Danıştay Kararı 2. Daire 2016/3117 E. 2020/3306 K. 10.11.2020 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2016/3117 E.  ,  2020/3306 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/3117
Karar No : 2020/3306

DAVACI: … Sendikası (…)
VEKİLİ: Av. …
DAVALI: … Bakanlığı
VEKİLİ: …

DAVANIN KONUSU: 17/04/2015 günlü, 29329 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 4. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinin ve bu maddeye dayalı olarak ülke genelinde öğretmenlere danışman öğretmenlik statüsü verilmesine ilişkin işlemlerin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI: Davacı Sendika tarafından; danışman öğretmenlik kurumunun, hukuki alt yapısı bakımından sakat olduğu, nitekim kanunlarda statüsü ve unvanının mevcut olmadığı, her yönüyle belirsiz, eksik ve ölçüsüz yetkiler öngören bir Yönetmelik hükmü ile düzenlenmeye çalışıldığı, danışman öğretmen olmak isteyen öğretmenler için herhangi bir duyuru ya da başvuru usulünün bulunmadığı, okul müdürü tarafından tam bir serbesti içinde belirlendiği, bazı öğretmenlerin danışman öğretmen olmak istememelerine rağmen zorla seçildikleri ve bu işlemin ise angarya niteliğinde olduğu, 2016 Ocak ayı itibarıyla ülke genelinde yaklaşık otuz bin danışman öğretmen belirlendiği ancak bunların hangi kıstasa ve kriterlere göre belirlendiğinin belli olmadığı, dava konusu Yönetmelik ve Aday Öğretmen Yetiştirme Sürecine İlişkin Yönerge dışında, danışman öğretmenlerin görevleri, yetkileri, kapsamı, özlük, unvan durumu, mali durumları ve genel statüsü hakkında başkaca mevzuatta hüküm bulunmadığı, danışman öğretmen belirleme sürecinde, okulu müdürü ve milli eğitim müdürlüklerinin sübjektif değerlendirmesi neticesinde işlemlerin gerçekleştirildiği ve bazı sendika üyelerine öncelik verildiği ileri sürülmüştür.

DAVALININ SAVUNMASI: Davalı idare tarafından; 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 56. maddesi hükmü gereğince, eğitim ve öğretim hizmetinin, Devlet adına yürütülmesinden, gözetim ve denetiminden Milli Eğitim Bakanlığının sorumlu tutulduğu, öğretmenlik mesleğinin özel bir ihtisas mesleği olduğu, aday öğretmenlerin yetiştirilmesine büyük önem verildiği, bu kapsamda aday öğretmenlerin en iyi şekilde yetiştirilmesi için getirilen yeniliklerden birisinin de danışman öğretmenlik müessesi olduğu, davacı Sendikanın iddialarının aksine danışman öğretmenliğe ne şekilde görevlendirme yapılacağının, görev ve sorumluluklarının ayrıntılı olarak düzenlendiği, danışman öğretmenliğin “öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmen” şeklinde düzenlenen kariyer basamakları arasında yer almadığı, diğer öğretmenlerden ayrı bir özlük hakkı, mali durum farklılaşması ya da unvan verilmesinin söz konusu olmadığı, anılan kurumun gönüllülük esası üzerinde yürütüldüğü, ülke genelinde, danışman öğretmen potansiyelini belirlemek ve bunların hizmet içi etkinlikleriyle danışmanlık görevinde donanımlı hale getirmek amacıyla farklı tarihlerde yazılan yazıların tüm valiliklere gönderildiği, bu yazılar doğrultusunda danışman öğretmen vasıflarını taşıyan 98.500 öğretmen arasında, 57.033 öğretmenin, Aday Öğretmen Yetiştirme Süreci Danışman Öğretmen Eğitimi Seminerine katılımının sağlandığı, bu eğitimlere katılan yaklaşık 27.000 öğretmenin de danışman öğretmen olarak belirlendiği, tüm işlemlerin Anayasa ve Yasaların vermiş olduğu görev, yetki ve sorumluluk içerisinde mer’i mevzuat hükümlerine göre tesis edildiği, bu nedenle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Üst hukuk normlarına ve hukuka aykırılık taşımayan dava konusu Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi ile bu maddeye dayalı olarak ülke genelinde, öğretmenlere, danışman öğretmenlik statüsü verilmesine ilişkin işlemlere karşı açılan ve hukuki dayanaktan yoksun bulunan davanın reddi gerektiği düşünülmüştür.

