Danıştay Kararı 2. Daire 2021/10938 E. 2023/803 K. 28.02.2023 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/10938 E.  ,  2023/803 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/10938
Karar No : 2023/803

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …

İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; davacıya ait “…” isimli işyerinin, 2559 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince 30 gün süre ile geçici olarak kapatılmasına ilişkin davalı idarenin … günlü, … sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : …. İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacının sahibi olduğu işyerinde yapılan denetimlerde, işyerinde çalışan personelin (…) üzerinde uyuşturucu madde bulunduğu, yapılan denetimlerin …. tarihli tutanağa bağlandığı ve bu tutanağın işyeri mesul müdürü ve … tarafından imzalandığı görülmekle, tutanaktaki bilgilerin doğruluğunu …nın Polis Merkezinde alınan … tarihli ifadesi ile de desteklenmekte olduğu, bu durumda, 13/01/2015 tarihli olay yeri denetim tutanağında ve … isimli işyeri çalışanının alınan ifadesinde işyerinde uyuşturucu madde bulundurulduğu açık olup dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; …isimli şahsın işyeri çalışanı olmadığı, işyerinde yapılan aramada suç unsuruna rastlanılmadığı, gelen müşterilerin içeri girerken aranmasında işyeri sahibinin yetkisinin bulunmadığı, müşterinin üzerinde bulunan uyuşturucu madde nedeniyle işyerinin kapatılmasının orantısız ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek mahkeme kararının bozulması gerektiği, ileri sürülmektedir

