Danıştay Kararı 2. Daire 2020/629 E. 2020/3000 K. 15.10.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2020/629 E.  ,  2020/3000 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/629
Karar No : 2020/3000

KARŞILIKLI TEMYİZ İSTEMİNDE BULUNANLAR :
DAVACI : …
DAVALILAR : 1- …
2- … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
MÜDAHİL (DAVALILAR YANINDA) : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; … Bakanlığı Proje ve Koordinasyon Genel Müdürlüğünde Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan davacının, 02/08/2014 günlü, 29076 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2014/869 sayılı Müşterek Kararname ile bu görevinden alınmasına ilişkin işlem ile Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü emrine araştırmacı olarak atanmasına ilişkin 05/08/2014 günlü, 223 sayılı Bakan onayının ve aynı günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 2014/910 sayılı Müşterek Kararname ile yerine yapılan atamanın iptali ile söz konusu işlemler nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin, Danıştay İkinci Dairesinin 29/04/2019 günlü, E:2016/7420, K:2019/2441 sayılı bozma kararına uyularak verdiği temyize konu kararıyla; dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, dava konusu işlemin, mevzuat hükmü uyarınca davalı idareye tanınan takdir yetkisi çerçevesinde, davacının geçmiş hizmetleri ve görevin niteliği gözönünde bulundurularak, hizmetin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun olarak tesis edildiği anlaşıldığından, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık görülmediği gibi davacının yoksun kaldığı parasal hakların yasal faiziyle ödenmesi talebinin kabulüne de olanak bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Dava konusu işlemlerin hukuka aykırı olduğu, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygun tesis edildiğine ilişkin idarenin somut gerekçe sunamadığı, keyfi olarak işlem tesis edildiği, görevden alınma sürecine kadar herhangi bir soruşturma geçirmediği, disiplin cezası almadığı, genel müdür yardımcılığı görevini hakkıyla en iyi şekilde ifa ettiği, görevinde başarısız olmadığı, atama işlemi tesis edildikten 95 gün sonra kendisine 1 yıl süreli kademe ilerlemesi cezası verildiği, söz konusu disiplin cezasının atama işlemlerine dayanak ve gerekçe olamayacağı, ayrıca söz konusu disiplin cezasına karşı açtığı iptal davasının henüz kesinleşmediği, Mahkeme kararının yeterli ve açıklayıcı gerekçe içermediğinden gerekçeli karar ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiği, Anayasal haklarının ihlal edildiği, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olarak işlem tesis edildiği ileri sürülerek, İdare Mahkemesince verilen temyiz incelemesine konu kararın bozulması istenilmiştir.

DAVALI İDARELERİN CEVABI : Davacının temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

TEMYİZ EDEN DAVALI İDARELERİN İDDİALARI : Dava dosyasında davalı idarelerin vekilleri aracılığıyla temsil edildiği, dava dosyasına süresi içerisinde dilekçeler / cevaplar sunulduğu, davalı idareler lehine avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiği, İdare Mahkemesince avukatlık ücretine ilişkin hüküm kurulmamasının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek, temyiz incelemesine konu kararın avukatlık ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının bozulması istenilmiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz incelemesine konu İdare Mahkemesi kararının, davanın reddine ilişkin kısmının onanması, davalı idareler lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmının ise düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Mahkeme kararının esasına yönelik davacının temyiz istemine ilişkin yapılan incelemede;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkün olup; dilekçede ileri sürülen hususlar İdare Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Mahkeme kararının hüküm fıkrasında davalı idareler lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesine ilişkin kısmına yönelik yapılan incelemede;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun’un 22. maddesiyle değişik “Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştayın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
Maddenin gerekçesinde ise, madde ile temyiz incelemesinde sadece maddi hatalarda değil, aynı zamanda yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıklarda da düzelterek onama kararı verilmesinin sağlandığı, uygulamada, avukatlık ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozma kararları verildiği, bunun mahkeme tarafından tekrar karara bağlandığı ve yine bu kararlara karşı yeniden kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle hem zaman hem de emek kaybına neden olunduğunun görüldüğü, bu suretle esasa etkili olmayan konularda Danıştayın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.
02/01/2019 günlü, 30643 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve Mahkeme kararı tarihi itibarıyla uyuşmazlığa uygulanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin “Danıştayda, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinde görülen dava ve işlerde ücret” başlıklı 15. maddesinde; “(1) Danıştayda ilk derecede veya duruşmalı olarak temyiz yoluyla görülen dava ve işlerde, idari ve vergi dava daireleri genel kurulları ile dava dairelerinde, bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinde birinci savunma dilekçesi süresinin bitimine kadar anlaşmazlığın feragat ya da kabul nedenleriyle ortadan kalkması veya bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, diğer durumlarda tamamına hükmedilir. (2) Şu kadar ki, dilekçelerin görevli mercie gönderilmesine veya dilekçenin reddine karar verilmesi durumunda avukatlık ücretine hükmolunmaz.” hükmü yer almaktadır.
Aynı tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde ise idare ve vergi mahkemelerinde takip edilen duruşmasız davalar için avukatlık ücreti 1.362,00 TL olarak belirlenmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden, Danıştay İkinci Dairesinin bozma kararına uyularak … İdare Mahkemesi tarafından verilen kararda, davanın reddedildiği fakat davalı idareler lehine avukatlık ücretine hükmedilmediği anlaşılmaktadır.
Bu husus, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan, düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden, iş bu temyiz istemine konu kararın hüküm fıkrasına, “Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmasız davalar için belirlenen … TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak, davalı idarelere verilmesine” ibaresi eklenmek suretiyle, kararın avukatlık ücreti yönünden düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİ ile … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, davanın reddine ilişkin kısmının ONANMASINA,
2. DAVALI İDARELERİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜ ile …. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın avukatlık ücretine yönelik hüküm fıkrasının yukarıda belirtildiği şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Temyiz aşamasında davalı idareler tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen … TL temyiz yargılama giderinin; davacıdan alınarak, davalı idarelere ödenmesine,
5. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
6. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.