Danıştay Kararı 2. Daire 2020/889 E. 2020/3073 K. 21.10.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2020/889 E.  ,  2020/3073 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/889
Karar No : 2020/3073

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Üniversitesi Rektörlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay İkinci Dairesinin 16/04/2019 günlü, E:2016/7950, K:2019/2088 sayılı bozma kararına uyularak davanın ehliyet yönünden reddi yolunda … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; … Üniversitesi Hukuk Müşavirliği bünyesinde avukat olarak görev yapan davacı tarafından, … Üniversitesi Hukuk Müşavirliği bünyesinde İdari İşler Şube Müdürlüğü tesisi ve tedviren şube müdürü atanmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; … Üniversitesi Yönetim Kurulunun 02/09/2014 günlü, 27 sayılı kararıyla Hukuk Müşavirliği bünyesinde görevli Genel İdare Hizmetleri ile Yardımcı Hizmetler Sınıfında görev yapan personelin sevk ve idaresi ile yıllık izinleri ve sağlık izinlerinin takibinin yapılabilmesi amacıyla İdari İşler Şube Müdürlüğü kurulmasına karar verildiği, genel idare hizmetleri sınıfında görev yapan bilgisayar işletmeni …’nin de söz konusu 1. derece şube müdürü kadrosunda görevlendirilmiş olduğu, davalı Üniversite hukuk müşavirliğinde avukatlık hizmetleri sınıfında görev yapan davacının, anılan işlemlerin iptali istemiyle dava açtığı görülmekte ise de, davalı idarede avukat statüsünde görev yapan davacının, hiyerarşik açıdan bağı bulunmayan ve genel idare hizmetleri sınıfında görevli personeli sevk ve idare etmek amacıyla tesis edilen şube müdürlüğü kadrosunun ve bu kadroya yapılan tedviren görevlendirme işleminin iptali istemiyle dava açmasında hukuken korunan meşru, güncel ve kişisel bir menfaatinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; hak düşürücü süreye tabi hukuki yazışmaların zamanında yerine getirilmesi için ilgili birimlerden konuya özgü teknik cevapların temininin kontrolü ve denetiminin ancak avukatlar ve hukuk müşavirleri tarafından yerine getirilebilecek bir iş olduğu, hukuk eğitimi olmayan şube müdürünün yetkisi dahilinde kabul edilemeyeceği, avukatlar dışındaki idari personel tarafından hazırlanan masraf, avans iadesi gibi belgelerin avukatlar tarafından imzalandığı, bu hususta denetim ve kontrol yetkisinin şube müdürüne verildiği ancak sorumluluğun avukatlar üzerinde bırakıldığı, ”yetkisiz ve sorumlu avukat” ile ”yetkili ve sorumsuz şube müdürü” şeklinde bir yapılanma tesis edildiği, menfaatin kişisel olması durumunun, idari işlemin mutlaka davacı hakkında tesis edilmiş olmasını gerektirmediği, her olayda yargı yerince, uyuşmazlığın niteliği de göz önünde tutularak menfaat ilşkisinin değerlendirilmesi gerektiği ileri sürülerek, Mahkeme kararının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.