Danıştay Kararı 2. Daire 2015/7565 E. 2017/7407 K. 28.11.2017 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2015/7565 E.  ,  2017/7407 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/7565
Karar No : 2017/7407

Temyiz İsteminde
Bulunan (Davacı) :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İsteğin Özeti : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, … sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Temyizi istenen kararın yöntem ve yasaya uygun olduğu, bu nedenle istemin reddi gerekeceği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
Dava, … Pazarlama Bölge Müdürlüğü’nde Satış Kısım Müdürü olarak görev yapmakta olan davacının; …, …, … veya … Pazarlama Bölge Müdürlüklerinden birisine atamasının yapılması istemiyle yaptığı başvurunun reddine dair 01/06/2015 günlü, 33339 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nin … günlü, … sayılı kararıyla; Personelinin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönerge’nin 7. maddesine göre, …. Pazarlama Bölge Müdürlüğü’nde kısım müdürü olan davacının, …’daki 5 yıllık hizmet süresini doldurduğu ve zorunlu yer değiştirmeye tabi olduğu açık olmakla birlikte; aynı Yönergenin 5, 8 ve 9. maddeleri gözetildiğinde, yer değiştirme suretiyle atanmaların, personelin dengeli dağılımını sağlayacak şekilde boş kadro ve pozisyon durumuna göre hizmetin gerekleri, özellikleri, bulunulan yerin ekonomik, sosyal, kültürel ve ulaşım şartları değerlendirilerek Genel Müdürlüğün uygun bulacağı tarihlerde yapılacağı; davalı idarece bir planlama dahilinde hizmet gerekleri gözetilerek personelin zorunlu yer değiştirmeye tabi tutulduğu ve kamu hizmetinin gerekleri doğrultusunda personelin görev yerini değiştirme konusunda kanunen sahip olduğu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gerekleri dışında öznel nedenlerle kullandığına dair herhangi bir bilgi belge de bulunmadığı, mahkeme kararı ile de idarenin, bu konudaki takdir yetkisini ortadan kaldıracak şekilde planlama dışında davacının atamasını yapmaya zorlanamayacağı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka, kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine hükmedilmiştir.
Davacı, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğunu öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 76. maddesinde; “Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler”; 399 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Personel Rejiminin Düzenlenmesi ve 233 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Bazı Maddelerinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Kanun Hükmünde Kararname’nin “Görev ve Yer Değişikliği” başlıklı 9. maddesinde; “Sözleşme süresi içerisinde gelişen hizmet şartlarına göre sözleşmeli personelin görevi veya görev yeri değiştirilebilir…”; 25/06/1983 günlü, 18088 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmeliğin, “Yer Değiştirme Suretiyle Atanma Dönemleri” başlıklı 8. maddesinde; “Yer değiştirme sureti ile atanmalar her yılın Haziran – Eylül döneminde yapılır. Ancak, iş mevsimi bu dönemi kapsayan hizmetler için Mart ve Ekim ayları esas alınır…” hükümlerine yer verilmiştir.
Davalı Yönetim Kurulu’nun 27/9/2013 tarih ve 2013/107 sayılı kararı ile kabul edilen Personelinin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönerge’nin 5. maddesinde ”Yer değiştirmeler, hizmetin gerekleri, özellikleri, bulunulan yerin ekonomik, sosyal, kültürel ve ulaşım şartları değerlendirilerek, bu Yönergede belirtilen esaslara göre zorunlu çalışma süresini dolduran personelin topluca veya bireysel olarak yer değiştirmeleri suretiyle yapılır. Kadro ve pozisyonlarda boşalma olması halinde de yer değiştirme işlemi yapılabilir.”, 6. maddesinde ”Ünitelerin bulunduğu yerlerin ekonomik, sosyal, kültürel şartları ile ünitenin özellikleri yönünden; teknik, sağlık ve idari personelin en az 5 yıl hizmet yapacakları üniteler ek cetvelde (Eki-1) düzenlenmiştir.”, 7. maddesinde ”Bu Yönergenin yürürlüğe konulmasından itibaren; memur ve sözleşmeli statüde çalışan personelden 5 hizmet yılını dolduran ünite müdürü, ünite müdür yardımcısı, kısım müdürü, uzman, müdür yardımcısı ve şefler zorunlu yer değiştirmeye tabidir.”, 8. maddesinde ”Yer değiştirme suretiyle atanmalar hizmet gerekleri doğrultusunda Genel Müdürlüğün uygun bulacağı tarihlerde yapılır.”, 9. maddesinde ise ”(1) Atamalar, personelin dengeli dağılımını sağlayacak şekilde boş kadro ve pozisyon durumuna göre hizmetin gereği olarak hazırlanan bir plan dâhilinde yapılır. (2) Var ise “eş ve sağlık durumları” değerlendirilir. (3) Her ikisi de yer değiştirmeye tabii olan eşlerden ast durumunda olanın görev yerinin tespitinde, imkânlar ölçüsünde üstün görev yerine yakınlık dikkate alınır. (4) Eş durumu nedeniyle yer değiştirmelerde, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili hükümleri doğrultusunda, boş kadro imkânları göz önünde bulundurulur.” ve 19. maddesinde “Bu Yönergede hüküm bulunmayan hallerde 19/04/1983 tarihli ve 83/6325 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik hükümleri uygulanır.