DANIŞTAY SAVCISI: …
DÜŞÜNCESİ: Davacı Sendika, 17/04/2015 tarih ve 29329 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 4. maddesinin 1. fıkrasının f bendinin ve bu maddeye dayalı olarak ülke genelinde öğretmenlere danışman öğretmenlik statüsü verilmesine ilişkin işlemlerin tümünün iptalini istemektedir.
652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 37. maddesinin 3. fıkrasında, öğretmenlerin Bakanlıkça belirlenen hizmet bölge veya alanlarında en az üç eğitim öğretim yılı görev yapması esas olduğu, bunların yer değiştirme suretiyle atamaları her yıl yapılan atama plan ve programları çerçevesinde eğitim öğretim faaliyetlerini etkilemeyecek şekilde sonuçlandırılacağı, 4. fıkrasında ise öğretmenlerin yer değiştirme suretiyle atamalarında uyulacak temel ilkeler, özür grupları, hizmet bölgeleri ve alanları, hizmet puanı ve diğer hususlara ilişkin usûl ve esasların yönetmelikle belirleneceği kuralına yer verilmiştir.
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununun 43. maddesinde, aday öğretmen olarak mesleğe başlamış olanların en az bir yıl fiilen çalışmak ve performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartıyla, yapılacak yazılı ve sözlü sınava girmeye hak kazanacakları ve uygulanacak olan sözlü sınavda bir konuyu kavrayıp özetleme, ifade kabiliyeti ve muhakeme gücü, iletişim becerileri, öz güven ve ikna kabiliyeti, bilimsel ve teknolojik gelişmelere açıklık, topluluk önünde temsil yeteneği ve eğitimcilik nitelikleri yönlerinden Milli Eğitim Bakanlığı tarafından oluşturulacak komisyonca değerlendirileceği, sınavda başarılı olanların öğretmen olarak atanacaği, sınavda başarılı olamayan aday öğretmenlerin il içinde veya dışında başka bir okulda görevlendirilerek bir yılın sonunda altıncı fıkrada belirtilen değerlendirmeye tekrar tabi tutulacağı, aday öğretmenlik süresi sonunda sınava girmeye hak kazanamayanlar ile üst üste iki defa sınavda başarılı olamayanların aday öğretmen unvanını kaybedeceği ve memuriyetle ilişiğinin kesileceği, sınav komisyonu üyelerinin Bakanlık personeli, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personel ile öğretim elemanları arasından seçileceği, Bakanlık gerekli gördüğünde illerde veya merkezde birden fazla komisyon oluşturabileceği, performans değerlendirmesinde dikkate alınacak meslekî ölçütler, sınav konuları, komisyon üyelerinin seçimi, görevleri, çalışma usul ve esasları ile sınava ilişkin diğer hususların yönetmelikle düzenleneceği kuralına yer verilmiştir.
Öğretmenlik, 1739 sayılı Kanun’un 43. maddesinde “Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleği” şeklinde tanımlanmış olup “Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfı” adı altında farklı bir hizmet sınıfı olarak da düzenlenmiştir.
17/04/2015 tarih ve 29329 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin “Tanımlar” başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde, danışman öğretmen, aday öğretmene adaylık süresince danışmanlık yapacak öğretmen olarak ifade edilmiştir.
Aynı Yönetmeliğin 18. maddesinde, eğitim kurumu müdürünün, aday öğretmenin göreve başlamasından sonraki 5 gün içerisinde öncelikle kendi alanından olmak üzere danışman öğretmen görevlendireceği kuralı yer almaktadır.
Yukarıya aktarılan yasal metinlerle, öğretmenlik hizmetinin önemini gözeterek mesleki donanımı yüksek, nitelikli bir öğretmen kadrosuna sahip olunması amacıyla aday öğretmenler için diğer aday memurlardan farklı bir adaylık sürecinin öngörüldüğü, danışman öğretmenlik uygulaması ile aday öğretmenin adaylık sürecini verimli şekilde geçirmesini ve öğretmenlik mesleğine hazırlanmasını gözettiği anlaşılmakla idarece düzenlenen kuralda ve bu kuralın uygulanmasına yönelik işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddi gerekeceği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY:
Davacı Sendika tarafından; 17/04/2015 günlü, 29329 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 4. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinin ve bu maddeye dayalı olarak ülke genelinde öğretmenlere danışman öğretmenlik statüsü verilmesine ilişkin işlemlerin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT :
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun “Öğretmenlik” başlıklı 43. maddesinde, “Öğretmenlik, Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleğidir. Öğretmenler bu görevlerini Türk Milli Eğitiminin amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak ifa etmekle yükümlüdürler.
Öğretmenlik mesleğine hazırlık genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon ile sağlanır.

