Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/1210 E. , 2022/6426 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/1210
Karar No : 2022/6426
DAVACI : …
DAVALILAR : 1- …
2- …Bakanlığı
VEKİLİ : I. Hukuk Müşaviri Yrd. V. …
3- …Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Davacı tarafından;
1- 4. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapmakta iken, 3. sınıf emniyet müdürlüğüne terfi ettirilmemesine ilişkin işlemin,
2- Bu işlemin dayanağı olan Bakanlar Kurulunun 2015/7685 sayılı kararıyla yürürlüğe konulan 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in
a- 4. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde yer alan “… Personelin bir üst rütbedeki görevlerin gereklerini yerine getirebilme niteliğini,” ibaresinin,
b- 19. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde yer alan “… liyakat koşullarını belirlemek …” ibaresinin,
c- 29. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin iptali istemiyle istemiyle dava açılmıştır.
DAVACININ İDDİALARI :
Davacı tarafından, … İdare Mahkemesinin … günlü, E:… sayılı yürütmenin durdurulması kararı üzerine hizmetiçi eğitime katılarak 97,50 puan alarak başarılı olduğu, sözlü sınav ile başarısıyla yazılı sınav başarısının uyumlu olmadığı, Yönetmelikte liyakat ilkesinin değerlendirme kriterlerinin belli olmadığı, düzenleme ile durumu değerlendirecek olanların inisiyatifine bırakıldığı bu durumun Anayasanın 2. maddesinde yer alan hukuk devleti ilkesine aykırılık teşkil ettiği, kariyer ve liyakat ilkeleri doğrultusunda işin ehline verilmesinin esas olduğu,
Yönetmelik’in 19. maddesinin f. fıkrasının (a) bendinde yer alan hükmün, liyakat koşullarını belirleme yetkisini yüksek değerlendirme kurullarına verdiği, oysaki ayrıntılı düzenleme ile liyakat koşullarının belirlenmesi gerektiği, bu durumun Anayasanın belirlilik ilkesi ile 128. maddesine aykırı olduğu, liyakat yönünden gerekli yeterliliğe sahip olduğu, hakkında verilmiş bir disiplin vezası veya adli cezasının olmadığı, sonuç itibarıyla terfi etmek için gerekli yeterliliğe ve niteliğe sahip olduğu ileri sürülmektedir.
DAVALI İDARELERİN SAVUNMASI :
1- Cumhurbaşkanlığının (kapatılan Başbakanlık) ve İçişleri Bakanlığının Savunması: Davalı idareler tarafından, kamu yararı ve mevzuat hükümleri doğrultusunda liyakat ilkesi çerçevesinde yapılan değerlendirme sonucun dava konusu terfi etmez kararının verildiği, bunun yanında düzenlemelerin hukuka ve üst hukuk normlarına aykırılık teşkil etmediği savunulmaktadır.
3- Emniyet Genel Müdürlüğünün savunması: Davalı idare tarafından, kamu yararı ve mevzuat hükümleri doğrultusunda liyakat ilkesi çerçevesinde yapılan değerlendirme sonucun dava konusu terfi etmez kararının verildiği, bunun yanında düzenlemelerin hukuka ve üst hukuk normlarına aykırılık teşkil etmediği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davanın 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 4. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde yer alan “… Personelin bir üst rütbedeki görevlerin gereklerini yerine getirebilme niteliğini,” ibaresinin, 19. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde yer alan “… liyakat koşullarını belirlemek …” ibaresinin iptali istemi ile davacının 4. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapmakta iken, 3. sınıf emniyet müdürlüğüne terfi ettirilmemesine ilişkin işlem yönünden davanın reddine, Yönetmelik’in, 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresinin iptali istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava, 4. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapan davacı tarafından, 3. sınıf emniyet müdürlüğü rütbesine terfi ettirilmemesine ilişkin işlem ile 10.5.2015 tarih ve 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde yer alan “… Personelin bir üst rütbedeki görevlerin gereklerini yerine getirebilme niteliğini,” ibaresinin, 19. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde yer alan “… liyakat koşullarını belirlemek …” ibaresinin ve 29. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin iptali istemiyle açılmıştır.
Anayasanın işlem tarihindeki şekliyle 124. maddesinde; Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerinin, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelik çıkarabilecekleri kuralı yer almıştır.