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davalı idare bünyesinde 31/08/1989’da … Çay Fabrikasında eksper olarak göreve başlayan davacının, daha sonra …, … ve … Çay Fabrikalarında, 12/10/2009 tarihinden itibaren de … Pazarlama Bölge Müdürlüğünde Satış Kısım Müdürü olarak görev yaptığı, 12/06/2014 ve 04/11/2014 tarihli dilekçeleriyle … Bölge Müdürlüğündeki 5 yıllık zorunlu çalışma süresini doldurduğundan bahisle naklen atanma talebinde bulunduğu, ancak bu başvuruları hakkında idarece herhangi bir işlem tesis edilmediği; son olarak …, …, … veya … Pazarlama Bölge Müdürlüklerinden birisine atamasının yapılması istemiyle yaptığı 20/05/2015 tarihli başvurusunun, 01/06/2015 günlü, 33339 sayılı davalı idare işlemiyle ve “yer değiştirme suretiyle atamaların hizmet gerekleri doğrultusunda Genel Müdürlüğün uygun bulacağı tarihlerde yapılacağı” gerekçesiyle reddedilmesi üzerine, bu işlemin iptali istemiyle temyizen bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 76. maddesi ve 399 sayılı KHK’nın 9. maddesi ile memurların ve sözleşmeli personelin naklen atanmaları konusunda idareye tanınan takdir yetkisinin kullanımının mutlak ve sınırsız olmayıp, kamu yararı ve kamu hizmetinin gerekleri ile sınırlı olduğu ve bu açıdan yargı denetimine tabi bulunduğu İdare Hukukunun bilinen ilkelerindendir. Buna karşılık, sözü edilen takdir yetkisinin Yasanın temel ilkeleri, kamu yararı ve hizmet gerekleri gözardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin sebep ve maksat yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği, yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunmaktadır.
Dava konusu uyuşmazlığın çözülebilmesi için davalı idarenin yönetim kurulu kararıyla uygulamaya konulan Personelinin Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönerge’nin 8. maddesinde yer verilen ve dava konusu işlemin de gerekçesini teşkil eden “Yer değiştirme suretiyle yapılacak atamaların hizmet gerekleri doğrultusunda Genel Müdürlüğün uygun bulacağı tarihlerde yapılır.” şeklindeki kuralın hukukiliğinin saptanması gerekmektedir.
Yukarıda yer verilen 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 76. maddesinde ve 399 sayılı KHK’nın 9. maddesinde yer değiştirme suretiyle yapılacak atamaların hangi dönemlerde yapılacağına ilişkin bir kurala yer verilmemiş olmakla birlikte; Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelikte yer değiştirme suretiyle atanmaların her yılın belli dönemlerinde yapılmasının öngörüldüğü, davalı idarece çıkarılan Yönerge’de ise naklen atama dönemlerinin belirli bir takvime bağlanmadığı, bu hususun hizmet gerekleri doğrultusunda Genel Müdürlüğün takdirine bırakıldığı görülmektedir.
Diğer yandan, anılan Yönergenin 7. maddesiyle memur ve sözleşmeli statüde çalışan personelden 5 hizmet yılını dolduran ünite müdürü, ünite müdür yardımcısı, kısım müdürü, uzman, müdür yardımcısı ve şeflerin zorunlu yer değiştirmeye tabi kılınması sebebiyle; bir görev yerindeki zorunlu hizmet süresini dolduran personelin makul bir süre içerisinde diğer görev yerlerine atanmayı isteme hakkına sahip oldukları tartışmasızdır. Her ne kadar, Yönerge’de “hizmet gerekleri gözetilerek” naklen atamaların belli dönemlerde toplu olarak yapılması mümkün hale getirilmiş ise de; bu atamaların ancak “Genel Müdürlükçe uygun bulunacak tarihlerde” yapılabilmesini öngören ve belirsizlik arzeden düzenleme, keyfi uygulamalara yol açabilecek ve bir bölgedeki zorunlu hizmet süresini dolduran personelin başka bir görev yerine makul bir sürede atanmasının sebepsiz şekilde geciktirilmesine sebebiyet verebilecek niteliktedir.
Ayrıca, Yönerge’de belirli kadrolarda görev yapanlar bakımından Yönerge eki listede yer verilen görev bölgelerinde 5 yıl zorunlu çalışma süresi şartı getirilmiş olması ve yer değiştirme suretiyle atamaların yılın hangi dönemlerinde yapılacağına ilişkin bir düzenlemeye yer verilmemiş olması sebebiyle; bir bölgedeki zorunlu çalışma süresini tamamlayan personelin diğer bölgelere naklen atanma talebinin derhal değerlendirmeye alınarak, hizmet gerekleri, kadro ve ihtiyaç durumları da gözetilmek suretiyle sonuçlandırılması gerekmektedir.
Bu durumda, davacının talepte bulunduğu …, …, … veya … Pazarlama Bölge Müdürlüklerindeki durumuna uygun kadro ve ihtiyaç durumu araştırılmak suretiyle naklen atama başvurusu değerlendirilerek işlem tesisi gerekirken, davacının talebinin sadece “Genel Müdürlükçe uygun görülecek bir tarihte değerlendirileceği” gerekçesine dayanılarak reddedilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesince verilen … günlü, … sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun’la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme’ye gönderilmesine, tebliğ tarihini izleyen (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/11/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

İdare Mahkemesi’nce verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, anılan kararın onanması gerektiği oyuyla çoğunluk kararına katılmıyorum.