Danıştay Kararı 2. Daire 2009/1592 E. 2010/4202 K. 05.11.2010 T.

2. Daire         2009/1592 E.  ,  2010/4202 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No :2009/1592
Karar No:2010/4202

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Karşı Taraf: Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı – ANKARA
Vekili: …
İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E: …, K: … sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi: İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İkinci ve Onikinci Daireleri’nce 2575 sayılı Danıştay Kanununa 3619 sayılı Kanunun 10. maddesi ile eklenen Ek 1. madde uyarınca yapılan müşterek toplantıda işin gereği düşünüldü:
SSK … Sigorta İl Müdürü olarak görev yapmakta iken, 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun Geçici 2. maddesinin 4. fıkrası gereğince ihdas edilen Başkanlık Müşaviri kadrosuna atanmış ve … Sigorta İl Müdürü olarak görevlendirilmiş sayılan davacı, … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’ne kendisinin atamasının yapılmayarak bu göreve Müffettiş …’in vekaleten görevlendirilmesine ilişkin 17.1.2008 gün ve 25 sayılı işlemin iptali ve yoksun kalınan parasal haklarının yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle dava açmıştır.
… İdare Mahkemesi’nin … günlü, …, … sayılı kararıyla; kamu hizmetinin sürekliliği ilkesi gereği yeterli liyakate sahip başka bir memurun atanmasına kadar yapılan vekaleten görevlendirmeyle, asaleten atanmanın amaçlandığının açık olduğu, olayda, SGK İl Müdürlüklerine vekaleten atama yapılmasıyla, il müdürlüklerinin en kısa sürede faaliyete geçirilmesinin, idareye devredilen kurumların il müdürlerinin görevlendirilmelerinin sona erdirilmesiyle de, SGK İl Müdürlüğü teşkilatının tek bir kamu kuruluşu yapısına dönüşümünün yapılarak SGK taşra teşkilatında birliğin sağlanmasının amaçlandığı, dolayısıyla SGK İl Müdürlüklerinin asaleten yürütülmesinin planlandığı, ancak il müdürlüklerinin faaliyete başlayış sürecinin tamamlanması için vekaleten atama yapıldığı ve buna bağlı olarak davacının görevlendirilmesinin sona erdirildiğinin görüldüğü, bu durumda idarece takdir yetkisi sınırları içerisinde tesis edilen vekaleten atama işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan yargı kararıyla uyuşmazlığa konu kadroya davacının atanması yönünde idarenin zorlanmasının mümkün bulunmadığı dikkate alındığında, idarece yapılan atamanın bu yönden de hukuka uygun olduğu, davacının parasal haklarının tazmini isteminin ise, 5502 sayılı Yasada idareye, devredilen kurumlarda görev yapanların eski görevleri ve Yasa gereği atanmış sayıldıkları görevler arasındaki parasal haklarına ilişkin olumsuz bir farkın oluşması halinde aradaki farkın kapanmasına kadar kamu görevlisinin lehine olan durumu koruyacak şekilde uygulama yapılacağı hüküm altına alındığından yerinde görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Davacı, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Yasanın 86. maddesinin 1. ve 2. fıkralarında, memurların kanuni izin, geçici görev, disiplin cezası uygulaması veya görevden uzaklaştırma nedenleriyle işlerinden geçici olarak ayrılmaları halinde yerlerine kurum içinden veya diğer kurumlardan veya açıktan vekil atanabileceği, bir görevin memurlar eliyle vekaleten yürütülmesi halinde aylıksız vekaletin asıl olduğu, 6. fıkrasında da maddede sayılan haller dışında boş kadrolara ait görevlerin lüzum görüldüğü takdirde memurlara ücretsiz olarak vekaleten gördürülebileceği belirtilmiştir.
Anılan Yasal düzenlemeden anlaşılacağı üzere, vekalet ve geçici görevlendirme hizmet gereklerinden kaynaklanan geçici uygulamalar olup, asıl olan yönetim ve memuriyet kadrolarına yasal koşulları taşıyanların kariyer ve liyakat ilkelerine uyularak atanmalarıdır.
