Danıştay Kararı 2. Daire 2020/1014 E. 2020/3067 K. 21.10.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2020/1014 E.  ,  2020/3067 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/1014
Karar No : 2020/3067

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İl Özel İdaresi emrinde uzman kadrosunda görev yapan davacı tarafından, 2008 yılı sicil raporunun 65 (orta) olarak düzenlenmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada; dava konusu işlemin iptali yolunda … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, Danıştay İkinci Dairesinin 12/12/2013 günlü, E:2010/4463, K:2013/10982 sayılı kararıyla bozulmasından sonra, anılan Mahkemece bozma kararına uyulmayarak verilen … günlü, E:…, K:… sayılı ısrar kararının, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 02/10/2017 günlü, E:2015/2730, K:2017/2880 sayılı kararıyla bozulması üzerine, söz konusu karara uyularak davanın reddi yolunda … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; … İl Özel İdaresi emrinde uzman kadrosunda görev yapan davacı tarafından, 2008 yılı sicil raporunun 65 (orta) olarak düzenlenmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; dava dosyasının incelenmesinden, davalı idarede uzman olan davacının, 2004 yılında … Köy Hizmetleri İl Müdürü iken, … Merkez …-… Köyü arasında bir bağ evine, hiçbir kamusal zorunluluk bulunmadığı, yıllık programda ve yol ağında olmamasına rağmen 2700 metre yolun, isteği üzerine kamunun araç, gereç, malzeme ve personeli ile mevzuata aykırı biçimde yaptırmak suretiyle 14.540,07 TL kamu zararına sebebiyet verdiği hususunun 15/02/2008 tarihli bilirkişi raporuyla tespit edildiği, bu eyleminden dolayı hakkında 2007 yılında dava açıldığı, … Asliye Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla da davacının kamu görevinin gerekli kıldığı yükümlülüklere aykırı davranarak kamunun zarara uğramasına sebebiyet verdiği, bu nedenle görevi kötüye kullanmak suçundan 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 2 ay 15 gün kamu hizmetlerinden yoksun bırakılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile 5 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına karar verildiği, ayrıca kamuyu uğrattığı zarar nedeniyle hakkında açılan tazminat davasında… Asliye Hukuk Mahkemesinin E:…, K:… sayılı kararıyla, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verildiği ve davacının temyizi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla söz konusu kararın onanmasına karar verildiği görüldüğünden, davacının kamu görevinin gerekli kıldığı yükümlülüklere aykırı davranarak kamunun zarara uğramasına sebebiyet vermek suretiyle görevi kötüye kullanma suçundan hakkında yapılan adli kovuşturma neticesinde, suçu sabit görülen; anılan eylemi her ne kadar 2004 yılında gerçekleşmiş ise de; bu eylemle ilgili hukuki süreç gözönünde bulundurulduğunda, sicil döneminde görevi kötüye kullanmak suçundan dolayı yargılanan (bu suçtan dolayı 2009 yılında mahkum olan) ve kamuyu zarara uğratması nedeniyle hakkında tazminat davası açılan (bu davadan dolayı 2011 yılında tazminata hükmedilen) davacı hakkında tesis edilen işlemde hukuka aykırılık (kararda sehven “uygunluk” yazılmıştır) bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; sicillerin dönemselliği ilkesi gereği 2008 yılı sicil notunun, önceki veya sonraki yıllar baz alınarak değerlendirilmesinin hukuka uygun olmadığı, 2008 yılında gerçekleşen performansı ile ilgili değerlendirme yapılarak sicil notunun belirlenmesi gerektiği ileri sürülerek, Mahkeme kararının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/10/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.