Danıştay Kararı 2. Daire 2020/1709 E. 2020/3277 K. 05.11.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2020/1709 E.  ,  2020/3277 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/1709
Karar No : 2020/3277

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; davacı tarafından, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığında Muhtarlık İşleri Daire Başkanı olarak görev yapmakta iken Etüt ve Projeler Dairesi Başkanlığına şube müdürü olarak atanmasına ilişkin … gün ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin … gün, E:…, K:… sayılı kararıyla; “daire başkanlığı kadrosunun üst düzey kadro olduğu, üst düzey kamu yöneticilerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının geleceğe dönük planlarını ve politikalarını saptayan, bu plan ve politikalardaki hedefleri gerçekleştirmek için gerekli kaynakları ve bu kaynakların kullanım yerlerini belirleyen ya da bu kişilerin emir ve direktifleri yönünde uygulamayı yapan veya onlara yardımcı olan kişiler oldukları, ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nda atama yapma ve görevden alma konusunda idarelere tanınan takdir yetkisinin bu tür kadrolar için daha geniş olduğunun kabul edilmesinin, bu görevlerden başka görevlere atanmaya ilişkin işlemlerin kazanılmış hakları veya genel olarak hukuk güvenliği ilkesini ihlal eden bir yönü bulunmadığı gibi belediye başkanlarının görevlerini kamu görevlisi olarak yürütmesine karşın görevlerinin seçim süresi ile sınırlı bulunduğu, yürütülen görevin devamı için seçimlerde tekrar başarılı olunmasının zorunlu olduğu, seçilmiş kamu personeli olan belediye başkanlarının, atama suretiyle görev yapan kamu personelinin görevlerinin gereği gibi ve başarılı bir biçimde yürütülememesi halinde doğacak müeyyidelerin yanında bir de seçilememek suretiyle bu görevinin sona ermesi sonucuyla karşılaşacağından, görev yapacağı personeli seçme ve atama hakkı ile yetkide paralellik ilkesi gereğince görevden alma hakkı bulunduğunun kabulü gerektiği hususları birlikte değerlendirildiğinde, daire başkanlığı görevini yürüten davacının, bu görevinden alınması yolunda tesis edilen işlemde hukuka, kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine” karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun’un 45. maddesi 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; gerekçesiz olarak kurulan istinaf kararının adil yargılanma hakkını ihlal ettiği, tesis edilen işlemin sebep ve amaç unsurları yönünden sakat olduğu çünkü atama işleminin siyasi saiklerle gerçekleştirildiği, takdir hakkının sınırını aştığı, işini layıkıyla yapan görevi ile ilgili hiçbir soruşturma geçirmemiş ve ceza almamış, performansı yüksek bir personel olduğu, şube müdürü olarak atanmasına hiçbir geçerli sebep gösterilmediği, kazanılmış hakkının ihlal edildiği, Anayasa Mahkemesinin 08/12/2015 tarihli E.2014/87 K.2015/112 sayılı kararına itibar edildiği, emsal olarak gösterilen bu kararın somut uyuşmazlık ile hiçbir ilgisi bulunmadığı, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesinde boş Daire Başkanlığı kadroları mevcut olduğu halde yasa hükmüne aykırı olarak kadro derecesi düşürülerek atamasının yapıldığı, dava konusu idari işlemin iptali ile … İdare Mahkemesi’nin davanın reddine yönelik kararının ve gerekçesiz … Bölge İdare Mahkemesi istinaf kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Davalı idare tarafından; Devlet Memurları Kanununun 68. ve 76. maddesi hükümleri ile kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek, idareye tanınan takdir yetkisi kapsamında gerçekleştirilen dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmekte ve temyiz isteminin reddi ile … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen kararın, onanması gerektiği ileri sürülmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesin kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacının, Mersin İl Özel İdaresi’nde Silifke İlçe Özel İdare Müdürü olarak görev yapmakta iken, 2014 yılında anılan idarenin 6360 sayılı Kanun gereği tüzel kişiliğinin kaldırılması nedeniyle Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na şube müdürü olarak atandığı, 12/06/2015 tarihinde Muhtarlık İşleri Dairesi Başkanlığına vekaleten, 12/08/2016 tarihinde unvan değişikliği suretiyle asaleten atamasının yapıldığı, … tarih ve … sayılı dava konusu işlem ile bu görevinden alınarak Etüt ve Projeler Dairesi Başkanlığı’na şube müdürü olarak atanması üzerine görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT :
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinin 1. fıkrasında; “Kurumlara görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memuru bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun “Personel istihdamı” başlıklı 22. maddesinin 1. fıkrasında: “Büyükşehir belediyesi personeli büyükşehir belediye başkanı tarafından atanır. Personelden müdür ve üstü unvanlı olanlar ilk toplantıda büyükşehir belediye meclisinin bilgisine sunulur.” hükmü yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Yukarıda yer verilen hükümlerden anlaşılacağı üzere, kamu görevlilerinin görevlerini ve görev yerlerini değiştirme konusunda idareye takdir yetkisi tanınmakta ise de, bu takdir yetkisinin mutlak ve sınırsız bir yetki olmayıp kamu yararı ve hizmet gerekleri ile sınırlı olduğu ve bu yönüyle de yargı denetimine tabi bulunduğu tartışmasızdır.
Uyuşmazlık konusu olayda, davacının, davalı Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesinde Daire Başkanı olarak görev yapmakta iken, söz konusu görevi ile ilgili olarak hakkında hiçbir adli ve idari soruşturma açılmadığı gibi, disiplin cezası da almadığı ve görevinde başarısız veya yetersiz olduğu yönünde de nesnel ve hukuken kabul edilebilir bilgi ve belgenin dosyada bulunmadığı görülmektedir.
Bu durumda, davacının görevinden alınmasını gerektirecek, somut bir tespitin davalı idarece sunulmaması karşısında, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olarak davacının daire başkanlığı görevinden alınarak şube müdürü olarak atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, aksi yöndeki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 2/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan …TL yürütmenin durdurulması harcının davacıya iadesine,
4. Aynı Kanun’un 6545 sayılı Kanun’la değişik 50. maddesinin 2. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın, kararı veren …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 05/11/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.