3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun 6638 sayılı Yasa ile değişik 55. maddesinde; rütbelere terfi ettirilecek personelin kurullarda görüşülmesinin kıdem sırasına göre, rütbelere terfilerin ise sınav ve eğitim şartı saklı kalmak üzere liyakate göre yapılacağı, her amir rütbesinde bulunması gereken toplam kadro sayısının, emniyet hizmetleri sınıfına ait toplam kadro sayısına göre, belirli oranlara karşılık gelen sayıyı geçemeyeceği, komiser yardımcısı, komiser ve başkomiserlerin liyakat koşullarını belirlemek ve terfilerini önermek üzere Genel Müdürlük Merkez Değerlendirme Kurulu, emniyet amirleri ile dördüncü ve üçüncü sınıf emniyet müdürlerinin liyakat koşullarını belirlemek ve terfilerini önermek üzere Genel Müdürlük Yüksek Değerlendirme Kurulu oluşturulacağı, kıdem sırasının tespitinde, bulunulan rütbeye terfi tarihinin esas alınacağı, aynı tarihte terfi edenlerden performans değerlendirme puanı yüksek olanlar, performans değerlendirme puanlarının eşitliği hâlinde bulunduğu rütbede aldığı başarı ve üstün başarı belgesi fazla olanlar, başarı ve üstün başarı belgesinin sayıca eşitliği hâlinde ise sicil numarası daha küçük olanların diğerlerine göre kıdemli sayılacağı, kurullarda personelin rütbe terfiinin görüşülebilmesi için; bulunulan rütbelerdeki en az bekleme sürelerinin tamamlanması, bekleme süresi içindeki yıl sayısı kadar iyi veya çok iyi performans değerlendirme puanının alınması, Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak yazılı ve sözlü sınavda başarılı sayılması, Polis Akademisi Başkanlığınca düzenlenecek yöneticilikle ilgili hizmet içi eğitimde başarılı olunması şartlarının aranacağı, rütbe terfileri ve sınavlar ile meslek içi yöneticilik eğitim kursları, eğitim tarih ve süreleri ile değerlendirme kurullarının çalışmalarına ilişkin usul ve esasların yönetmelikle düzenleneceği hükme bağlanmıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 3. maddesinde belirtilen “Liyakat” ilkesi, bu Kanun’un temel ilkeleri arasında sayılmış ve Devlet kamu hizmetleri görevlerine girmeyi, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi, görevin sona erdirilmesini liyakat sistemine dayandırmak ve bu sistemin eşit imkanlarla uygulanmasında Devlet memurlarını güvenliğe sahip kılmak olarak tanımlanmıştır.
Dava konusu 10.5.2015 günlü ve 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin tanımlar başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde, liyakat; personelin bir üst rütbedeki görevlerin gereklerini yerine getirebilme niteliği olarak ifade edilmiş, 19. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde de, üst rütbeye yükselmek için, Kurul gündemine alınan Emniyet Amirleri ile Dördüncü ve Üçüncü Sınıf Emniyet Müdürlerinin liyakat koşullarını belirlemek ve üst rütbedeki boş kadro miktarına göre sıralayarak terfilerini önermek Yüksek Değerlendirme Kurulunun görevleri arasında sayılmıştır.
