Danıştay Kararı 2. Daire 2018/1797 E. 2020/3221 K. 04.11.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2018/1797 E.  ,  2020/3221 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/1797
Karar No : 2020/3221

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; … Büyükşehir Belediye Başkanlığında Mezarlıklar Dairesi Başkanı olarak görev yapan davacının, başkanlık emrine uzman olarak atanmasına ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine ve parasal haklarının işlem tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : …. İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı görülmekle birlikte, bu yetkinin kullanımının mutlak ve sınırsız olmayıp, kamu yararı ve hizmet gerekleri ile sınırlı olduğu, dava konusu işlem sonrasında davacı hakkında ön inceleme başlatılmasına karar verilmiş olsa da, bu ön inceleme sonrasında soruşturma izni verilmediği ve disiplin soruşturması başlatılmadığı, davacı hakkında dava konusu işlem tarihi itibarıyla anılan kurumda görev yaptığı hizmet süresi boyunca herhangi bir idari soruşturma başlatılmadığı ve davacının, yürütmüş olduğu daire başkanlığı görevinde başarısız veya verimsiz olduğunun, hukuken kabul edilebilir, hizmet gereklerine uygun, kamu yararını gözeten somut ve nesnel delillerle ortaya konulamadığı, tesis edilen dava konusu atama işleminin hukuki bir gerekçesinin olmadığı anlaşılmakla, davacının daire başkanlığı görevinden alınmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı; hukuka aykırılığı yargı kararıyla sabit olan dava konusu işlem nedeniyle davacının yoksun kaldığı özlük haklarının iadesi ve parasal kayıplarının davanın açıldığı tarihten (19/10/2016) itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline, davacının işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesi ve parasal haklarının davanın açıldığı tarihten (19/10/2016) itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi isteminin kabulüne hükmedilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti : …. İdare Mahkemesinin gün ve sayısı yukarıda belirtilen kararına karşı davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine; … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; başvuruya konu İdare Mahkemesi kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davalı idarenin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davanın süresinde açılmadığı ileri sürülerek davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği, davacının daire başkanlığı görevine idarenin takdir yetkisine istinaden atandığı, aynı takdir yetkisi çerçevesinde de bu görevinden alınarak, kazanılmış hak aylık derecesine uygun bir kadroya atandığı, görevindeki başarısı, performansı ve yeterliliği gibi hususlar bağlı olduğu üst makamlar ve özellikle başkanlık makamı tarafından değerlendirilerek dava konusu işlemin tesis edildiği, işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek, temyiz incelemesine konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmiştir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
… Büyükşehir Belediye Başkanlığında Mezarlıklar Dairesi Başkanı olarak görev yapan davacının, başkanlık emrine uzman olarak atanmasına ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük haklarının iadesine ve parasal haklarının işlem tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesi istemiyle temyizen incelenmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinin 1. fıkrasında; “Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun “Personel istihdamı” başlıklı 22. maddesinin 1. fıkrasında ise; “Büyükşehir belediyesi personeli büyükşehir belediye başkanı tarafından atanır. Personelden müdür ve üstü unvanlı olanlar ilk toplantıda büyükşehir belediye meclisinin bilgisine sunulur.” hükmü yer almıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Yukarıda aktarılan mevzuat hükmü ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet gerekleri gözardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin sebep ve amaç unsurları yönünden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yerleşik yargı içtihatlarıyla kabul edilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının, … Büyükşehir Belediyesi İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı emrinde ambar memuru olarak görev yapmakta iken, 04/01/2012 tarihinde Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı olarak, 23/05/2014 tarihinde de Mezarlıklar Dairesi Başkanı olarak atandığı, … tarihinde ise dava konusu işlemle Başkanlık emrine uzman olarak atandığı anlaşılmaktadır.
Davacının geçmiş hizmetleri incelendiğinde; idarenin, davacıyı Daire Başkanlığı kadrosuna 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinde ifadesini bulan takdir yetkisi kapsamında atadığı görülmekte olup, davalı idarenin atama konusunda sahip olduğu bu yetkinin davacıyı görevden alma konusunda da mevcut olduğunun kabulü noktasında tereddüt bulunmamaktadır.
Bu bağlamda, dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, idarenin mevzuat uyarınca sahip olduğu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullandığına dair herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, dava konusu işlemin, davacının geçmiş hizmetleri ve görevin niteliği gözönünde bulundurularak, hizmetin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla, kamu yararı ile hizmet gereklerine uygun olarak tesis edildiği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık, istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 2/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun’la değişik 50. maddesinin 2. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın, kararı veren … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’na 6545 sayılı Kanun’un 27. maddesi ile eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 04/11/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.