Danıştay Kararı 2. Daire 2018/4440 E. 2020/1370 K. 05.03.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2018/4440 E.  ,  2020/1370 K.

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/4440
Karar No : 2020/1370

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): … İl Özel İdaresi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; … İl Özel İdaresinden emekli olan davacı tarafından, Sayıştay … Dairesinin … sayılı ilamına istinaden 128.275,83.-TL kamu zararının yasal faizi ile birlikte bir aylık süre içerisinde ödenmesi gerektiğinin bildirilmesine ilişkin 20/11/2017 tarihinde tebliğ edilen işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararla; dava konusu işlemin kamu zararının davacıdan kamu gücü kullanılarak tahsiline yönelik bir unsur içermediği ve bu haliyle davacıyı rızaen ödeme yapmaya davet etmenin ötesinde hukuki bir yaptırıma ilişkin olmadığı açık olup, idarenin tek yanlı irade beyanıyla davacının hukuki durumunda değişiklik meydana getirmeyen ve idari yargıda iptal davasına konu olabilecek nitelikte kesin sonuç doğurucu ve yürütülmesi zorunlu bir işlem niteliğini taşımayan işlemin iptali istemiyle açılan davanın 2577 sayılı Kanun’un 15’inci maddesinin 1/b. bendi uyarınca reddi gerektiği; nitekim, Danıştay İkinci Dairesinin 10/12/2014 günlü, E:2010/6096, K:2014/12295 sayılı, Danıştay Beşinci Dairesinin 04/12/2014 günlü, E:2014/5713, K:2014/8914 sayılı, Danıştay Onuncu Dairesinin 22/12/2014 günlü, E:2012/2229, K:2014/8011 sayılı kararlarının da bu yönde olduğu gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi Kararının Özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; dava konusu borç bildirim belgesinin Fazla veya Yersiz Ödemelerin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 11. maddesi uyarınca düzenlendiği, anılan yönetmeliğin ise Sosyal Güvenlik Kurumunca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında fazla veya yersiz olarak yapılan her türlü ödemenin tespiti, tebliği, takibi ve tahsiline ilişkin usul ve esasları düzenlediği ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında yapılan her türlü fazla veya yersiz ödemeyi kapsadığı anlaşılmakta ise de, söz konusu belgenin sosyal güvenlik kurumu il müdürlüklerince düzenlenmemiş olması karşısında, davaya konu işlemin Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre tesis edildiğinin kabulü gerektiğinden, sözü edilen bu durum Mahkeme kararını hukuken kusurlandıracak nitelikte görülmediği; sonuç itibarıyla istinaf başvurusuna konu mahkeme kararı hukuka uygun bulunduğundan ve başvuru dilekçesinde ileri sürülen iddialar söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediğinden, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Sayıştay … Dairesinin … sayılı ek ilamında, bazı dernek ve vakıflara nakdi kaynak aktarılması sonucu oluşan 750.870,00.-TL kamu zararının sorumlulara ödettirilmesine hükmedildiği, Sayıştay … Dairesi’nin 299 sayılı ek ilamının Sayıştay Temyiz Kurulunun 28/09/2017 günlü 2013/186-299/27296 sayılı kararı ile onaylandığını, Sayıştay ilamları ve Temyiz Kurulu kararında, kamu zararına konu edilen harcamaların 5302 sayılı Kanunun 64. maddesinde belirtilen ortak proje gerçekleştirilmesi ile ilgili olmayıp, derneklerin mali ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik yardımlar olduğuna karar verilmiş ise de bu konuda 07/03/2013 tarihinde İl Genel Meclisi kararı alındığı, ve bu karar doğrultusunda derneklerle projeler gerçekleştirildiğinin açık olduğu, 5302 sayılı Kanun’un 43. maddesine göre sosyo-kültürel ve bilimsel etkinlikler için yapılan giderlerin il özel idaresi giderleri arasında yer aldığı, Sayıştay’ın yerindelik denetimi yaptığı, 6085 sayılı Kanun’un 35. maddesine göre yerindelik denetimi yapılamayacağı, … ilinde Kültürel Mirasın Korunması Projesinin de ortak hizmet projesi kapsamında gerçekleştirildiği, il genel meclisinin kararının Sayıştay Dairesince yeterli görülerek 687.904,27.-TL kamu zararının kaldırılmasına karar verildiği, aynı dairenin il genel meclisi kararını diğer bir proje için idareye genel yetki verdiği savıyla yeterli görmemesinin çelişkili olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 05/03/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.