Danıştay Kararı 2. Daire 2017/876 E. 2020/1757 K. 11.06.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2017/876 E.  ,  2020/1757 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/876
Karar No : 2020/1757

TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
VEKİLİ : …

KARŞI TARAF (DAVALI): …
VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; … ili, … ilçesi, … Ortaokulunda “Görsel Sanatlar Öğretmeni” olarak görev yapan davacı tarafından, aynı il, … ilçesi, … Fen Lisesine, …’.nın “Müdür” olarak atanmasına yönelik işlemin iptal edilerek, kendisinin “Müdür” olarak atamasının yapılması talebinin reddine ilişkin 19/11/2015 günlü, … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; okul müdürlüğü kadrosuna, kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek en uygun kişiyi atama konusunda, gerekli nitelikleri taşıyanlar arasında, tercihte bulunma hususunda takdir yetkisine sahip olan davalı idarenin, bir göreve atama yapıp yapmama veya elinde bulunan boş kadrolara atanma niteliği taşıyan kişilerin, kadro sayısından fazla olması halinde, bu kadrolara atayacağı kişileri, hizmet gereklerini gözönüne alarak seçmek hususunda takdir yetkisine sahip olduğu ve açık değerlendirme hatası olmadıkça idarenin, tercihini belli bir yönde kullanması konusunda yargı yoluyla zorlanmasına da hukuken olanak bulunmadığı, öte yandan, 2577 sayılı Kanunun 2. maddesi uyarınca idari yargı yerlerince de, idarelerin bu yöndeki takdir yetkisinin kaldırılması sonucunu doğuracak şekilde karar verilemeyeceği hususları birlikte değerlendirildiğinde, tesis edilen dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; 652 sayılı KHK’nın 37. maddesinin 9. fıkrasında, Bakan’a, kamu görevlilerinin naklen atanmaları konusunda takdir yetkisi tanınmış ise de, bu yetkinin kullanımının, kamu yararı ve hizmet gerekleri ile sınırlı olduğu; anılan atamaların yapılmasında, kariyer ve liyakat ilkelerinin uygulanması gerektiği; na bağlı eğitim kurumlarına yapılan yönetici görevlendirmelerinde, özel ve genel şartlar aranmakta iken, proje okul olarak belirlenen kurumlara yapılacak yönetici görevlendirmelerinde herhangi bir şartın aranmamasının hukuk devleti ilkesine aykırı olduğu; bir duyuru yapılmadan, başvurular alınmadan, kariyer ve liyakat ilkeleri gözetilmeden yapılan görevlendirmelerin eğitim ilkeleri ile bağdaşmayacağı ileri sürülerek, İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmiştir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyizi istenilen Mahkeme kararında, usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek, temyiz talebinin reddi ile İdare Mahkemesi kararının onanması yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …

DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesi’nce, Tetkik Hâkimi’nin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının, 14/03/2014 tarihinden önce … ili, … ilçesi, … Anadolu Lisesinde “Müdür” olarak görev yapmakta iken 652 sayılı KHK’ya eklenen Geçici 10. madde uyarınca müdürlük görevinin sona erdiği, halen aynı yer … Ortaokulunda “Görsel Sanatlar Öğretmeni” olarak görev yaptığı, 31/12/2014 günlü, 7146108 sayılı Bakan Onayı ile proje okulu olarak belirlenen … ili, … ilçesi, … Fen Lisesine …nın “Müdür” olarak atanması üzerine, anılan kişinin müdürlük tecrübesi ve liyakatinin bulunmadığı gerekçesi ile söz konusu atamanın iptal edilerek, kendisinin “Müdür” olarak atanması talebiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 19/11/2015 günlü, … sayılı işlemin iptali istemiyle temyizen incelenmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT :
1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu’nun “Kapsam” başlıklı 1. maddesinde, bu Kanunun, Türk milli eğitiminin düzenlenmesinde esas olan amaç ve ilkeleri, eğitim sisteminin genel yapısı, öğretmenlik mesleği, okul bina ve tesisleri, eğitim araç ve gereçleri ve Devletin eğitim ve öğretim alanındaki görev ve sorumluluğu ile ilgili temel hükümleri bir sistem bütünlüğü içinde kapsadığı, “Öğretmenlik” başlıklı 43. maddesinin son fıkrasında, öğretmenlerin hizmet sürelerine ve/veya isteğe bağlı il içi veya il dışı yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esasların yönetmelikle belirleneceği, “Öğretmenlerin nitelikleri ve seçimi” başlıklı 45. maddesinin son fıkrasında ise, hangi derece ve türdeki eğitim, öğretim, teftiş ve yönetim görevlerine, hangi seviye ve alanda öğrenim görmüş olanların ne gibi şartlarla seçilebileceklerinin yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “İkinci Görev Verilecek Memurlar ve Görevler” başlıklı 88. maddesinde, öğretmenlere de, asıl görevlerinin yanında, okul ve enstitü müdürlüğü, başyardımcılığı ve yardımcılığı görevlerinin, ikinci görev olarak yaptırılabileceği hüküm altına alınmıştır.
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihteki haliyle 652 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin “Atamalar” başlıklı 37. maddesinin 9. fıkrasında; “(Ek: 1/3/2014-6528/22 md.) Yurt içi veya yurt dışında, yerli veya yabancı kurum ve kuruluşlarla veya başka ülkelerle işbirliği anlaşması çerçevesinde kurulan ve ulusal veya uluslararası proje yürüten okul ve kurumlar, Bakan onayı ile proje okulu olarak seçilen ve belirli eğitim reformu ve programları uygulanan okul ve kurumlar ile Bakan onayıyla doğrudan Bakanlık merkez teşkilatına bağlanan kurumlara yapılacak öğretmen atamaları ve yönetici görevlendirmeleri Bakan tarafından yapılır.” hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan, dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan ve 06/10/2015 günlü, 29494 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe konulan Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine Dair Yönetmeliğin “Kapsam” başlıklı 2. maddesinde, bu Yönetmeliğin, 25/8/2011 günlü, 652 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 37. maddesinin 9. fıkrası kapsamındakiler hariç olmak üzere, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı eğitim kurumlarında ikinci görev kapsamında görevlendirilecek müdür, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcılarını kapsadığı belirtilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerine göre; öğretmenlere, asıl görevlerinin yanında, okul ve enstitü müdürlüğü, başyardımcılığı ve yardımcılığı görevlerinin, ikinci görev olarak yaptırılabileceği ve anılan yönetim görevlerine, hangi seviye ve alanda öğrenim görmüş olanların ne gibi şartlarla seçilebileceklerinin çıkaracakları yönetmelikle, idarece belirleneceği belirtilmiştir.
Diğer taraftan, yurt içi veya yurt dışında, yerli veya yabancı kurum ve kuruluşlarla veya başka ülkelerle işbirliği anlaşması çerçevesinde kurulan ve ulusal veya uluslararası proje yürüten okul ve kurumlar, Bakan onayı ile proje okulu olarak seçilen ve belirli eğitim reformu ve programları uygulanan okul ve kurumlar ile Bakan onayıyla doğrudan Bakanlık merkez teşkilatına bağlanan kurumlara yapılacak öğretmen atamaları ve yönetici görevlendirmeleri noktasında Bakanın yetkili olduğu açıktır.
Ancak, 652 sayılı KHK’nın 37. maddesinin 9. fıkrası kapsamında, “Proje Okul” olarak belirlenen okul ve kurumlara yapılacak öğretmen atamaları ve yönetici görevlendirmelerinde, dava konusu işlem tarihi itibarıyla, görev yapabilmeye ve seçilmeye ilişkin objektif kural ve seçme kriterlerini belirleyen usul ve esasların, Bakanlıkça prensip olarak oluşturulmadığı gibi bu bağlamda, Proje Okulda görev yapacaklara ilişkin koşul ve ilkelerin belirlenmemesi sebebiyle, atamaya/görevlendirmeye, kamu yararı ve hizmet gerekleri yönünden makul ve haklı görülebilecek objektif, genel nitelikte nedenler ile davacıya özgü subjektif (başarısızlık, disiplin, branş yetersizliği gibi) nitelikte hukuken itibar edilebilir somut nedenlerin ortaya konulmadığı görülmektedir.
Bu durumda; proje okul olarak belirlenen … Fen Lisesine, herhangi bir objektif kural ve kriter uygulanmaksızın yapılan görevledirmeye/atamaya yönelik dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan, dava konusu işlemin iptal edilmesi, davacı açısından doğrudan yönetici olarak atanma/görevlendirme yapılması sonucunu doğurmayıp; davacının durumunun, diğer adaylarla birlikte, Bakanlıkça belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yeniden değerlendirilmesi gerektiği de açıktır. (Nitekim, dava konusu işlem tarihinden sonra 01/09/2016 günlü, 29818 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Millî Eğitim Bakanlığı Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yönetmeliği’nde, proje okullara, yönetici olarak yapılacak görevlendirmelerde, genel ve özel şartlar belirlenmiştir.)

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Yasa’nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/06/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinde, bu Kanunda hüküm bulunmayan haller arasında sayılan davanın ihbarı konusunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş; anılan maddeye 3662 sayılı Kanun’un 11. maddesi ile eklenen ve 4001 sayılı Kanun’un 14. maddesi ile değiştirilen cümle ile, davanın ihbarının Danıştay, mahkeme ve hakim tarafından re’sen yapılacağı hususu düzenlenmiş; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İhbar ve Şartları” başlıklı 61. maddesinde; “Taraflardan biri davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebilir. Dava kendisine ihbar edilen kişinin de aynı şartlarda bir başkasına ihbarda bulunması mümkündür ve bu şekilde ihbar tevali ettirebilir.” hükmü ile “İhbarda bulunulan kişinin durumu” başlıklı 63. maddesinde ise; “Dava kendisine ihbar edilen kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı olan taraf yanında davaya katılabilir.” hükmü yer almıştır.
Bakılan uyuşmazlıkta dava; … ili, … ilçesi, … Ortaokulunda “Görsel Sanatlar Öğretmeni” olarak görev yapan davacının, aynı il, … ilçesi, … Fen Lisesine, … nın “Müdür” olarak atanmasına/görevlendirilmesine yönelik işlemin iptal edilerek, kendisinin “Müdür” olarak ataması/görevlendirilmesi talebiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptalinin istenildiği anlaşılmakta olup; bu nedenle bakılan davanın sonucundan, adı geçen kişinin menfaatinin etkileneceği açıktır.
Bu itibarla, İdare Mahkemesince, davanın … adlı kişiye ihbar edilmesi ile ilgili yasal işlemler gerçekleştirilmeksizin, uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmiş olmasında usul hükümlerine uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile idare mahkemesi kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle bozulması gerektiği görüşüyle, karara katılmıyorum.