Söz konusu Yönetmeliğin “Merkez ve Yüksek Değerlendirme Kurullarının değerlendirme ve karar usulü” başlıklı 20. maddesinde, (1) Merkez ve Yüksek Değerlendirme Kurulları, terfi edecek personel hakkında; a) Bulunduğu rütbedeki performans değerlendirme, başarı ve üstün başarı belgesi bilgilerini, b) Mesleki bilgi, beceri ve davranışları ile geçmiş hizmetlerini, c) Bulunduğu rütbede, affa uğramış olsa bile, adli mercilerce verilen cezalarını, ç) Bulunduğu rütbede, affa uğramış olsa bile, verilen disiplin cezalarını, d) Hakkında devam etmekte olan soruşturma ve kovuşturma bilgilerini, e) Bu Yönetmelikte belirtilen sınavlar sonucunda elde ettiği başarı durumlarını dikkate alarak belirleyecekleri liyakat koşullarına göre değerlendirerek, edinecekleri kanaate göre oy çokluğu ile karar verirler. (2) Birinci fıkranın (d) bendi kapsamında yapılacak değerlendirmede; soruşturma açılmasına neden olan ihbar ve şikâyetlerin personeli mağdur etmek amacıyla yapıldığı yönünde Kurul üyelerinde kanaat oluşması halinde, yapılan soruşturma ve kovuşturmalar dikkate alınmaz….” hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümleri birlikte irdelendiğinde, terfi döneminde terfi etmeyi hak eden amirlerin kıdem sırasına göre kurul gündemine alınacağı ve liyakat ilke ve esasları doğrultusunda bir üst rütbeye terfiinin yapılacağı, liyakat unsurlarını belirleme yetkisinin yönetmelikle kurullara bırakıldığı ve Yönetmeliğin 20. maddesinde de, Merkez ve Yüksek Değerlendirme Kurullarınca, terfi edecek personel hakkında; liyakat yönünden hangi hususların değerlendirilerek terfileri hakkında karar verileceğinin belirtildiği anlaşılmakta olup, bu kapsamda emniyet hizmetinin özelliği ve gereklerine uygun olarak liyakat koşullarının belirlenmesinde, objektif bir kriter olan performans değerlendirme puanları, başarı ve üstün başarı belgeleri, eğitim ve öğrenimle kazanılan bilgi, beceri ve davranışlar ile geçmiş hizmetleri, almış olduğu cezalar, devam eden soruşturmaların niteliği, sınavlar sonucunda elde ettiği başarı durumları gibi unsurların bir bütün olarak dikkate alınarak değerlendirilecek olması karşısında, sözkonusu unsurları ihtiva eden dava konusu Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde yer alan liyakat tanımında ve Yüksek Değerlendirme Kurulunun görevlerinin düzenlendiği 19. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde yer alan ‘”… liyakat koşullarını belirlemek ..” ibaresinde dayanağı yasaya ve hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Davacı tarafından, Yönetmeliğin 29. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin de iptali istenilmekte ise de, bu davanın konusunu davacının 2015/3 sayılı Yüksek Değerlendirme Kurulu kararı ile terfi ettirilmemesine ilişkin işlemin oluşturduğu, anılan Yönetmelik hükmüne dayalı olarak tesis edilen uygulama işlemi üzerine ya da söz konusu hükmün Resmi Gazete’de yayımı tarihinden itibaren, süresinde dava açılmadığı dikkate alındığında davanın bu kısmının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7. maddesi uyarınca süre aşımı nedeniyle esasının incelenmesi olanağı bulunmamaktadır.
Dava dosyası ile Danıştay Beşinci Dairesinin E:2017/11692 sayılı dosyasının birlikte incelenmesinden, davacı tarafından 2015 yılı rütbe terfi sözlü sınavında 37 puan alarak başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle … İdare Mahkemesinde açılan davada, Mahkemenin … günlü, E:… sayılı kararıyla, davalı idarenin savunması ve ara kararı cevabı alındıktan veya yasal cevap verme süresi geçtikten sonra yeni bir karar verilinceye kadar işlemin yürütülmesinin durdurulmasına karar verilmesi üzerine davacının hizmet içi eğitime alındığı ve sonrası terfi durumunun görüşüldüğü Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Değerlendirme Kurulunun … günlü, … sayılı kararı ile terfi ettirilmemesi yönünde işlem tesis edildiği, anılan Mahkemece daha sonra yürütmenin durdurulması isteminin reddedildiği ve … günlü, K:… sayılı kararla da, “dava konusu işlemin dayanağı olan Yönetmelik hükümlerinin, Danıştay kararıyla hukuka aykırı bulunarak yürütmesinin durdurulmasına karar verildiği anlaşıldığından, söz konusu Yönetmelik hükümlerine dayanılarak tesis edilen davacının