20.5.2006 günlü, 26173 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5502 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesinde; Kurumun merkez ve taşra teşkilatı ve kadrolarının kademeli olarak en geç üç yıl içinde bu Kanuna uygun hale getirileceği, devredilen kurumlarda Bölge Müdürü, İl Müdürü, Sigorta İl Müdürü, Sağlık İşleri İl Müdürü, Sigorta Müdürü kadrolarında bulunanların görevlerinin sona ereceği ve bunlardan Bölge Müdürü kadrosunda bulunanların Bakanlık Müşaviri, diğerlerinin Başkanlık Müşaviri kadrolarına atanmış, devredilen kurumlardaki kadrolarında ve/veya görevlerinde görevlendirilmiş sayılacakları ve devredilen kurumlarda yürütmekle sorumlu oldukları görevleri belirtilen süreyi geçmemek üzere yürütmeye devam edecekleri, anılan personelin bu Kanuna göre yapılan görevlendirmeye ihtiyaç kalmaması halinde görevlendirme işleminin sona erdirilebileceği, durumlarına uygun ihtiyaç duyulan başka görevde görevlendirilebilecekleri düzenlenmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, anılan Yasayla kurulan Sosyal Güvenlik Kurumunun taşra teşkilatı olan Sosyal Güvenlik İl Müdürlükleri; Emekli Sandığı Bölge Müdürlüklerinin, SSK Sigorta İl Müdürlüklerinin, SSK Sağlık İşleri İl Müdürlüklerinin ve Bağ-Kur İl Müdürlüklerinin iş ve işlemlerini bünyesinde birleştirerek hizmet verecek olup, bu Yasa eki kadro ihdas cetvellerinde 81 adet Sosyal Güvenlik İl Müdürü kadrosu ihdas edilmiş, Bağ-Kur, SSK ve Emekli Sandığının taşra teşkilatlarında ise Bölge Müdürü ya da İl Müdürü unvanlı kadrolarda toplam 160 adet personelin görev yaptığı, davacının da aralarında bulunduğu söz konusu personelin 26.5.2006 tarihinde ilgili Kanunun Geçici 2. maddesinin 4. fıkrası uyarınca Bakanlık Müşaviri ve Başkanlık Müşaviri kadrolarına atandığı, Yasada öngörülen geçiş sürecinde hizmetin aksamaması için de Müşavirliğe atanmış bulunan devredilen kurumların Bölge/İl Müdürlerinin fiilen yürütmekte oldukları görevlerinde görevlendirilmiş sayıldıkları, bilahare Kurumun taşra teşkilatının yapılandırma çalışmalarının tamamlanması ve Sosyal Güvenlik İl Müdürlüklerinin bir an evvel oluşturulmasını teminen 5502 sayılı Kanunun 29., 657 sayılı Kanunun 86. ve 175. maddelerine istinaden Sosyal Güvenlik İl Müdürlüklerine İl Müdürü olarak vekaleten görevlendirilmeler tesis edilip, Yasa hükmü gereğince devredilen kurum kadrolarında görevlendirilmiş sayılan Başkanlık Müşavirlerinin asli kadro ve görevlerine iade edilmeleri ile … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünde görev yapmalarının uygun görüldüğü, dava konusu 17.1.2008 günlü, 25 sayılı işlemle de … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’ne, Müfettiş …’in vekaleten görevlendirildiği, buna bağlı olarak 31.1.2008 günlü işlemle, … Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünde Başkanlık Müşaviri kadrosunda olup SSK … Sigorta İl Müdürü olarak görevlendirilmiş sayılan davacının asli kadro görevine iade edildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda açıklanan ve Devlet Memurları ile ilgili genel bir düzenleme niteliği taşıyan 657 sayılı Kanun ile 5502 sayılı Kanunun birlikte değerlendirilmesinden; SSK Başkanlığı, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı Genel Müdürlüklerinin kaldırılarak Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının kurulmasını öngören 5502 sayılı Kanunun, Geçici 2. maddesinin yeniden yapılanma sürecinde personel hukukuyla ilgili neler yapılması gerektiği hususunda özel bir düzenleme getirdiği, bu düzenleme içerisinde vekaleten görevlendirme şeklinde bir usulün öngörülmediği, dolayısıyla vekaleten görevlendirme koşullarının oluşmadığı açıktır.
Bu nedenle, Sosyal Güvenlik Kurumunun yapılandırma sürecinin tamamlanarak yeni ihdas edilen Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü kadrolarına ancak asaleten atama yapılması halinde Yasa uyarınca görevlendirilmiş sayılma sona erebileceğinden ve asaleten atamanın da Devlet Memurları Kanununda boş olan kadrolara kariyer ve liyakat ilkeleri çerçevesinde yapılması gerektiği kabul edildiğinden, vekaleten görevlendirme yapılması yolundaki işlemde hizmet gereklerine uygunluk bulunmamaktadır.
