Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/15277 E. , 2022/427 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/15277
Karar No : 2022/427
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Baskanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- …
2- …
VEKİLLERİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen …. günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; davacılardan … adına düzenlenen ecrimisil ihbarnamesine konu 214.530,50-TL ecrimisilin ve bu tutar üzerinden hesaplanan 20.380,40-TL gecikme zammının cebren tahsili amacıyla … Belediye Başkanlığı Mali Hizmetler Müdürlüğü’nün … tarih, E…. ve E…. sayılı haciz bildirisiyle uygulanan haciz işlemlerinin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : …. İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:…. sayılı kararıyla; davacılardan … adına düzenlenen söz konusu ecrimisil ihbarnamesinin adı geçen davacının en son bilinen adresine tebligata çıkarılarak ilgili davacıya tebliğ edildiğini gösteren tebliğ mazbatası ve benzeri belgenin dosyaya sunulmadığı, sadece anılan ecrimisil ihbarnamesinin işletme sahibi olduğu belirtilen … isimli şahsa tebliğ edildiğine dair belge ibraz edilmiş ise de dava dışı şahsa yapılan ilgili tebligatın davacılardan … yönünden hüküm ve sonuç doğurduğundan bahsedilemeyeceği göz önünde bulundurulduğunda anılan ecrimisil ihbarnamesi adı geçen davacıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediğinden uyuşmazlık konusu ecrimisil alacağının tahakkuk etmediği sonucuna ulaşıldığı, ayrıca ilgili ecrimisil alacağının cebren tahsili amacıyla 6183 sayılı Kanunun 55. maddesi uyarınca davacılardan … adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin 213 sayılı Kanunun 94. ve müteakip maddeleri çerçevesinde tebliğ edilmesi gerekirken, 7201 sayılı Kanunun 21. maddesinin 2. fıkrası gereğince tebliğ edildiği, 485 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin “Muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinde tebliğe çıkılması” başlıklı 3.2. maddesine göre işyeri adresi bulunmayan muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine çıkarılan ilk tebligatın ilgilinin adreste bulunmaması üzerine iade edilmesi gerektiği, ancak ilk tebligatın iade edilmesi üzerine ikinci defa çıkılan tebligatta yukarıda açıklanan usul çerçevesinde tebliğ evrakının pusulası kapıya yapıştırılmak suretiyle tebliğ yapılabileceği, bir başka deyişle 213 sayılı Kanun uyarınca muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine orada bulunmaması halinde ilk seferde tebligat yapılmasının mümkün olmadığı, buna karşın somut olayda 213 sayılı Kanun uyarınca tebligat yapılmadığı gibi davacılardan … ilgili adresten taşınmasına karşın (485 seri numaralı Tebliğ’de belirtilen usul izlenmeksizin) söz konusu ödeme emrinin iade edilmeyerek ilk seferde 7201 sayılı Kanunun 21. maddesinin 2. fıkrasında öngörülen usule göre tebliğ edildiği dikkate alındığında hatalı Kanun ve tebligat usulü uygulanmak suretiyle yapılan söz konusu ödeme emrine ilişkin tebliğin de usulsüz olduğu, bu durumda, hem ilgili ecrimisil ihbarnamesinin hem de söz konusu ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olması nedeniyle tahakkuk etmesine ve vadesi geçmesine karşın süresi içerisinde ödenmemiş ecrimisil alacağı bulunduğundan bahsedilemeyeceğinden dava konusu haciz işlemlerinde hukuka uyarlık bulunmadığı, öte yandan söz konusu ecrimisil alacağının ve gecikme zammının cebren tahsili amacıyla muhtelif bankalara gönderilen haciz bildirisine istinaden uygulanan hacizler kapsamında davacılardan …’in çeşitli banka hesaplarındaki bakiyelerin davalı idarenin hesabına aktarıldığı, mezkur hacizler kapsamında tahsil edilen toplam tutarın Mahkemenin 26.12.2019 tarihli uyuşmazlık konusu işlemlerin yürütülmesinin durdurulması kararı üzerine iade edildiğini gösteren herhangi bir bilgi ve belgenin dosyaya ibraz edilmediği, 1982 Anayasası’nın 125. maddesine göre idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlü olduğu göz önünde bulundurulduğunda yukarıda açıklanan nedenlerle hukuka aykırı olan uyuşmazlık konusu hacizlere istinaden muhtelif bankalardaki hesaplardan çeşitli tarihlerde tahsil edilen tutarlardan; dava tarihinden önce tahsil edilenlerin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte, dava tarihinden sonra tahsil edilenlerin ise tahsil tarihinden (ilgili tutarın davalı idarenin banka hesabına aktarıldığı tarihten, örneğin Yapı Kredi Bankası tarafından davalı idareye gönderilen toplam 235.379,81-TL’ye 10.12.2019 tarihinden) itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte sadece davacılardan …’e ödenmesine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle; davacılardan …’ın muhtelif bankalara gönderilen … tarih ve E…. sayılı haciz bildirisiyle uygulanan haciz işlemlerinin iptali ve bu hacizler kapsamında tahsil edilen tutarın faiziyle birlikte iadesi istemi bakımından 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca davanın ehliyet yönünden reddine, davacılardan … bakımından söz konusu taşınmazlara uygulanan haciz işlemlerinin, diğer davacı … yönünden ise işbu davaya konu edilen bütün işlemlerin iptaline, davacılardan …’in tazminat isteminin kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti : … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; Mahkeme kararının usul ve hukuka uygun bulunması nedeniyle, istinaf başvursunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacılardan … adına düzenlenmiş herhangi bir ecrimisil ihbarnamesi ve ödeme emri bulunmadığı mahkeme kararının bu kısmının hukuka uygun olduğu, diğer davacı … adına düzenlenen ecrimisil ihbarnamesine karşı herhangi bir dava açılmadığı dolayısıyla ecrimisilin kesinleştiği ve kesinleşmiş bir amme alacağı için gönderilen ödeme emri, tebligat ve haciz işlemlerinin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Ecrimisil ihbarnamesinin ve ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olması nedeniyle tahakkuk etmesine ve vadesi geçmesine karşın süresinde ödenmemiş ecrimisil alacağından bahsedilemeyeceğinden dava konusu işlemlerin hukuka aykırı olduğu savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü 35 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın, kararı veren … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 15/02/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.