sözlü sınavı sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin hukuka uyarlık bulunmadığı, öte yandan bu kararın, davacının sözlü sınavda doğrudan başarılı olduğu sonucunu doğurmayacağı, Danıştay kararıyla hukuka aykırılığı tespit edilen Yönetmelik hükümleri hakkında yapılacak yeni düzenlemelerle belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yeniden yapılacak sözlü sınav sonucunda ortaya çıkacak olan değerlendirme ve puana göre işlem tesis edileceğinin açık olduğu” gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, bu kararın Danıştay Beşinci Dairesinin 28.11.2016 günlü, E:2016/29505, K:2016/7076 sayılı kararıyla onandığı ve dosyanın Danıştay Beşinci Dairesinin E:2017/11692 sayılı esasına kayden karar düzeltme aşamasında derdest olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, 3201 sayılı Kanunun 55. maddesinin 11. fıkrasının (c) bendinde, Kurullarda personelin rütbe terfiinin görüşülebilmesi için, Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak sözlü sınavda başarılı olunması şartı aranması karşısında, davacının sözlü sınavda başarılı olma şartını taşıyıp taşımadığı hususunun, başarısız sayılma işleminin dayanağı olan ve hukuka aykırılığı tespit edilen Yönetmelik hükümleri hakkında yapılacak yeni düzenlemelerle belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde 2015 yılı rütbe terfi dönemi için yeniden yapılacak sözlü sınav sonucunda ortaya çıkacak olan değerlendirme ve puana göre belirlenecek olması nedeniyle Yüksek Değerlendirme Kurulu karar tarihi itibarıyla söz konusu şartı taşımayan davacı hakkında terfi ettirilmemesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde bu yönüyle hukuka aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle; Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 29. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin iptaline ilişkin kısmının süre aşımı nedeniyle reddi, davanın diğer kısımlarının ise esastan reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay (Kapatılan) Onaltıncı Dairesi tarafından Danıştay Başkanlık Kurulunun 01/08/2016 günlü, K:2016/32 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 1. fıkrası uyarınca ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Danıştay Beşinci Dairesine, Danıştay Beşinci Dairesi tarafından ise Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
MADDİ OLAY :
4. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapan davacı, bir üst rütbeye terfisi için yapılan 2015 yılı rütbe terfi sözlü sınavında (37) puan takdir edilmek suretiyle başarısız sayılmış ve bu işlemin iptali istemiyle açmış olduğu davada … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:… sayılı, “davalı idarenin ara karara cevap ve savunma verme sürelerinden sonra yeniden bir karar verilinceye kadar işlemin yürütmesinin durdurulmasına” dair karar (davacının rütbe terfi sözlü sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açmış olduğu davada … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı ile davacının sözlü sınav sonucunda başarısız sayılmasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. Anılan kararın davalı idare tarafından temyizi üzerine Danıştay Beşinci Dairesinin 28/11/2016 günlü, E:2016/29505, K:2016/7076 sayılı kararı ile temyize konu kararın onanmasına karar verilmiş; davalı idarece karar düzeltme yoluna başvurulması üzerine Danıştay Beşinci Dairesinin 13/02/2020 günlü, E:2017/11692, K:2020-818 sayılı kararı ile karar düzeltme isteminin reddine karar verilerek anılan karar kesinleşmiştir. ) üzerine “yöneticilik ile ilgili hizmet içi eğitime” katılmış ve sonrasında terfi kurul gündemine alınmıştır.
Bunun üzerine 2015/3 sayılı Yüksek Değerlendirme Kurulu kararı ile davacı hakkında “terfi etmez” kararı verilmiş; davacı, anılan işlem üzerine 4. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapmakta iken, 2015 yılı terfi döneminde, 3. sınıf emniyet müdürü rütbesine terfi ettirilmemesine ilişkin işlemin iptali, bu işlemin dayanağı olan 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 4. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde yer alan “… Personelin bir üst rütbedeki görevlerin gereklerini yerine getirebilme niteliğini,” ibaresinin, 19. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde yer alan “… liyakat koşullarını belirlemek …” ibaresinin ve 29. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin iptali istemiyle bakılan davayı açmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT:
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın -davanın açıldığı tarihteki haliyle- 124. maddesinde, “Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelikler çıkarabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun “Terfi ve Atama” başlıklı 55. maddesinin -davanın açıldığı tarihteki haliyle- 11. fıkrasında, “Kurullarda personelin rütbe terfiinin görüşülebilmesi için;
a) Bulunulan rütbelerdeki en az bekleme sürelerinin tamamlanması,
b) Bekleme süresi içindeki yıl sayısı kadar iyi veya çok iyi performans değerlendirme puanının alınması,
c) Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak yazılı ve sözlü sınavda başarılı olunması,
d) Polis Akademisi Başkanlığınca için düzenlenecek yöneticilik ile ilgili hizmet içi eğitimde başarılı olunması,
şarttır.”;
18. fıkrasında, “Rütbe terfileri ve sınavlar ile meslek içi yöneticilik eğitim kursları, eğitim tarih ve süreleri ile değerlendirme kurullarının çalışmalarına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.” hükmü yer almaktadır.
