Danıştay Kararı 2. Daire 2021/12374 E. 2023/147 K. 12.01.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/12374 E.  ,  2023/147 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/12374
Karar No : 2023/147

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kaymakamlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sitesi Yöneticiliği, ….
VEKİLİ : Av. ….

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:…. sayılı kararın iptale ilişkin kısmının, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; İzmir ili, Çeşme ilçesi, … Mahallesinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki, 5118,00 m² yüzölçümlü taşınmazın 550,00 m²’sinin … tarihleri arasında iskele yapılmak suretiyle işgal edildiğinden bahisle davacı site yöneticiliği adına 96.900,73 TL tutarında ecrimisil tahakkuk ettirilmesine ilişkin … günlü, … sayılı ecrimisil ihbarnamesinin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Danıştay Onuncu Dairesinin 05/10/2017 günlü, E:2016/6595, K:2017/3964 sayılı bozma kararına uyularak yeniden yapılan inceleme sonucunda …. İdare Mahkemesince verilen temyize konu kararla; olayda, …. İdare Mahkemesinin E:… (bozma sonrası yeniden esas numarası verilen …) sayılı dosyasında mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporu dikkate alınmak suretiyle işbu davada dosya üzerinden yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınarak dava konusu ecrimisil ihbarnamesinin 57.163,73 TL’lik kısmı yönünden işlemin iptaline, 39.737,00-TL’lik kısmı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; …. İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının Danıştay Onuncu Dairesince bozulduğu, anılan Mahkemece bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucu … günlü, E:…, K:… sayılı kararla davanın reddine hükmedildiği, daha sonraki dönemler için düzenlenen ecrimisil ihbarnamesinin kısmen iptaline, kısmen de davanın reddine karar verilmesinin usul ve hukuka aykırı olduğu bu nedenle temyize konu kararın iptale ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Onuncu Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
İzmir ili, Çeşme ilçesi, … Mahallesinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki, 5118,00 m² yüzölçümlü taşınmazın 550,00 m²’sinin 11/10/2008-14/09/2012 tarihleri arasında iskele yapılmak suretiyle işgal edildiğinden bahisle davacı site yöneticiliği adına … günlü, … sayılı ecrimisil ihbarnamesi ile 96.900,73 TL tutarında ecrimisil tahakkuk ettirilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT :
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan haliyle;
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’nun 75. maddesinin 1. fıkrasında, “Devletin özel mülkiyetinde veya hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmaz malları ve Vakıflar Genel Müdürlüğü ile idare ve temsil ettiği mazbut vakıflara ait taşınmaz malların, gerçek ve tüzelkişilerce işgali üzerine, fuzuli şagilden, bu Kanunun 9. maddesindeki yerlerden sorulmak suretiyle, idareden taşınmaz ve değerleme konusunda işin ehli veya uzmanı üç kişiden oluşan komisyonca tespit tarihinden geriye doğru beş yılı geçmemek üzere tespit ve takdir edilecek ecrimisil istenir. Ecrimisil talep edilebilmesi için, Hazinenin işgalden dolayı bir zarara uğramış olması gerekmez ve fuzuli şagilin kusuru aranmaz.” hükmüne yer verilmiştir.
2886 sayılı Kanun’un 74. maddesine dayanılarak çıkarılan Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmeliğin 85. maddesinin 1. fıkrasında, “Hazine taşınmazlarının kişilerce işgale uğradığının tespit edilmesi hâlinde, tespit tarihinden itibaren onbeş gün içinde “Taşınmaz Tespit Tutanağı”na dayanılarak, ecrimisil idarece tespit edilir ve Yönetmelikte belirtilen komisyonca karara bağlanır.” hükmü; aynı maddenin 2. fıkrasında ise, “Ecrimisilin tespit ve takdirinde; İdarenin zarara uğrayıp uğramadığına, işgalcinin kusurlu olup olmadığına ve taşınmazın işgalci tarafından kullanım şekline bakılmaksızın idarenin bu taşınmazdan işgalden önceki haliyle elde edebileceği muhtemel gelir esas alınır. Ecrimisilin tespitinde aynı yer ve mahalde bulunan emsal nitelikteki taşınmazlar için oluşmuş kira bedelleri veya ecrimisiller, varsa bunlara ilişkin kesinleşmiş yargı kararları, gerektiğinde ilgisine göre belediye, ticaret odası, sanayi odası, ziraat odası, borsa gibi kuruluşlardan veya bilirkişilerden soruşturulmak suretiyle edinilecek bilgiler ile taşınmazın değerini etkileyecek tüm unsurlar göz önünde bulundurulur.” hükmü yer almaktadır.