Ancak bu durumun davacının, doğrudan Ankara Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü kadrosuna atanması sonucunu doğurmayacağı, söz konusu kadroya idarece kamu yararı ve hizmet gerekleriyle, kariyer ve liyakat ilkeleri çerçevesinde yapılacak değerlendirme sonucunda atama yapılabileceği tabiidir.
Öte yandan; hukuka aykırılığı saptanan dava konusu işlemler nedeniyle, devredilen SSK … Sigorta İl Müdürlüğü ve SGK Başkanlık Müşavirliği görevleri arasında yoksun kaldığı parasal haklarının da Anayasa’nın 125. maddesi uyarınca davacıya ödenmesi gerekeceği kuşkusuzdur.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, …, K: … sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1/b. fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun’la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme’ye gönderilmesine, 5.11.2010 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) AZLIK OYU : 5502 sayılı Yasanın Geçici 2. maddesinde; Kurumun merkez ve taşra teşkilatı ve kadrolarının kademeli olarak en geç üç yıl içinde bu Kanuna uygun hale getirileceği, devredilen kurumlarda Bölge Müdürü, İl Müdürü, Sigorta İl Müdürü, Sağlık İşleri İl Müdürü, Sigorta Müdürü kadrolarında bulunanların görevlerinin sona ereceği ve bunlardan Bölge Müdürü kadrosunda bulunanların Bakanlık Müşaviri, diğerlerinin Başkanlık Müşaviri kadrolarına atanmış, devredilen kurumlardaki kadrolarında ve/veya görevlerinde görevlendirilmiş sayılacakları ve devredilen kurumlarda yürütmekle sorumlu oldukları görevleri belirtilen süreyi geçmemek üzere yürütmeye devam edecekleri, anılan personelin bu Kanuna göre yapılan görevlendirmeye ihtiyaç kalmaması halinde görevlendirme işleminin sona erdirilebileceği, durumlarına uygun ihtiyaç duyulan başka görevde görevlendirilebilecekleri düzenlenmiştir.
Memurların atandıkları kadro görevlerini fiilen de yürütmeleri memur hukuku ilkelerinden olup; yukarıda sözü edilen 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu ile kurumun merkez ve taşra teşkilatı kadrolarında değişiklik yapılmak suretiyle en geç üç yıl içinde anılan Kanuna uygun hale getirileceği öngörülmüştür.
Sigorta il müdürü olarak görev yapmakta iken anılan Kanun gereğince bu görevi sona eren ve Başkanlık Müşavirliği kadrosuna atanmış sayılan davacının, yine aynı Kanun gereğince yapmakta olduğu görevini görevlendirme suretiyle yürüteceği belirtilmiştir.
Olayda; davacının yukarıda anılan süre içinde görevlendirme suretiyle yürüttüğü görevinden alınarak asli kadro görevi olan başkanlık müşavirliğine iade edilmesi ve yerine vekaleten atama yapılması üzerine, görevlendirme yolu ile yürütmekte olduğu görevinden alınması işleminin ve yapılan vekaleten atama işleminin iptali istemiyle bakılmakta olan davayı açtığı anlaşılmıştır.
Yukarıda belirtilen hüküm gereğince görevlendirmeye ihtiyaç kalmaması halinde Başkan tarafından görevlendirmenin sona erdirilebileceğinin belirtilmiş olması ile sosyal güvenlik kurumlarının birleştirilmesi sürecine özgü geçici nitelik taşıyan ve vekaleten atanma niteliğinde bile olmayan bu görevden; idarenin takdir yetkisine dayalı biçimde ilgilinin her zaman alınabileceği kuşkusuz olup anılan hükmün; idarenin bu konudaki takdir yetkisine engel olabilecek şekilde yorumlanmasına hukuken olanak bulunmamaktadır.
5502 sayılı Kanunun tanıdığı yetki ile geçici olarak bu görevi yürütmekte olan davacının yine aynı Kanun gereğince bu görevi ile irtibatının sona ermiş olması sebebiyle, idareye atama yapılması amacıyla tanınan üç yıllık süre içinde bu görevi mutlak suretle yürüteceği biçiminde yorumlanamayacağı ancak; anılan göreve asaleten atama yapılması halinde bu işleme karşı açılacak bir davada hukuka ve hizmet gereklerine uygun biçimde atama yapılıp yapılmadığı yolunda irdeleme yapılarak karar verilebileceği açıktır.
Açıklanan nedenlerle; davanın reddi yolundaki kararın onanması gerektiği görüşü ile çoğunluk kararına karşıyız.