Anılan Kanun’a dayanılarak Bakanlar Kurulunun 2015/7685 sayılı kararıyla kabul edilen ve 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in -davanın açıldığı tarihteki haliyle-
“Kurul gündemine alınma şartları” başlıklı 12. maddesinde, “(1) Polis amirlerinin üst rütbeye terfiinin Merkez veya Yüksek Değerlendirme Kurulunda görüşülebilmesi için;
a) Bulunulan rütbe için öngörülen bekleme süresinin tamamlanmış olması,
b) Bulunulan rütbede, kurul gündemine alındığı tarih itibarıyla son performans puanı da dahil olmak üzere, zorunlu en az bekleme süresi kadar iyi veya çok iyi performans değerlendirme puanı alınmış olması,
c) Bu Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak yazılı ve sözlü sınavda başarılı sayılması,
ç) Polis Akdemisi Başkanlığınca düzenlenecek yöneticilikle ilgili hizmetiçi eğitimde başarılı olunması,
d) Dördüncü Sınıf Emniyet Müdürlüğünden Üçüncü Sınıf Emniyet Müdürlüğü rütbesine terfi etmek için zorunlu ikinci bölge hizmetinin en az bir kez yapılmış veya halen bu bölge hizmetinin ifa ediliyor olması,
şarttır.
(2) 6/8/1992 tarihli ve 92/3393 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Mensupları Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 23 üncü maddesinin yedinci fıkrası kapsamına girenler için birinci fıkranın (d) bendinde yer alan şart aranmaz.”;
“Sınav komisyonlarının teşkili” başlıklı 26. maddesinde, “(1) Yazılı ve sözlü sınav komisyonları Genel Müdürün onayı ile belirlenir.
(2) İhtiyaca göre her rütbe için birden fazla komisyon oluşturulabileceği gibi birden fazla rütbe için de tek bir komisyon görevlendirilebilir.
(3) Komisyonlar emniyet müdürü rütbesini haiz bir başkan ve dört üye ile yeteri kadar yedek üyeden oluşur. Gerekli görülen hallerde Polis Akademisi Başkanlığında görevli kadrolu öğretim üyeleri de komisyon üyesi olarak görevlendirilebilir.
(4) Yazılı sınavlarda merkez ve taşra teşkilatından yeterli sayıda gözetmen ile sınavların yürütülmesine yardımcı olmak üzere personel görevlendirmesi yapılır.”;
“Sözlü sınav” başlıklı 28. maddesinde, “(1) Yazılı sınava giren adaylar, sicil numarası küçük olandan başlamak üzere sözlü sınava tabi tutulur.
(2) Sözlü sınav için oluşturulan komisyon üyeleri, sınava girecek personelden en az bir üst rütbede olmak zorundadır.
(3) Sözlü sınav komisyonları üst rütbeye terfi edecek personeli;
a) Bir konuyu kavrama ve ifade edebilme yeteneği,
b) Temsil ve maiyetindeki personelini sevk ve idare kabiliyeti,
c) Özgüveni, ikna kabiliyeti ve inandırıcılığı,
ç) Analitik düşünme, problem çözme ve doğru karar verebilme yeteneği,
d) Planlama, eşgüdüm ve denetim becerileri,
Konularında yüz tam puan üzerinden değerlendirir. Her üyenin vermiş olduğu puanların aritmetik ortalaması alınarak adayların sözlü sınav puanı tespit edilir.”;
“Sınav listelerinin düzenlenmesi” başlıklı 29. maddesinde; “(1) Başarı puanı, yazılı ve sözlü sınavlarda alınan puanların aritmetik ortalaması ile belirlenir. Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasının elli ve üstü olması şarttır.