20/08/2011 tarih ve 28031 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 336 sıra numaralı Milli Emlak Genel Tebliği’nin “Ecrimisilin Tespit ve Takdir Edilmesi” başlıklı 5. maddesinde, “(11) Ecrimisil tespit ve takdir edilirken, Hazine taşınmazının değerini etkileyebilecek; a) İmar durumu, b) Yüzölçümü, c) Niteliği, ç) Verimi (tarım arazilerinde), d) Alt yapı hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı, e) Konumu, f) Taşınmazın kullanım şekli ve işgalden dolayı gelir elde edilip edilmediği, gibi her türlü ölçütler dikkate alınır. (12) Ecrimisilin tespitinde ayrıca; aynı yer ve mahalde bulunan emsal nitelikteki taşınmazlar için oluşmuş kira bedelleri veya ecrimisiller, varsa bunlara ilişkin kesinleşmiş yargı kararları, ilgisine göre belediye, ticaret odası, sanayi odası, ziraat odası, borsa gibi kuruluşlardan veya bilirkişilerden soruşturulmak suretiyle edinilecek bilgiler ile taşınmazın değerini etkileyecek tüm unsurlar göz önünde bulundurulur…” düzenlemesine yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesiyle “bilirkişi” konusunda atıfta bulunulan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 266. maddesinde; hakimin, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar vereceği öngörülmüştür.
Bilirkişiye başvurulmasındaki amacın, hukuka uygun karar verebilmek için gerekli verilere ulaşmak olduğu göz önünde tutulduğunda, bilirkişilerin uyuşmazlık konusunda özel ve teknik bilgiye sahip olan kişiler arasından seçilmesi gerektiği kuşkusuz olup; bilirkişi veya bilirkişilerce düzenlenen raporda, sorulara verilen cevapların şüpheye yer vermeyecek şekilde açık, rapor içeriğinin ise hükme esas alınabilecek nitelikte olması gerekmektedir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dosyanın incelenmesinden; davacı site yönetimi tarafından, İzmir ili, Çeşme ilçesi, … Mahallesinde bulunan, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki, 5118,00 m² yüzölçümlü taşınmazın 550,00 m²’sinin 11/10/2008-14/09/2012 tarihleri arasında iskele yapılmak suretiyle işgal edildiğinden bahisle davacı site yöneticiliği adına 96.900,73 TL tutarında ecrimisil tahakkuk ettirilmesi yolunda davalı idarece … günlü,… sayılı ecrimisil ihbarnamesinin tesis edilmesi üzerine açılan işbu davada; dosya üzerinden yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda, daha önce … İdare Mahkemesinin E:… (bozma sonrası yeniden esas numarası E:… olan) sayılı dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu belirlenen ve hükme esas alınan m² birim fiyatı baz alınmak ve yeniden değerleme oranı uygulanarak arttırılmak suretiyle hesaplanan ecrimisil tutarının İdare Mahkemesince hükme esas alındığı anlaşılmıştır.