(Ek fıkra: 1/3/2014-6528/5 md.) Aday öğretmenler, en az bir yıl fiilen çalışmak ve performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartlarını sağlamak kaydıyla, yapılacak yazılı veya yazılı ve sözlü sınava girmeye hak kazanırlar.

(Ek fıkra: 1/3/2014-6528/5 md.) Sınavda başarılı olanlar öğretmen olarak atanır. Sınavda başarılı olamayan aday öğretmenler il içinde veya dışında başka bir okulda görevlendirilerek bir yılın sonunda altıncı fıkrada belirtilen değerlendirmeye tekrar tabi tutulurlar.
(Ek fıkra: 1/3/2014-6528/5 md.) Aday öğretmenlik süresi sonunda sınava girmeye hak kazanamayanlar ile üst üste iki defa sınavda başarılı olamayanlar aday öğretmen unvanını kaybeder ve memuriyetle ilişiği kesilir.
(Ek fıkra: 1/3/2014-6528/5 md.) Ancak aday öğretmenliğe başlamadan önce 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre aday memurluğu kaldırılarak asli memurluğa atanmış olanlar hakkında sekizinci fıkra hükümleri uygulanmaz. Bu kişiler Bakanlıkta kazanılmış hak aylık derecelerine uygun memur kadrolarına atanırlar.
(Ek fıkra: 1/3/2014-6528/5 md.) Sınav komisyonu üyeleri; Bakanlık personeli, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personel ile öğretim elemanları arasından seçilir. Bakanlık gerekli gördüğünde illerde veya merkezde birden fazla komisyon oluşturabilir. Performans değerlendirmesinde dikkate alınacak meslekî ölçütler, sınav konuları, komisyon üyelerinin seçimi, görevleri, çalışma usul ve esasları ile sınava ilişkin diğer hususlar yönetmelikle düzenlenir.
(Ek fıkra: 1/3/2014-6528/5 md.) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin olarak 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun aday memurluk ile ilgili hükümleri aday öğretmenler hakkında uygulanmaz.
…” hükümlerine; “Öğretmenlerin nitelikleri ve seçimi” başlıklı 45. maddesinde, “Öğretmen adaylarında genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon bakımından aranacak nitelikler Milli Eğitim Bakanlığınca tespit olunur.
(Değişik: 16/6/1983 – 2842/13 md.) Öğretmenler, öğretmen yetiştiren yükseköğretim kurumlarından ve bunlara denkliği kabul edilen yurtdışı yükseköğretim kurumlarından mezun olanlar arasından, Milli Eğitim Bakanlığınca seçilirler.
Yüksek öğrenimleri sırasında pedagojik formasyon kazanmamış olanların ihtiyaç duyulan alanlarda, öğretmenliğe atanmaları halinde bu gibilerin adaylık dönemi içinde yetişmeleri için Milli Eğitim Bakanlığınca gerekli tedbirler alınır.
Hangi derece ve türdeki eğitim, öğretim, teftiş ve yönetim görevlerine, hangi seviye ve alanda öğrenim görmüş olanların ne gibi şartlarla seçilebilecekleri yönetmelikle düzenlenir. ” düzenlemelerine; “Yürütme, gözetim ve denetim” başlıklı 56. maddesinde ise, “Eğitim ve öğretim hizmetinin, bu kanun hükümlerine göre Devlet adına yürütülmesinden, gözetim ve denetiminden Milli Eğitim Bakanlığı sorumludur.” hükmüne yer verilmiştir.
17/04/2015 günlü, 29329 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin “Tanımlar” başlıklı 4. maddesinde, “(1) Bu Yönetmelikte geçen;
a) Aday öğretmen: Öğretmenlikte adaylığı daha önce kaldırılmamış olanlardan öğretmenliğe ilk defa atama suretiyle atananları,
b) Adaylık süreci: Adaylık süresinin tamamı veya bir kısmıyla ilgili olarak başlangıcından sonuçlanıncaya kadar yapılan performans değerlendirmesi, sınav ve sonrasına ilişkin uygulamalar dizisini,

f) Danışman öğretmen: Aday öğretmene adaylık sürecinde danışmanlık yapacak öğretmeni,