(2) Sınav sonuçları Polis Akademisi Başkanlığının resmi internet sayfasında duyurulur.” düzenlemeleri yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
I-10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in;
4. maddesinin. 1. fıkrasının (h) bendinde yer alan “… Personelin bir üst rütbedeki görevlerin gereklerini yerine getirebilme niteliğini,” ibaresinin incelenmesi:
Anayasa’nın 124. maddesi ile idarelere, kamu hizmetinin daha etkin ve verimli yürütülmesi amacıyla kendi görev alanlarını ilgilendiren konularda yönetmelik çıkarma ve bu yönetmeliklerde değişiklikler yapabilme yetkisinin verilmiş olduğu ve bu yönetmeliklerin Anayasa, yasa, tüzük ve hukukun genel ilkelerine aykırı hükümler içermemesi ve öngörülen biçim ve yetki koşullarına uyularak çıkarılması dışında, söz konusu düzenleme yetkisinin kullanılmasında kamu hukuku yönünden herhangi bir engel bulunmadığı açıktır.
3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu’nun “Terfi ve Atama” başlıklı 55. maddesinin -davanın açıldığı tarihteki haliyle- 8. fıkrasında,
“Emniyet Amirleri ile Dördüncü ve Üçüncü Sınıf Emniyet Müdürlerinin liyakat koşullarını belirlemek ve terfilerini önermek üzere Genel Müdürlük Yüksek Değerlendirme Kurulu oluşturulur. Bu Kurul, Emniyet Genel Müdürünün başkanlığında, Genel Müdür Yardımcıları, Teftiş Kurulu Başkanı, Polis Akademisi Başkanı, Özel Güvenlik Denetleme Başkanı, Birinci Hukuk Müşaviri, Personel Dairesi Başkanı ile Polis Başmüfettişleri arasından seçilecek bir Polis Başmüfettişi ve İl Emniyet Müdürleri arasından seçilecek iki İl Emniyet Müdüründen teşekkül eder. Bu Kurulda görev yapacak Polis Başmüfettişi ile İl Emniyet Müdürlerinin seçimine ilişkin esaslar yönetmelikle düzenlenir.” kuralı yer almaktadır.
Anılan Kanun hükmü de dikkate alınarak yürürlüğe konulan 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Tanımlar” başlıklı 4. maddesinin. 1. fıkrasının (h) bendinde, “…(1)h) Liyakat: Personelin bir üst rütbedeki görevlerin gereklerini yerine getirebilme niteliğini… İfade eder” hükmüne yer verilmiştir.
Dava konusu Yönetmelik’in 4. maddesinde tanımlara yer verildiği, dava konusu edilen (h) bendinde ise liyakatin tanımının yapıldığı; anılan tanıma bakıldığında terfi edecek personelin, değerlendirme döneminde ve öncesinde gerekli niteliklere sahip olması gereğine vurgu yapıldığı, tanımın objektif bir niteliğe sahip olduğu, düzenleme yapma konusunda idarenin sahip olduğu takdir yetkisinin emniyet hizmetinin özelliğine uygun olarak kullanıldığı dikkate alındığında, dava konusu Yönetmelik’in 4. maddesinin. 1. fıkrasının (h) bendinde yer alan “… Personelin bir üst rütbedeki görevlerin gereklerini yerine getirebilme niteliğini,” ibaresinin üst norm olan 3201 sayılı Kanun’da yer alan düzenlemeye uygun olduğu anlaşıldığından anılan düzenlemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
19. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendindeki “liyakat koşullarını belirlemek ve üst rütbedeki boş kadro miktarına göre sıralayarak terfilerini önermek.” ibaresinin incelenmesi:
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Yüksek Değerlendirme Kurulunun görevleri” başlıklı 19. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, “Üst rütbeye yükselmek için, Kurul gündemine alınan Emniyet Amirleri ile Dördüncü ve Üçüncü Sınıf Emniyet Müdürlerinin liyakat koşullarını belirlemek ve üst rütbedeki boş kadro miktarına göre sıralayarak terfilerini önermek.” kuralı yer almakta olup, anılan düzenlemenin, 28/05/2020 günlü, 31138 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 27/05/2020 günlü, 2581 sayılı Cumhurbaşkanı Kararıyla yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 9. maddesiyle değiştirildiği görüldüğünden, bu isteme yönelik olarak davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, davacının iptalini talep ettiği düzenleme değiştirildiğinden düzenlemenin iptaline ilişkin istem hakkında karar verilmesine yer bulunmamaktadır.
29. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, …” ibaresinin incelenmesi:
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in “Sınav listelerinin düzenlenmesi” başlıklı 29. maddesinin 1. fıkrasında; “Başarı puanı, yazılı ve sözlü sınavlarda alınan puanların aritmetik ortalaması ile belirlenir. Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla, yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasının elli ve üstü olması şarttır.” kuralı yer almakta olup, anılan düzenlemenin, 05/05/2016 günlü, 29703 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 11/04/2016 günlü, 2016/8770 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 2. maddesiyle yürürlükten kaldırıldığı görüldüğünden, bu isteme yönelik olarak davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, davacının iptalini talep ettiği düzenleme yürürlükte olmadığından, düzenlemenin iptaline ilişkin istem hakkında karar verilmesine yer bulunmamaktadır.
II- 4. SINIF EMNİYET MÜDÜRÜ OLAN DAVACININ 3. SINIF EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ RÜTBESİNE TERFİ ETTİRİLMEMESİNE İLİŞKİN İŞLEMİN İPTALİ İSTEMİNİN İNCELENMESİ :
10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in, sözlü sınava dair 28. maddesinin 3. fıkrasının Danıştay Beşinci Dairesinin 20/06/2018 günlü, E:2016/24760, K:2018/15074 sayılı kararıyla iptaline karar verildiği; anılan karara karşı davalı idareler tarafından temyiz yoluna başvurulması üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 25/11/2020 günlü, E: 2019/179, K:2020/2522 sayılı kararıyla onama kararı verilerek kesinleştiği; bu durumun davacının yeniden sözlü sınava alınmasını gerektirdiği, terfi için aranan sözlü sınavdan başarılı olma şartını gündem tarihi itibarıyla henüz yerine getirmeyen davacının, Kurul gündemine alınmasına ve terfi değerlendirmesine tabi tutulmasına hukuken olanak bulunmadığından, davacının 3. Sınıf emniyet müdürlüğüne terfi ettirilmemesine dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 4. maddesinin 1. fıkrasının (h) bendinde yer alan “… Personelin bir üst rütbedeki görevlerin gereklerini yerine getirebilme niteliğini,” ibaresinin, iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE oybirliğiyle,
2. Anılan Yönetmelik’in, 19. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde yer alan “… liyakat koşullarını belirlemek …” ibaresi ile 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresinin iptali istemine ilişkin olarak KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA oyçokluğuyla,
3. Davacının 4. sınıf emniyet müdürü olarak görev yapmakta iken, 3. sınıf emniyet müdürlüğüne terfi ettirilmemesine ilişkin işlem yönünden DAVANIN REDDİNE oybirliğiyle,
4. Davada, kısmen ret, kısmen karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi nedeniyle, aşağıda dökümü yapılan … -TL giderinin yarısı olan …-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına, diğer yarısı olan …-TL’nin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine, posta giderinden artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine;
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 13/12/2022 tarihinde karar verildi.
(X) KARŞI OY :
İdari Yargı denetiminin amacının “hukuka uygunluk” olduğu ve bu denetimin de dava konusu işlemin kurulduğu tarih itibarıyla gerçekleştirilmesi gerektiği İdare hukukunun ve idari yargının bilinen en temel ilkeleridir. Bu nedenle, 10/05/2015 günlü, 29351 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Personeli Rütbe Terfileri ve Değerlendirme Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmelik’in 19. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde yer alan “… liyakat koşullarını belirlemek …” ibaresi ile 29. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde yer alan “Başarılı sayılmak için sözlü sınavda en az elli puan almış olmak kaydıyla” ibaresinin hukuka uygunluğunun denetlenerek bir karar verilmesi gerekmekte iken, dava konusu edilen düzenlemelerin daha sonra yürürlüğe giren Yönetmelik maddesiyle kaldırılması nedeniyle anılan düzenlemeler bakımından davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen kararın bu kısımlarına katılmıyorum.