Danıştay Kararı 2. Daire 2008/7796 E. 2009/2964 K. 10.07.2009 T.

2. Daire         2008/7796 E.  ,  2009/2964 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No :2008/7796
Karar No:2009/2964

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Karşı Taraf: Sağlık Bakanlığı / Ankara
İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi: İdare Mahkemesi kararının özel hizmet tazminatına ilişkin kısmının bozulması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemesi kararlarının Danıştay tarafından bozulması halinde, yeniden verilecek kararlara karşı yapılacak temyiz başvurularının, ancak, mahkemece bozma esaslarına uyulmuş olup olmadığı yönünden incelenmesi mümkün olup, idare mahkemesince, Danıştay Onbirinci Dairesinin bozma kararına uyulmak suretiyle verilen karara karşı yapılan temyiz başvurusunun reddi ile Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
Dava, … Devlet Hastanesi’nde Ebe Hemşire olarak görev yapan davacı tarafından, Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Programı’nı bitirmesi nedeniyle intibakı yapılarak, ödenen ek gösterge, yan ödeme ve özel hizmet tazminatının kesilmesi üzerine, gördüğü üst öğrenim uyarınca söz konusu ödemelerden yararlandırılması gerektiği yolundaki başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile ödenmeyen yan ödeme, özel hizmet tazminatı ve ek göstergenin 22.12.2003 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nin … günlü, E: …, K: … sayılı kararıyla; Sağlık idaresinin bilimsel açıdan sağlık bilimi kapsamında yer aldığı ve Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği bölümü mezunlarının da sağlık bilimi lisansiyeri sayılması gerektiği, 657 sayılı Yasa’da sağlık idarecilerinin Sağlık Hizmetleri Sınıfı’nda yer aldığı, Sağlık Hizmetleri Sınıfı’nda ebe hemşire olarak görev yapan ve Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği bölümünü bitiren davacıya, bitirdiği okulun mesleğinin devamı olmadığı ileri sürülerek mesleği ile ilgili yüksek öğrenimi bitiren sağlık personeli için belirlenen ek gösterge, özel hizmet tazminatı ve yan ödeme tutarından yararlandırılmamasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali ile yoksun kalınan parasal hakların 22.12.2003 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmiş ise de, davalı idare tarafından, İdare Mahkemesi kararının temyiz edilmesi üzerine; bu karar, Danıştay Onbirinci Dairesi’nin 11.02.2008 günlü, E:2005/2434, K:2008/1178 sayılı kararıyla bozulmuş, bozma kararına uyulmak suretiyle … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar ile de; yükseköğrenim görmüş sağlık personeline ödenen oranda tazminat ve yan ödeme tutarından yararlanabilmek için, bitirilen üst öğrenimin mesleki alanda olması gerektiği, davacının mezun olduğu Açıköğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Önlisans Programı’nın ise, 03.12.2002 günlü ve 45 sayılı Yükseköğretim Kurulu kararı uyarınca İktisadi ve İdari Programlar arasında yer aldığı ve mesleki nitelikte bulunmadığı anlaşıldığından, davacının özel hizmet tazminatı ve yan ödemeden yararlandırılmamasında hukuka aykırılık bulunmadığı; dava konusu işlemin ek göstergeye ilişkin kısmına gelindiğinde ise; sağlık hizmetleri sınıfında 5. dereceli kadroda görev yapan ve iki yıllık yükseköğrenim mezunu olan davacının, sağlık bilimleri lisansiyerleri için öngörülen ek göstergeden yararlandırılmasınada olanak bulunmadığı gerekçesiyle, dava reddilmiştir.
Davacı, ebe hemşire olarak görev yaptığını, ebe hemşireler yönünden Sağlık Kurumları İşletmeciliği Programı’nın bir üst öğrenim olduğunu, öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının bozulmasını istemektedir.
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığına bağlıdır. Olayda, davacının 5. dereceli kadroda bulunduğu husus da dikkate alındığında, dava konusu işlemin ek göstergeye ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığından, İdare Mahkemesi’nin ek göstergeye yönelik olarak davayı reddetmesi hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmamaktadır.
Davanın, davacının, Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Programı’nı bitirmesi nedeniyle, yükseköğrenim görmüş sağlık personeline ödenen oranda yan ödeme ve özel hizmet tazminatından yararlandırılmaması yolundaki işleme yönelik kısmına gelindiğinde ise;
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun, 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 4 üncü maddesi ile zam ve tazminatlar başlığı altında yeniden düzenlenen, 152 inci maddesinin (II) Tazminatlar başlıklı fıkrasında; görevin önem, sorumluluk ve niteliği, görev yerinin özelliği, hizmet süresi, kadro unvan ve derecesi ve eğitim seviyesi gibi hususlar gözönüne alınarak bu Kanun’da belirtilen en yüksek Devlet Memuru aylığının brüt tutarının Bakanlar Kurulunca belirlenecek esas ölçü ve nispetler dahilinde tazminat olarak ödeneceği, (b) bendinde ise sağlık hizmetleri sınıfına dahil olup da, bu görevleri ile ilgili olmayan bir üst öğrenimi bitirenler için, önceki öğrenim durumlarına ait tazminat oranlarının esas alınacağı belirtilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun anılan 152 inci maddesine dayanılarak çıkarılan 04.01.2003 günlü, 2003/5139 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla 2003 yılında da uygulanması uygun bulunan ve 04.02.1998 günlü, 23248 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 19.01.1998 günlü, 98/10548 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’na ekli (II) sayılı Cetvel’in (F) Sağlık Hizmetleri Bölümü’nde, kurumların Sağlık Hizmetleri Sınıfı’na dahil kadrolarında görev yapanların, görev unvanı, eğitim seviyesi, hizmet yerleri ve kadro dereceleri dikkate alınarak tazminat oranları ayrı ayrı belirlenmiş, bu personelden mesleki yüksek öğrenim görmüş diğer sağlık personeline uygulanacak tazminat oranları (6/a) bendinde, lise dengi mesleki öğrenim görmüş diğer sağlık personeline uygulanacak özel hizmet tazminat oranları ise (6/b) bendinde yer almıştır.
