilmesinde ise personelin aldığı sicil, ödül ve takdirnameler, eğitim ve öğrenimle kazanılan bilgi, beceri ve davranışlar ile geçmişte alınmış cezalar, geçirilen ve devam eden soruşturmaların niteliği bir bütün olarak dikkate alınması gerektiği, davaya konu yüksek değerlendirme kurulu kararının dayanağı olan emniyet teşkilatındaki bazı kadroların iptaline ilişkin 2014/6303 sayılı bakanlar kurulu kararının davacıyla aynı rütbede bulunan personele ilişkin kısmının iptali ve yürütülmesinin durdurulması istemiyle açılan davada, Danıştay Beşinci ve Onikinci Daireleri Müşterek Kurulunun 17/12/2014 tarih ve E:2014/5831 sayılı kararıyla anılan kararın yürütülmesinin durdurulduğu, bu karara yapılan itiraz Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 06/07/2015 tarih ve YD İtiraz No:2015/396 sayılı kararıyla gerekçeli olarak reddedildiği, Danıştay Onaltıncı Dairesinin 22/03/2016 tarih ve E:2015/11855, K:2016/1747 sayılı kararıyla da söz konusu bakanlar kurulu kararının 4. sınıf emniyet müdürlerinin görev unvanı karşılığı olan merkez ve taşra kadrolarının değiştirilmesine ilişkin kısmının iptaline karar verildiği, uyuşmazlıkta; davalı idare tarafından, davacının 2014 yılında terfi ettirilmemesine gerekçe olarak 10/05/2014 tarih ve 28996 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 2014/6303 sayılı bakanlar kurulu kararıyla 4. sınıf emniyet müdürlerinin görev unvanı karşılığı olan merkez ve taşra kadrolarının iptal edilmiş olması gösterilmiş ise de, söz konusu 2014/6303 sayılı bakanlar kurulu kararının Danıştay Onikinci Dairesince yürütmesinin durdurulmuş, Danıştay Onaltıncı Dairesince de iptaline karar verilmiş olması karşısında, davacının anılan gerekçeyle terfi ettirilmemesinin dayanağının ortadan kalktığı, ayrıca, dava konusu yüksek değerlendirme kurulu kararı ile (371) adet 2. sınıf emniyet müdürünün 1. sınıf emniyet müdürü rütbesine terfi ettirilmesi sonucu (371) adet 2. sınıf emniyet müdürü kadrosu ve zincirleme olarak da daha alt rütbelerde boş kadro oluşacağının göz önünde bulundurulması gerektiği, bu nedenle; davalı idarece, yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri uyarınca davacının liyakat yönünden terfiye layık olup olmadığı hususunun değerlendirilerek ilgili hakkında bir karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı, öte yandan; yukarıda belirtilen gerekçelerle dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunun saptanmış olmasının, davacının doğrudan 4. sınıf emniyet müdürü rütbesine terfi ettirilmesi sonucunu doğurmayacağı, davalı idarece yürürlükteki mevzuat hükümleri uyarınca davacı durumunun liyakat yönünden “yeniden” değerlendirilerek bu konuda ayrıca bir işlem tesis edileceğinin açık olduğu, davacının bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının yasal faiziyle birlikte iadesi yönünden; dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamış olmasının davacının doğrudan bir üst rütbeye terfi ettirilmesi sonucunu doğurmayacağından, bu aşamada henüz bir özlük veya parasal hak kaybı bulunduğundan söz edilmeyeceği için davacının işbu talebinin reddi gerektiği gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline, işlem nedeniyle yoksun kalınan özlük ve parasal hakların yasal faiziyle birlikte iadesi istemi yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; FETÖ/PDY terör örgütü kaynaklı olarak 17/25 Aralık süreci sonrasında ülke genelinde yaşanan olumsuzlukların hemen sonrasına denk gelen 2014 yılı terfi döneminde, Yüksek Değerlendirme Kurulunun kararlarında bahse konu sürecin önemli bir rol oynadığı, 2014 yılı terfi döneminde Kurul gündeminde olan personellerin önemli bir bölümü hakkında bu yönde mevcut / devam eden soruşturmaların bulunduğu, liyakat değerlendirmesi aşamasında bu soruşturmaların sonucunu görme ihtiyacının hissedilmesi nedeniyle, terfi aşamasındaki emniyet amiri, 4. sınıf emniyet müdürü ve 3. sınıf emniyet müdürü rütbelerindeki personelin tamamı için “eşitlik” ilkesi çerçevesinde terfi etmez kararı verildiği, diğer taraftan davacının 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılmış olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. …. İdare Mahkemesince verilen …günlü, E:…, K:…sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.