Olayda; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda dayanak olarak yer alan ve emsal amacıyla atıf yapılan taşınmazın 21/09/2005 – 10/10/2008 dönemindeki işgal nedeniyle yapılan ecrimisil tahakkukuna karşı açılan dava sonucunda …. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı; Danıştay Onuncu Dairesinin 07/02/2018 günlü, E:2018/245, K:2018/431 sayılı bozma kararına uyularak, düzenlenen ek bilirkişi raporunun Mahkeme kararına esas alınabilecek nitelikte bulunmadığı, davaya konu edilen taşınmaza ilişkin olarak Danıştayın bozma kararı da dikkate alınarak bozulan mahkemelerinin kararında yaptırılan bilirkişi raporu ile tespit edilen emsal 2 olarak belirlenen, …’da bulunan Sosyal Tesislerine ait … ada … nolu parselin deniz tarafında kıyı kenar çizgisinin içinde bulunan 2.036.00 m² lik alan içindeki iskele ve plaj (şemsiye- şezlong) alanı olarak kullanılan taşınmazın; dava konusu taşınmaz ile aynı bölgede, yakın uzaklıkta ve benzer niteleklerde olduğu dikkate alınmak suretiyle belirtilen taşınmazın birebir emsal olarak alınabileceği sonucuna varılarak yapılan hesaplama sonucunda 3 yıl 20 gün karşılığı tespit edilen değerin 54,278, TL olduğu görüldüğünden dava konusu ecrimisil ihbarnamesinin 34.869,69 TL’lık kısmı yönünden de davanın reddi yolundaki karar, Dairemizin (aynı günlü heyet toplantısında) 12/01/2023 günlü, E:2021/12435, K:2023/159 sayılı kararıyla onanmıştır.
Öte yandan, dava konusu taşınmazın 15/09/2012-01/09/2014 tarihleri arasındaki sonraki dönem için davacı site yönetimi tarafından iskele yapılmak suretiyle fuzulen işgali nedeniyle davalı idarece 65.668,49 TL ecrimisil tahakkuk ettirilmesine ilişkin düzeltme ihbarnamesinin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Onuncu Dairesinin 07/02/2018 günlü, E:2016/9037, K:2018/434 sayılı bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama neticesinde … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararla; dosyada yer alan bilgi, belge, fotoğraflar ve dava konusu taşınmaz için önceki dönemlerde tahakkuk ettirilen ecrimisil ihbarnameleri ile … İdare Mahkemesinin ilgili kararı incelendiğinde, uyuşmazlık konusu alanın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu, 550 m²’sinin davacı tarafından iskele yapılmak suretiyle fuzulen işgal edildiğinin mahallinde yaptırılan inceleme sonucu tanzim edilen taşınmaz tespit tutanağı ile sabit olduğu, 21/09/2005-10/10/2008 dönemi için uygulanan 53.238,47-TL ecrimisil ihbarnamesi hakkında açılan davanın reddine karar verildiği görülmüş olup, davalı idarece emsal kira bedelleri dikkate alınarak yeniden değerleme uygulanmak suretiyle 15/09/2012-01/09/2014 tarihleri arasındaki dönem için belirlenen 65.668,49-TL tutarındaki bedelin, taşınmazla ilgili önceki dönemlerde tahakkuk ettirilen ecrimisil bedelleri ile uyumlu olduğu anlaşıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine hükmedilmiş olup, Dairemizin (aynı günlü heyet toplantısında) 12/01/2023 günlü, E:2021/12426, K:2023/160 sayılı kararıyla onanmıştır.
Bu durumda, dava konusu ecrimisil tutarının hesabında esas alınan önceki dönem ecrimisil tahakukuna karşı açılan davada Danıştay Onuncu Dairesinin bozma kararına uyularak verilen mahkeme kararının Dairemizce onandığı görüldüğünden, Mahkemece anılan dosyada bozma kararı doğrultusunda verilen karar sonrası belirlenen 2008 yılı m² birim bedeli dikkate alınarak uyuşmazlık konusu ecrimisil dönemi için de 2008 yılı m² birim bedeli üzerinden 2009, 2010, 2011 ve 2012 yılları için yeniden değerleme oranında artış yapılarak ecrimisil miktarının belirlenmesi suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, belirtilen bu hususlar dikkate alınmadan düzenlenen bilirkişi raporuna dayanılarak verilen temyize konu İdare Mahkemesi kararının iptale ilişkin kısmında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…., K:… sayılı kararın iptale ilişkin kısmının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun temyize tabi ilk kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Yasa’nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/01/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.