Danıştay Kararı 2. Daire 2013/4371 E. 2015/10398 K. 15.12.2015 T.

Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2013/4371 E.  ,  2015/10398 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2013/4371
Karar No : 2015/10398

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : Hatay Valiliği Vekili :
Diğer Davalı :
Karşı Taraf (Davacı) :
Vekili :
İsteğin Özeti : …İdare Mahkemesi’nce verilen… günlü, E:…, K:.. sayılı kararın, davalı ………’nce dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Cevabın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
Dava; …Üniversitesi Mesleki Yaygın Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi ve Aile Ekonomisi Yaygın Eğitim Bölümü Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Öğretmenliği programı mezunu olup, … ili, … ilçesi, …Kız Teknik ve Meslek Lisesi’nde çocuk gelişimi ve eğitimi öğretmeni olarak görev yapan davacının, sağlık bilimleri lisansiyeri sayılarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 36.maddesinin (A) fıkrasının 5. bendinde yer alan düzenlemeden yararlandırılması istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin 12/05/2011 günlü, 4077-16868 sayılı işleminin iptali ile işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal hakların yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır.
Hatay İdare Mahkemesi’nin 14/11/2012 günlü, E:2011/2042, K:2012/1487 sayılı kararıyla; Gazi Üniversitesi Mesleki Yaygın Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi ve Aile Ekonomisi Yaygın Eğitim Bölümü Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Öğretmenliği programı mezunu olan davacının, 16/04/2008 tarihli Yükseköğretim Genel Kurulu Kararında; Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Öğretmenliği lisans programının sağlık bilimleri lisansiyeri sayıldığının belirtilmesi karşısında mezun olduğu bölüm nazara alındığında sağlık bilimleri lisansiyeri sayılması gerekirken aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, yoksun kaldığı parasal hakların ise idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı idarelerden , ………dava konusu işlemin hukuka uygun olduğunu öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 36. maddesinin (A) fıkrasının 5. bendinde; “Dört yıl ve daha fazla süreli yüksek öğrenim görenlerden tabip, diş tabibi, veteriner hekim, eczacı ile benzeri sağlık bilimleri lisansiyerleri (Hayvan sağlığı dahil) Biyolog ünvanına sahip akademik personel giriş derece ve kademelerine bir derece eklenmek suretiyle bulunacak derece ve kademelerden hizmete alınırlar” hükmüne yer verilmiş, anılan maddenin (G) fıkrasında ise, bu maddede sayılan sınıfların ve fıkraların kapsamının tayininde, benzeri veya eşdeğer öğrenim veya hizmetlerin; ilgili Bakanlık veya kuruluşun teklifi üzerine alakalı öğretim kurumu ile Milli Eğitim Bakanlığı’nın muadelet tevsiki ve Maliye Bakanlığı ile Devlet Personel Başkanlığı’nın mütalaası alınarak Bakanlar Kurulu’nca tespit olunacağı kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, … ili, … ilçesi, … Kız Teknik ve Meslek Lisesi öğretmeni olan davacının, Gazi Üniversitesi Mesleki Yaygın Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi ve Aile Ekonomisi Yaygın Eğitim Bölümü Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Öğretmenliği programından mezun olmasından dolayı sağlık bilimleri lisansiyeri sayılarak 657 sayılı Kanun’un 36/A-5 maddesi uyarınca memuriyeti giriş derece ve kademesine bir derece eklenmesi yolundaki talebinin reddi üzerine bakılmakta olan davayı açtığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, sağlık alanında dört yıl veya daha fazla süreli yükseköğrenim görmediği, bu nedenle de sağlık bilimleri lisansiyeri olmadığı açık olan davacının bitirdiği okula anılan maddede sınırlı bir biçimde belirlenen yüksek öğrenim programları arasında yer verilmediği gibi, söz konusu okulun sözü edilen fıkra kapsamına alınmasına ilişkin bir Bakanlar Kurulu Kararı da bulunmadığından, Yükseköğretim Kurulu görüşüne dayalı olarak, anılan fıkra hükmünden yararlanmasının hukuken mümkün olmadığı kuşkusuzdur.
Açıklanan nedenlerle, davalı ‘nin temyiz isteminin kabulü ile …. İdare Mahkemesi’nce verilen …. günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun temyize konu kararın verildiği tarih itibariyle yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun’la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme’ye gönderilmesine, tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içinde Danıştay’a kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 15/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.