Danıştay Kararı 2. Daire 2020/354 E. 2020/3715 K. 30.12.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2020/354 E.  ,  2020/3715 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/354
Karar No : 2020/3715

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
Vekili : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı … İdaresi Başkanlığı
Vekili : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdari Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; Toplu Konut İdaresi Başkanlığı emrinde sözleşmeli personel (uzman) olarak görev yapmakta iken 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun geçici 41. maddesi uyarınca genel idare hizmetleri sınıfına dahil uzman kadrosuna atanan davacı tarafından, teknik hizmetler sınıfına dahil uzman kadrosuna atanması ile özlük ve mali haklarının buna göre ödenmesi için yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile 13.9.2013 tarihinden itibaren yoksun kaldığı tüm özlük ve parasal haklarının yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesi’nce, Danıştay 5. Dairesi’nin 26/12/2017 günlü, E:2016/25741, K:2017/24882 sayılı süre yönünden bozma kararına uyulmak suretiyle yeniden yapılan inceleme sonucunda verilen temyize konu kararla; davacının, Selçuk Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nden mezun olduğu, 2009 yılından itibaren davalı idarede uzman unvanlı sözleşmeli personel statüsünde görev yaptığı, yasal değişiklikten sonra 6495 sayılı Kanun’un 9. maddesi ile 657 sayılı Kanuna eklenen Geçici 41. madde ile Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı Genelgesi esas alınarak sözleşmeli olarak görev yaptığı, pozisyonun karşılığında aynı unvanlı memur kadrosu bulunmadığından bahisle (II) sayılı liste esas alınarak müktesep hak aylığına uygun genel idare hizmetleri sınıfına dahil uzman kadrosuna atandığı ve özlük haklarının da buna göre düzenlendiği, (II) sayılı listede, sözleşmeli personel pozisyon unvanı “uzman” olanlar için bir düzenleme yapılmaması ve davacının da sözleşmeli personel olarak çalışıyor olması nedeniyle, davacının sözleşmeli personel pozisyon unvanı “sözleşmeli personel” olan kişilerden kabul edilerek, genel idare hizmetleri sınıfına uzman unvanıyla atanmasında hukuka aykırılık bulunmadığı, aynı konuda açılan bir davada; … İdare Mahkemesi’nce davanın reddi yönünde verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararı ile onandığı, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından davacının özlük ve mali haklarının yasal faiziyle birlikte tarafına ödenmesi isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; 657 sayılı Kanun’un 36. maddesi gereğince mühendis unvanına sahip olanların ancak teknik hizmetler sınıfında istihdam edelebilecekleri, kurum içinde kendisi ile aynı işi yapan mimar unvanlı memurların bulunduğu, bu durumun eşitlik ilkesine aykırılık teşkil ettiği, dava konusu işleme dayanak gösterilen Tebliğ eki II nolu listenin, Kanunla verilen kadroya atanma hakkını tam olarak karşılayamadığı, ancak Tebliğin eki I Nolu Liste’de mimarlık kadrosu için Teknik Hizmetler Sınıfının tanımlanmış olduğu, 3600 ek göstergeli teknik hizmetler sınıfındaki mimar kadrosuna atanacakken, 2200 ek göstergeli genel idare hizmetleri sınıfındaki uzman kadrosuna atanması nedeniyle hak kayıplarının oluştuğu ileri sürülerek, İdare mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Davalı idare tarafından; davacının 6495 sayılı Kanun kapsamında memur statüsüne geçirildiği, ancak sözleşmeli olarak görev yaptığı pozisyonun karşılığında aynı unvanlı kadro bulunmadığından Başkanlık Makamının 2013/10 sayılı Genelgesi kapsamında ve talebi üzerine genel idare hizmetleri sınıfına dahil uzman kadrosuna atandığı, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararının onanması istenilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesi’nce; davalı İdarenin 09/07/2018 günlü, 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlandığı da dikkate alınarak Danıştay dava daireleri arasındaki işbölümünün belirlendiği Danıştay Başkanlık Kurulu’nun 29/12/2016 günlü, K:2016/72 sayılı kararı doğrultusunda Dairemiz esasına alınan dosyada; Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … İdari Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesi, 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.