r) Öğretmen: Bakanlığa bağlı her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumları ile kurs ve seminerlerde eğitim-öğretim hizmetlerini yürütmek üzere ilgili mevzuatı çerçevesinde öğretmen kadrosuna atananları,

ifade eder.”; “Adaylık işlemleri” başlıklı 15. maddesinde, “(1) Aday öğretmenler, en az bir yıl fiilen çalışmak ve performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartlarını sağlamak kaydıyla, Bakanlıkça yapılacak yazılı veya yazılı ve sözlü sınava girmeye hak kazanır. …”; “Performans değerlendirmesi” başlıklı 16. maddesinde, “(1) Aday öğretmenler, görev yaptığı eğitim kurumunda ve eğitim ortamında bu Yönetmeliğin ekinde yer alan Ek-3 Performans Değerlendirme Formu üzerinden, göreve başladığı ilk dönemde bir, takip eden dönemde ise iki defa olmak üzere, değerlendiriciler tarafından toplamda üç defa değerlendirilir. Değerlendiriciler; il millî eğitim müdürünce görevlendirilecek maarif müfettişi, aday öğretmenin görev yaptığı eğitim kurumu müdürü ve eğitim kurumu müdürünün görevlendirdiği danışman öğretmenden oluşur. Değerlendiriciler birden fazla aday öğretmenin performansını değerlendirebilir; ancak, aynı değerlendirici birden fazla sıfatla aynı aday öğretmenin performansını değerlendiremez.
(2) İlk değerlendirme aday öğretmenin görev yaptığı eğitim kurumunda eğitim kurumu müdürü ve danışman öğretmen tarafından bireysel olarak ayrı ayrı yapılır. İkinci değerlendirme aynı şekilde, üçüncü değerlendirme ise maarif müfettişi, eğitim kurumu müdürü ve danışman öğretmen tarafından ayrı formların bireysel olarak doldurulması suretiyle bir arada yapılır. …”; “Performans değerlendirme sürecinde görev ve sorumluluklar” başlıklı 18. maddesinde ise, “(1) Eğitim kurumu müdürü, birinci, ikinci ve üçüncü değerlendirmeler ile nihai performans değerlendirme sonucunu beş iş günü içerisinde aday öğretmene tebliğ eder ve il millî eğitim müdürlüğüne bildirir. İl millî eğitim müdürlüğü, performans değerlendirmesi sonucunda başarılı ve başarısız olanların listelerini Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğüne bildirir.