Anılan Bakanlar Kurulu Kararına ekli (I) sayılı Cetvel’in Sağlık Hizmetleri Bölümü’nde de yan ödemelere ilişkin benzer ayrım yapılmıştır.
Her iki cetvelde de, mesleki yüksek öğrenim görmüş diğer sağlık personeli için farklı, lise dengi mesleki sağlık öğrenimi görmüş sağlık personeli için farklı miktar ve oranlarda iş güçlüğü ve temininde güçlük zammı puanı ve özel hizmet tazminatı oranları belirlenmiştir.
Bu hükümler dikkate alındığında, söz konusu (I) ve (II) sayılı Cetveller’de belirtilen ve yüksek öğrenim görmüş sağlık hizmetleri sınıfı personeline ödenen oranda tazminat tutarından yararlanılabilmesi için, bitirilen üst öğrenimin mesleki alanda, yani sağlık programları bölümünde olması gerektiği açıktır.
Diğer taraftan, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun, yükseköğretime nasıl girileceğini düzenleyen ve bu düzenleme çerçevesinde esaslarını belirlemede Yükseköğretim Kurulu’na yetki veren, “Yükseköğretime Giriş” başlıklı ve 18.08.1983 günlü, 2880 saylı Kanun’un 26. maddesiyle değişik 45. maddesinin (a) fıkrasının 3. paragrafında, bir mesleğe yönelik programlar uygulayan liselerin mezunları, Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenecek aynı alanda bir yükseköğretim kurumuna girerken, başarı notlarının, ayrıca tespit edilecek bir katsayı ile çarpılmak suretiyle değerlendirilerek giriş sınavı puanlarına ekleneceğinin belirtildiği; yine aynı maddeye 4207 sayılı Kanun’un 2. maddesiyle eklenen (e) fıkrasında ise; mesleki ve teknik orta öğretim kurumlarından mezun olan öğrencilerin istedikleri takdirde bitirdikleri programın devamı niteliğinde veya buna en yakın programların uygulandığı, öncelikle kendi mesleki ve teknik eğitim bölgesi içinde yer alan veya bölgesi dışındaki meslek yüksekokullarına sınavsız olarak yerleştirilebilecekleri kuralına yer verilmiş olup, söz konusu bu kural çerçevesinde ebe hemşire yetiştiren bölümler de dahil olmak üzere sağlık meslek lisesi mezunlarının, Anadolu Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Programı’na yerleştirilirken söz konusu bu kolaylıklardan yararlandırılmalarına, Yükseköğretim Kurulu Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından hazırlanan ve basımı, dağıtımı ve uygulanması da, Yükseköğretim Genel Kurulu’nun kararları ile kabul edilen ve muhtelif yıllara ait Öğrenci Seçme Sınavı Kılavuzlarında yer verildiği görülmektedir.
Dava konusu olayda, Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Programı’nın, ebe hemşire yetiştiren sağlık meslek liselerinin devamı niteliğinde görülmesi sebebiyle, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 45. maddesi kapsamındaki kolaylıklardan yararlandırılıyor olması karşısında, Anadolu Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Programı’nın, sağlık görevlileri açısından mesleki bir üst öğrenim olduğunun kabulü zorunlu olup, davacının ise, ebe hemşire olarak görev yaptığı hususu ihtilafsız olduğuna göre, dava konusu edilen ve sağlık hizmetleri sınıfındaki sağlık personeli için belirlenen yan ödeme ve özel hizmet tazminatından davacının yararlandırılmamasına ilişkin işlemde hukuka uyarlık; bu kısma ilişkin olarak aksi yönde verilen İdare Mahkemesi kararında da hukuki isabet görülmemiştir.
Kaldı ki, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 43. maddesinin (b) bendi uyarınca alınan, Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Programı’nın Sağlık Programları Bölümü bünyesine alınmasının uygun olmadığı ve sağlık görevlileri ile ilgili bir üst öğrenim olarak değerlendirilmeyeceği yolundaki Yükseköğretim Yürütme Kurulu’nun 03.12.2002 tarihli kararının, Danıştay İkinci Dairesi’nin, Danıştay Sekizinci Dairesi’yle müşterek yaptığı toplantıda 16.03.2009 günlü, E.2008/3393, K:2009/1074 sayılı kararıyla, Anadolu Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi Sağlık Kurumları İşletmeciliği Programı’nın, sağlık görevlileri açısından bir üst öğrenim olarak değerlendirilmemesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptal edildiği, ayrıca Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 14.02.2008 tarihli kararından, 2547 sayılı Kanun’un 2880 sayılı Kanun’la değişik 43/b maddesi uyarınca Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı’nın görüşü de dikkate alınarak, sözkonusu programın müfredatının incelenmesi ve Başkent Üniversitesi’nde benzer programın üst öğrenim sayılması da göz önünde bulundurularak mezunlarının aldıkları eğitimin sağlık ve teknik hizmetler sınıfında yer alan personel için bir üst öğrenim sayılmasına karar verildiği de görülmektedir.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kısmen kabulü ile … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, yan ödeme ve özel hizmet tazminatına yönelik olarak davayı reddeden kısmının bozulmasına, ek göstergeye yönelik olarak davayı reddeden kısmına ilişkin temyiz isteminin ise, reddi ile kararın bu kısmının onanmasına; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar gözetilerek bozulan kısım hakkında yeniden karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 10.07.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.