Danıştay Kararı 2. Daire 2018/2586 E. 2020/3332 K. 11.11.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2018/2586 E.  ,  2020/3332 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/2586
Karar No : 2020/3332

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLLERİ : Av. …, Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava, davacı tarafından, davalı idarenin usule ve kanuna aykırı işlemleri, hukuka aykırı onlarca görev değişiklikleri ve mobbing eylemleri nedeniyle fiziksel ve psikolojik sağlık sorunları yaşadığından bahisle uğradığı manevi zararlar için 200.000.-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmesi istemiyle açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının, davalı idarenin işlem ve eylemlerinden dolayı fizik yapısını zedeleyen, yaşama ve kazanma gücünün azalmasını doğuran olaylar meydana gelmediği gibi ortada ağır bir elem ve üzüntünün duyulmasına neden olabilecek ve manevi tazminat ödenmesini gerektirecek bir durum da bulunmadığı sonucuna ulaşıldığından tazminat talebinin reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararında; somut olayda kamu personeli ya da idarece davacıya bezdiri (mobbing) uygulandığı yolunda hukuken kabul edilebilir bir kanıt sunulmaksızın, salt idari davaya da konu edilebilecek bir kısım idari işlemlerden hareketle bulunulan tazminat talebinin kabulünün mümkün olmadığı; sonuç itibarıyla istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu belirtilerek, istinaf başvurusunun gerekçe değiştirerek reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; 1987 yılından 2002 yılına kadar Trabzon ili Of ilçesi … Belediyesi ile … Belediyesinde tahakkuk memuru olarak görev yaptığı, 01/02/2002 tarihinde ailevi nedenlerden ötürü … Belediye Başkanlığına geçiş yaptığı, anılan Belediyede 14 yıl boyunca diğer bir çok memura yapıldığı gibi kötü muameleye maruz kaldığı, uzmanlığı ile alakalı alakasız birçok işte görevlendirildiği, birçok kez sürüldüğü, bu şekilde istifaya ve tayine zorlandığı, sürekli baskı ve stres altında olması nedeniyle 2013 yılında meme kanseri olduğu, rahminin ve yumurtalıklarının alındığı, devamında psikolojik destek almaya başladığı, 14 yılda 17 kez sürüldüğü, 15 görev yeri olan zabıta müdürlüğünde yer olmadığından, zabıta deposunda memur olarak görevlendirildiği dönemde bütün rahatsızlıklarının ortaya çıktığı, anılan depoda iş verilmeden boş olarak oturduğu, harap iki masanın bulunduğu, fotoğrafların dosyasına sunulduğu, durumun üst birimlere aktarıldığı, en son Temizlik İşleri Müdürlüğünde görevliyken kanser tedavisi gören ameliyatlı bir kadın olarak Belediye Başkanı kararı ile toplam 5 kişinin İstanbul Emniyet Müdürlüğüne görevlendirildiği, kendisinin muvafakati olmadan ve sağlık durumu dikkate alınmadan görevlendirmenin yapıldığı, son olarak sosyal denge tazminatı adı altında tazminat doğrultusunda sağlık durumu sonucunda ekonomik durumunun da bozulması nedeniyle 60 kişi ile birlikte kendisinden dilekçe alınarak zorla emekli edildiği, en çok M.K. ve H.T. döneminde mobbinge maruz kaldığı ve ölümcül hastalığa bu dönemde yakalandığı, görev yerlerinde haksız tutanaklar tutulduğu, haksız bir şekilde sürekli olarak kendisinden savunma istendiği, tuvalete gitme sürelerinin dahi mevzu edilmeye başlandığı, bu durumunu teftiş kuruluna dahi intikal ettirildiği, kendisi hakkında “telefonu neden açmadın” tutanağı dahi tutulduğu, belirtilen tutanak ve savunmalar sonucunda kendisinin hakkı olan 2013 sosyal denge tazminatının ödenmediği, bu durum nedeniyle 10.000.-TL’den daha fazla bir zararına sebebiyet verildiği, anılan durum karşısında dava açmak zorunda kaldığı, … İdare Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında davasının halen derdest olduğu, Mart 2013 ayında yaşadığı yoğun stres sonucu meme kanseri olduğunu öğrendiği ve büyük bir çöküntü yaşadığı, mobbing sonrası kendisine “majör depresyon” teşhisi konulduğu iyileşmek için maddi ve ekonomik büyük çaba sarfettiği, baskı ile emekli olduğu için 2.000.-TL. emekli maaşı ile hem kanser tedavisine hem de psikolojik tedavisine yetişmeye çalıştığı; anılan işlem ve eylemlere karşı bugüne kadar dava açmamasının nedenleri ise, yalnız olması, parasız olarak Anadolu’dan gelen biri olması, bilgisizliği, iş yerinden korkup çekinmesi olduğu; Mahkemenin yapılanların kanser hastalığına neden olup olmayacağını araştırmadığı, zabıta müdürlüğüne ait Harem bölgesinde yerin altında bulunan, izbe, rutubetli, soğuk pis ve her türlü mikrobun bulunduğu yerin hastalığını tetiklediği, herkesin kabul ettiği üzere stresin kanserin tetikleyicisi olduğu, yapılanlarla hastalık arasında illiyet bağı olduğu, ancak Mahkeme ve Bölge İdare Mahkemesinin bu durumu görmezden gelmesi nedeniyle kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesi’nce, 2577 sayılı Kanunun 17/2. maddesi uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge İdare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara ve bir örneğinin de belirtilen … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın, kararı veren … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 11/11/2020 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Manevi zarar kişinin şahıs varlığında iradesi dışında meydana gelen eksilme olup; kişinin kendisinin veya yakınlarının şan, şeref, kişilik hakları ve vücut bütünlüğüne yönelik eylem ve işlemler nedeniyle duyduğu derin ruhsal ve bedensel acı, üzüntü olarak tanımlanmaktadır. İdarenin mali sorumluluğuna gidilmesi suretiyle duyulan acı ve üzüntünün kısmen de olsa maddi edimlerle telafi edilmesi olan manevi tazminatın bir zenginleşme aracı olmadığı da açıktır.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacının … Belediye Başkanlığında görev yaptığı 2002-2016 tarihleri arasında görev yerinin sürekli olarak değiştirildiği, durumuna uygun olmayan görevler verildiği, zor şartlarda görev yaptığı; 2013 yılı Mart ayında göğüs kanseri olduğu, emekli olmasına yakın dönem olan 26/02/2016 tarihinde kendisine uyarı cezası verildiği, gördüğü psikolojik baskı ve mobing nedeniyle hastalandığı ileri sürülerek, uğradığı manevi zararlara karşılık 200.000.-TL tazminatın yasal faiziyle ödenmesi istemiyle temyizen incelenmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava dosyasındaki bilgi ve belgeler ile davacının, davalı idare tarafından görev yerinin sürekli değiştirildiği, durumuna uygun olmayan görevler verildiği ve zor şartlarda görev yaptığı, korktuğu için yapılan görevlendirmelere dava açmadığını beyan etmesi, sağlık sorunları yaşamasına rağmen bu durumunun dikkate alınmadığı iddiaları birlikte değerlendirildiğinde; davalı idarenin eylemleri sonucunda duyulan acı ve üzüntüyle orantılı miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği sonucuna varıldığından, davanın reddi yolunda verilen Mahkeme kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararının bozulması gerektiği oyuyla karara katılmıyorum.