KARŞI TARAFIN CEVABI : Dava konusu işlemin hukuka uygun olduğundan temyiz istemin reddi gerektiği ileri sürülmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Davacının temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay (Kapatılan) Onyedinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 01/08/2016 günlü, K:2016/32 sayılı kararı uyarınca Danıştay Onuncu Dairesine; Danıştay Onuncu Dairesi tarafından ise, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen davada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY : Sakarya ili, Karasu ilçesinde bulunan “…” isimli işyerinde Karasu İlçe Emniyet ekiplerince yapılan denetimde, … isimli şahsın üzerinde … gr civarında uyuşturucu madde (kenevir) bulunduğu, yapılan denetimin …. günlü tutanağı bağlandığı, …’nın Polis Merkezinde alınan aynı günlü ifadesinde işyerinde garson olarak çalıştığını, üzeri aranırken cebinde bulunan esrar maddesini işyerinde 2 gün önce masanın altında bulduğunu, muhtemelen müşterilerden birinin düşürdüğünü, yaklaşık 4 senedir ara sıra esrar maddesi kullandığını beyan ettiği, bu beyan ve işyerinde düzenlenen tutanak esas alınarak dava konusu işyerinin İş Yeri Açma ve Çalıştırma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliği’nin 39. maddesi ve 2559 sayılı Yasa’nın 8. maddesi uyarınca 30 gün süreyle davalı idarece kapatılması üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT :
2559 sayılı Polis ve Vazife ve Selahiyet Kanunu’nun 8. maddesinde; “Polisçe kat’i delil elde edilmesi halinde; A) Kumar oynanan umumî ve umuma açık yerler ile her çeşit özel ve resmi kurum ve kuruluşlara ait lokaller, B) Mevzuata aykırı bir şekilde uyuşturucu madde imal edilen, satılan, kullanılan, bulundurulan yerler, C) Mevzuata aykırı faaliyet gösteren genelevler, birleşme yerleri ve fuhuş yapılan evler ve yerler, D) Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Anayasal düzenine, genel güvenliğe ve genel ahlâka zararı dokunacak oyun oynatılan, temsil verilen, film veya video bant gösterilen yerler ile internet üzerinden yapılan yayınlara izin verilen yerler, E) Derneklere, sendikalara, loca ve kulüplere, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile benzeri kurum ve kuruluşlara ait ve yalnız üyelerinin yararlanması için açılan lokallerden, birden fazla denetim sonunda ve yazılı ihtara rağmen, iç yönetmeliğine aykırı faaliyet göstererek umuma açık yer durumuna geldiği tespit edilenler, Mahallin en büyük mülkî amiri tarafından otuz günü geçmemek üzere geçici süreyle faaliyetten men edilir. Bu maddede yazılı fiiller sebebiyle bir yıl içinde üç defa faaliyetten men edilen işyerlerinde, bu fiiller tekrar işlendiği takdirde, işyeri açma ve çalışma ruhsatları, mahallin en büyük mülkî amirinin bildirimi üzerine, belediye veya il özel idaresi tarafından beş iş günü içinde iptal edilir.” hükmü yer almaktadır.
10/08/2005 günlü, 25902 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin “Kolluk Denetimi” başlıklı 37. maddesinde, “Kolluk, umuma açık istirahat ve eğlence yerlerini genel güvenlik ve asayiş yönünden denetler. Denetimler sırasında tespit edilen mevzuata aykırı hususlar, yetkili idarelere gereği yapılmak üzere bildirilir.” hükmü, “Geçici Süreyle Faaliyetten Men ve İdari Para Cezası” başlıklı 39. maddesinde,
“2559 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde sayılan hususların tespiti halinde belirtilen işyerleri otuz günü geçmemek üzere, mahallin en büyük mülki idare amiri tarafından geçici süreyle faaliyetten men edilir. Faaliyetten men’e ilişkin onay uygulanmak üzere yetkili idareye bildirilir. Yetkili idare en geç üç işgünü içinde faaliyetten men’e ilişkin kararı işyerini mühürlemek suretiyle uygulayarak buna ilişkin tutanağın bir suretini ilgili mülkî makama gönderir….” hükmü yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
2559 sayılı Kanun’un 8. maddesinde, iş yerlerinde gerçekleşen belli fiiller veya iş yerlerine yönelik belli durumlar sayılmış, denetlenen iş yerlerinde bu fiillerin veya durumların gerçekleştirildiğine ilişkin kesin delil ya da deliller elde edilmesi hâlinde, iş yerinin mahallin en büyük mülkî amiri tarafından otuz günü geçmemek üzere geçici süre ile faaliyetten men edileceği kurala bağlanmıştır.
Bu itibarla uyuşmazlığın çözümü için, davacıya ait işyerinin geçici kapatılmasına gerekçe olarak gösterilen kanun maddesine göre yapılan tespitlerin tereddüde mahal vermeyecek nitelikte kati delil olup olmadığının belirlenmesinin yanında davacının işyerinin “mevzuata aykırı bir şekilde uyuşturucu madde imal edilen, satılan, kullanılan, bulundurulan yerler” kapsamında değerlendirilmesinin hukuka uygun bir niteleme olup olmadığının da açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Dava konusu olay incelendiğinde; olay günü davacıya ait işyerinde yapılan denetim sonucu, kolluk görevlilerince olay yeri tespit tutanağı düzenlendiği, söz konusu tutanakta yalnızca davacının işyerinde çalışan bir kişinin üst aramasında esrar maddesi bulunduğuna ilişkin tespitin yer aldığı, öte yandan işyerinde ise böyle bir yasaklı madde imal ve kullanımına izin verildiği veya bulundurulduğuna ilişkin herhangi bir tespitin söz konusu olmadığı gibi her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delillerle böyle bir hususun varlığının açıkça ortaya konulamadığı, kanunun ise bu konuda işyerlerinde yapılan kontrollerde, mevzuata aykırı bir şekilde uyuşturucu madde imal edilme, satılma, kullanılma, bulundurulma gibi fiillerin açık olarak kati delillerle tespit edilmesi şartını aradığı, ancak bu durumlarda anılan işyerlerinin faaliyetinin kamu yararına aykırlık teşkil etmesinin söz konusu olabileceği, davacıya ait işyerinde ise böyle bir tespitin söz konusu olmadığı gibi yalnızca bir çalışanın üzerinde yasaklı madde bulunduğu anlaşılmış olup; çalışanın bu eyleminin ise özel hayatına yönelik olması ve konusunun suçta ve cezada şahsilik ilkesi gereğince kendisi için suç teşkil edebileceği gözönüne alındığında, bu belirlemenin; anılan şahıstan bağımsız olarak değerlendirilmesi gereken, işyerinin kapatma kararına dayanak alınmayacak nitelikte olduğu sonucuna varılmış olup, bu yönüyle cezaların şahsiliği, ölçülülük ilkesi ve kati delil elde edilme şartları açısından hukuka aykırı şekilde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Yasa’nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.