(4) Eğitim kurumu müdürü;
a) Aday öğretmenin göreve başlamasından sonraki 5 iş günü içerisinde öncelikle kendi alanından olmak üzere danışman öğretmen görevlendirir. Görevlendirilecek danışman öğretmen bulunamaması halinde, başka bir eğitim kurumundan danışman öğretmen görevlendirilebilmesi için durumu eğitim kurumunun bağlı olduğu millî eğitim müdürlüğüne bildirir. Eğitim kurumu müdürü, değerlendirme sürecine ilişkin görev ve sorumlulukları çerçevesinde eğitim kurumunda gerekli tedbirleri alır, değerlendirmeye esas olan bilgi ve belgeleri ilgili değerlendiricilere iletir, söz konusu bilgi ve belgelerin iki yıl süreyle, yargı yoluna başvurulması halinde ise yargılamanın sonuna kadar saklanmasını sağlar.
b) Değerlendirici olarak; aday öğretmeni eğitim kurumundaki çalışmalarında mesleki ölçütler bağlamında gözlemler. Bu doğrultuda tüm adaylık sürecinde rehberlik eder. Gerçekleştirmiş olduğu gözlem ve incelemeler doğrultusunda Ek-3’te yer alan Formu üç nüsha olarak doldurur. Formun bir örneğini muhafaza eder, bir örneğini aday öğretmene verir, diğer bir örneğinin aday öğretmenin görev yapmış olduğu eğitim kurumunda muhafaza edilmesini sağlar.
(5) Danışman öğretmen, aday öğretmeni eğitim kurumundaki çalışmalarında mesleki ölçütler bağlamında gözlemler. Bu doğrultuda tüm performans değerlendirme sürecinde rehberlik eder. Gerçekleştirmiş olduğu gözlem ve incelemeler doğrultusunda Ek-3’te yer alan Formu üç nüsha olarak doldurur. Formun bir örneğini muhafaza eder, bir örneğini aday öğretmene verir, diğer bir örneğini aday öğretmenin görev yapmış olduğu eğitim kurumu müdürlüğüne teslim eder. Danışman öğretmen bu görevlerin yerine getirilmesinde aday öğretmenin görev yaptığı eğitim kurumu müdürüne karşı sorumludur.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Öte yandan, … günlü, E. … sayılı Makam Oluru ile yürürlüğe giren Aday Öğretmen Yetiştirme Sürecine İlişkin Yönerge’yle, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi eğitim kurumlarına aday öğretmen olarak atananların yetiştirme sürecine ilişkin usul ve esaslar belirlenmiş; bu kapsamda, yetiştirme süreci, yetiştirme programı, çalışma programı, il/ilçe milli eğitim müdürlerinin görevleri, yetiştirme süreci koordinatörünün görevleri, eğitim kurumu yöneticilerinin görevleri, danışman öğretmenin belirlenmesi, danışman öğretmenlerin görevleri ve aday öğretmenlerin görevlerine yönelik olarak anılan Yönerge ile ayrıntılı düzenleme yapılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bir hiyerarşik normlar sistemi olan hukuk düzeninde, alt düzeydeki normların, yürürlüklerini üst düzeydeki normlardan aldığı kuşkusuzdur. Dava konusu işlemlerin tesis edildikleri tarih itibarıyla normlar hiyerarşisinin en üstünde evrensel hukuk ilkeleri ve Anayasa bulunmakta ve daha sonra gelen kanunlar yürürlüğünü Anayasa’dan, tüzükler yürürlüğünü kanunlardan, yönetmelikler ise yürürlüğünü kanun ve tüzüklerden almaktadır. Dolayısıyla; bir normun, kendisinden daha üst konumda bulunan ve dayanağını oluşturan bir norma aykırı veya bunu değiştirici nitelikte bir hüküm getirmesi mümkün bulunmamaktadır.
Yukarıda yer verilen 1739 sayılı Kanun’a göre öğretmenlik, Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir uzmanlık/ihtisas mesleği olarak tanımlanmıştır. Buna bağlı olarak, öğretmenlerin bu görevlerini, Türk Milli Eğitiminin amaçlarına ve temel ilkelerine uygun olarak ifa etmekle yükümlü oldukları vurgulanmıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile, devlet memurluğu kapsamı içine alınan öğretmenlerin, devlet memurluğunun gerektirdiği genel şartlara sahip olması gerektiği gibi 1739 sayılı Kanunla da, öğretmenliğin özel ihtisas mesleği olduğu kabul edilerek, öğretmenlik mesleği için birtakım özel şartlar getirilmiştir. Bu kapsamda, öğretmen adaylarında genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon bakımından aranacak niteliklerin Milli Eğitim Bakanlığınca tespit olunacağı hükme bağlanmıştır.
Dava konusu Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde danışman öğretmenlik tanımlanmış; 15. ve devamı maddelerinde, adaylık işlemleri, performans değerlendirmesi ve sürece ilişkin görev ve sorumluluklar belirlenmiştir. Aday Öğretmen Yetiştirme Sürecine İlişkin Yönerge’yle de, aday öğretmen olarak atananların yetiştirme süreci ve programı, danışman öğretmenin belirlenmesi, danışman öğretmenlerin görevleri gibi konularda düzenlemeler yapılmıştır.
Bu durumda; eğitim ve öğretim hizmetinin yürütülmesinden, gözetim ve denetiminden sorumlu olan Milli Eğitim Bakanlığınca, danışman öğretmenlik müessesinin; Devletin eğitim öğretim işlerini yapmakla ve bu süreci yönetmekle sorumlu olan öğretmenlerin mesleki başarısının, kişisel yeterlik düzeyinin ve mesleğe ilişkin tutumlarının geliştirilmesi ve dolayısıyla aday öğretmenlerin en iyi şekilde yetiştirilmelerini sağlamak amacıyla getirilmesi; “öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmen” şeklinde düzenlenen kariyer basamakları arasında yer almaması ve diğer öğretmenlerden ayrı bir özlük hakkı, mali durum farklılaşması ya da unvan verilmesinin söz konusu olmaması, diğer bir anlatımla, anılan kurumun gönüllülük esası üzerinde yürütülmesi hususları göz önüne alındığında, dava konusu Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 4. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinin ve bu maddeye dayalı olarak ülke genelinde öğretmenlere danışman öğretmenlik statüsü verilmesine ilişkin işlemlerde, hukuka ve üst hukuk normları ile kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı bir yön görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE;
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına;
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine;
4. Posta gideri avansından artan tutarın, kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 10/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.