Danıştay Kararı 2. Daire 2008/1091 E. 2009/4153 K. 13.11.2009 T.

2. Daire         2008/1091 E.  ,  2009/4153 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2008/1091
Karar No: 2009/4153

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : Edirne Valiliği
Karşı Taraf: …
İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti: Cevap verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi:Bir öğrenciye karşı şiddet uyguladığı yapılan soruşturma ile sabit olan davacının, idarecilik görevinden alınarak başka bir okula öğretmen olarak atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından, İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi’nce işin gereği düşünüldü:
Dava, … İli, … İlçesi, Meslek Lisesi’nde Müdür Başyardımcısı olarak görev yapan davacının, aynı İlçe, … Lisesi’ne Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olarak atanmasına ilişkin 10.11.2006 günlü, 27424 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının disiplin cezası gerektiren eylemi nedeniyle görev yerinin değiştirilmesi yerinde olmakla birlikte, gerek almış olduğu disiplin cezasına dayanak eyleminin yöneticilik görevinden alınmasını gerektirecek nitelikte bulunmaması, gerekse bu görevden alınmasını gerektirecek somut veriler ortaya konulmadığı gözönüne alındığında, davacının yöneticilik görevinden alınmak suretiyle öğretmen olarak atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.
Davalı idare, davacı hakkında tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını ileri sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun 8. maddesinin (c) fıkrasında, Valilerce lüzumu halinde İl içinde bütün memurların görev yerlerinin değiştirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan ve 11.1.2004 günlü, 25343 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’ne 4.3.2006 günlü, 26098 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelikle eklenen Ek 3. maddesinde, soruşturma sonucu yöneticilik görevinden ayrılması uygun görülenlerin yöneticilik görevinden alınacakları kurala bağlanmıştır.
Anılan maddeler ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye tanınan takdir yetkisinin kullanımının mutlak ve sınırsız olmayıp, kamu yararı ve kamu hizmetinin gerekleriyle sınırlı olduğu ve bu açıdan yargı denetimine tabi bulunduğu İdare Hukukunun bilinen ilkelerindendir.
Buna karşılık, sözü edilen takdir yetkisinin ancak, kamu yararı ve hizmet gerekleri gözardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği hususunun yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunduğunu da vurgulamak gerekir.
Diğer taraftan, 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 2. maddesinde, Türk Milletinin bütün fertlerini beden, zihin, ahlak, ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan; yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek, ilgi, istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi, beceri, davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak, Türk Milli Eğitiminin genel amaçları arasında sayılmıştır.
Buna göre eğitim sistemi içerisinde yönetsel ve eğitsel işlevlerde bulunan tüm personelin, eğitilenlere karşı tutum, davranış, yaklaşım ve söylemlerinin, yukarıda belirtilen amaçları gerçekleştirmeye yönelik nitelikte olması, bu amaçların gerçekleşmesini engelleyici tutum, davranış ve söylemlerden kaçınmaları gerektiği açıktır.
Bu durumda, bir öğrenciye karşı şiddet uyguladığı yapılan idari soruşturma ve … Sulh Ceza Mahkemesi kararı ile sabit olan davacının, yukarıda anılan niteliklere sahip birey yetiştirilmesi amacıyla bağdaşmayan tutum ve davranışları nedeniyle idarecilik görevinden alınarak, başka bir okula öğretmen olarak atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun ile değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 13.11.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.