Danıştay Kararı 2. Daire 2020/1390 E. 2020/3913 K. 30.12.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2020/1390 E.  ,  2020/3913 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/1390
Karar No : 2020/3913

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen .. günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; (Mülga) … Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı bünyesinde Yayın ve İletişim Daire Başkanı olarak görev yapan davacı tarafından, … Genel Müdürlüğü emrine uzman olarak atanmasına ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti Danıştay İkinci Dairesinin 01/04/2019 günlü, E:2016/1459, K:2019/1551 sayılı usül yönünden bozma kararına uyularak verilen … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacı hakkında açılan herhangi bir disiplin soruşturması ve uygulanan disiplin cezasının bulunmadığı; idare tarafından dava konusu işlemin sebebi olarak, Bakanlığın 2014 yılı eylem planı gereğince davacının daire başkanı olarak görev yaptığı Strateji Geliştirme Başkanlığı Yayın ve İletişim Daire Başkanlığı tarafından 01/05/2014 tarihi itibarıyla gerçekleştirilmesi gereken ve davacının sorumluluğunda olan toplam 11 adet eylemden 7 adet eylemin gerçekleştirildiği, 4 adet eylemin ise gerçekleştirilemediği, davacının görevinde başarısız ve yetersiz olduğunun gösterildiği; ancak davacının ana hizmet alanları ile ilgili faaliyetlerini tamamladığı, tamamlanmayan 4 adet faaliyetten 520 nolu eylemin (Alo 170 ile ilgili Bakan Onayıyla bir Genelge’nin yayımlanmasının) davacının sorumluluğunda olmadığının davalı idarece de kabul edildiği, geri kalan gerçekleşmeyen faaliyetlerin ise (519, 521 ve 523 nolu eylemler) teknik ağırlıklı olduğu ve idarece bu faaliyetlerin süresi içinde gerçekleştirilememesinin davacının kişisel sorumluluğundan kaynaklandığının somut bir şekilde ortaya konulamadığı, davacının görevinde başarısız ve yetersiz olduğuna dair hukuken geçerli başka bir neden de ileri sürülemediği gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline, işlem nedeniyle mahrum kalınan tüm parasal ve özlük hakların dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacının öğretmen olarak görev yapmakta iken 07/03/2012 tarihinde … Başkanlığına Uzman, 02/12/2013 tarihinde de … Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığına Daire Başkanı olarak atandığı, davacının daire başkanlığı görevine atanmadan önce kariyer basamaklarında sırası ile yükselmediği, liyakat ilkesinin diikkate alınmadığı, Bakanlığın hiç bir kademesinde görev yapmadığı, yeterli çalışması ve deneyimi olmadığı; ayrıca 2014 yılı Eylem Planında yer alan birimi ile ilgili 4 adet eylemin gerçekleştirilememesi nedeniyle daire başkanlığında yetersiz bulunduğu, idarenin takdir yetkisini hukuka uygun kullandığı ileri sürülerek Mahkeme kararının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesi’nce, Tetkik Hâkimi’nin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dava dosyanın incelenmesinden; Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi mezunu olan davacının, 1996-1997 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde öğretmen olarak görev yaptığı, 1998-2010 yılları arasında muhtelif özel eğitim kurumlarında sigortalı olarak çalıştığı, 09/12/2010 tarihinde Milli Eğitim Bakanlığı … Lisesine yeniden öğretmen olarak atandığı, 07/03/2012 tarihinden itibaren … Başkanlığında Uzman olarak görev yapmakta iken, … Bakanlığının … günlü, … sayılı Onayı ile Strateji Geliştirme Başkanlığına Daire Başkanı olarak atandığı, dava konusu işlem ile bu görevinden alınarak uzman kadrosuna atanması üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT :
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Memurların kurumlarınca görevlerinin ve yerlerinin değiştirilmesi” başlıklı 76. maddesinde; kurumların, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst veya kurum içinde aynı veya başka yerdeki diğer kadrolara naklen atayabilecekleri hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Anılan Kanun’un 76. maddesi ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yerleşmiş yargı içtihatlarıyla kabul edilmiş bulunmaktadır.
Uyuşmazlık konusu olayda, idarenin sahip olduğu takdir yetkisini, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullandığına dair herhangi bir bilgi belge bulunmadığı, davacının (Mülga) … Bakanlığında Daire Başkanı olarak görev yapmış olduğu süre ve daha önce bulunduğu görevler dikkate alındığında; davalı idarece kamu hizmetinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi için tesis edildiği anlaşılan dava konusu işlemde hukuka aykırılık, işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle mahrum kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesi yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Yasa’nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.