Danıştay Kararı 2. Daire 2015/2491 E. 2016/818 K. 18.02.2016 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2015/2491 E.  ,  2016/818 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2015/2491
Karar No : 2016/818

Temyiz İsteminde Bulunan ( Davalı ) :
Vekili :
Karşı Taraf ( Davacı ) :
Vekili :

İsteğin Özeti : Bağ-Kur … İl Müdürü olarak görev yapmakta iken, 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun Geçici 2. maddesinin 4. fıkrası gereğince ihdas edilen Başkanlık Müşaviri kadrosuna atanarak Bağ-Kur … İl Müdürü olarak görevlendirilmiş sayılan davacının, … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne SSK … İl Müdür Yardımcısı …’ın vekaleten görevlendirilmesine ilişkin 03/01/2008 günlü işlemin yürütülmesinin yargı kararıyla durdurulmasından sonra, … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne atanmak amacıyla 06/10/2008 tarihinde yaptığı başvurunun reddine dair işlemin iptali talebiyle açtığı davada, söz konusu işlemin iptali üzerine, 11/03/2013 tarihli Onay ile … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü kadrosuna atanması ve 27/03/2013 tarihinden itibaren de anılan göreve başlamasından sonra, 06/10/2008 – 27/03/2013 tarihleri arasında yoksun kaldığı maaş ve diğer parasal haklarının yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açtığı davanın; hukuka aykırılığı Mahkeme kararı ile sabit olan işlem nedeniyle maaş ve diğer parasal haklar yönünden uğradığı zararın idarece hesaplanarak yasal faiziyle birlikte tazmin edilmesi gerektiği gerekçesiyle kabulüne, idareye başvuru (06/10/2008) tarihinden itibaren maaş ve diğer parasal haklardan oluşan zararın söz konusu unsurların ödenmesi gerektiği tarihlerden itibaren işletilecek yasal faizleriyle birlikte davacıya ödenmesine hükmedilmesi yolunda … 18. İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, … sayılı kararın; dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığına bağlı olup, davalı idarece ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Öte yandan, İdare Mahkemesi’nce verilen temyize konu karar uyarınca davacıya ödenmesi gereken parasal hakların, maaş ve ek gösterge gibi “kadroya bağlı” olarak verilen ve “özlük hakkı” (kamu görevlilerinin, kural olarak, hiçbir suretle yoksun bırakılamayacakları mali güvenceleri) kapsamında yer alan ödemeler olacağı tabiidir.
Açıklanan nedenlerle, … 18. İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, … sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen açıklama eklenerek onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içinde Danıştay’a kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 18/02/2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY ( X )

Dava konusu olayda, davacının, Bağ-Kur … İl Müdürü olarak görev yapmakta iken, 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun Geçici 2. maddesinin 4. fıkrası gereğince ihdas edilen Başkanlık Müşaviri kadrosuna atanarak Bağ-Kur … İl Müdürü olarak görevlendirilmiş sayıldığı, … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne atanmak amacıyla 06/10/2008 tarihinde yaptığı başvurunun reddine dair işlemin yargı kararıyla iptal edilmesinden sonra, anılan iptal kararı gereği davalı idarece yapılan değerlendirme neticesinde, 11/03/2013 tarihli Olur ile anılan göreve atandığı görülmekle birlikte; Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü kadrosuna atama yapma konusunda idarenin takdir yetkisinin bulunduğu ve söz konusu yetkisini de davacı lehine kullandığı, dolayısıyla, davacının doğrudan atanması sonucunu doğurmayan iptal kararına istinaden 06/10/2008-27/03/2013 tarihleri arasında yoksun kaldığını öne sürdüğü maaş ve diğer parasal haklarının tazminine imkan bulunmadığı kanaati hasıl olmuştur.
Açıklanan nedenlerle, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyuyla, çoğunluk kararına katılmıyorum.