Danıştay Kararı 2. Daire 2006/3993 E. 2008/2945 K. 18.06.2008 T.

2. Daire         2006/3993 E.  ,  2008/2945 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2006/3993
Karar No: 2008/2945

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Vekili: …
Karşı Taraf: Çevre ve Orman Bakanlığı / ANKARA
İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı :…
Düşüncesi: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi’nce, işin gereği düşünüldü:
Dava; Çevre ve Orman Bakanlığı … Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan davacının bu görevinden alınmasına ilişkin 9.6.2005 tarih ve 2005/7173 sayılı müşterek kararnamenin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı tüm kanuni haklarının kendisine iadesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; … ile ilgili yargı kararının uygulanmasının aralarında halef selef ilişkisi bulunmaması sebebiyle davacının görevden alınmasını gerektirmeyeceği açık ise de; davacının 18.4.2004 tarihli dilekçesiyle Genel Müdür Yardımcılığı görevinden alınmasını talep ettiği göz önüne alındığında kendi isteğiyle anılan görevinden alınmasına ilişkin müşterek kararnamede hukuka ve mevzuata aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı; İdare Mahkemesi kararında bahsi geçen dilekçenin iradesini yansıtmadığını, bu dilekçede yer alan tarihin kendisi tarafından atılmadığını öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinin 1. fıkrasında; “Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68 inci maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu madde ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet gerekleri gözardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; orman mühendisi olarak çeşitli yerlerde görev yaptıktan sonra Şube Müdürlüğü ve Daire Başkanlığı görevlerinde bulunan davacının, 28.1.2003 tarihinde … Genel Müdür Yardımcılığı’na atandığı, 4856 sayılı Yasanın yürürlüğe girmesiyle aynı Genel Müdürlükte Genel Müdür Yardımcılığı görevine devam ettiği, 9.6.2005 tarihli müşterek kararnameyle başka bir göreve atanmak üzere Genel Müdür Yardımcılığı görevinden alınmasına ilişkin işlemin tesisi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı idarece; dava konusu işlemin dayanağı … isimli şahıs hakkında verilen yargı kararının uygulanması ile davacının memuriyet haklarının saklı kalması kaydıyla bulunduğu görevden ayrılmak istediğine ilişkin Çevre ve Orman Bakanına hitaben yazılan 18.4.2005 tarihli dilekçesi gösterilmekte ise de; davacının mülga Orman Bakanlığı … Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığı tarihte …’ın mülga Çevre Bakanlığı Çevre Koruma Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığı, 4856 sayılı Yasadan sonra … Genel Müdürlüğünün muhafaza edildiği, mülga Çevre Koruma Genel Müdürlüğü yerine Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün oluşturulduğu, dolayısıyla davacı ile … arasında halef selef ilişkisinin bulunmadığı, bu kişi hakkında verilen yargı kararının uygulanması amacıyla davacının görevden alınamayacağı, öte yandan; davacının, 18.4.2005 tarihli dilekçesinin üzerinde işlem gördüğüne ilişkin herhangi bir evrak kayıt tarih ve sayısı yer almadığı gibi, tarih kısmının davacı tarafından düzenlenip düzenlenmediği hususunun tartışmalı olduğu, davacının Çevre ve Orman Bakanlıklarının birleştirilmesinden önce kendisinden bu yönde dilekçe alındığına ilişkin iddiası da dikkate alındığında, evrak kayıt tarih ve sayısı yer almayan dilekçenin davacının iradesini yansıtmadığı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır.
Bu durumda; davacı ile … arasında halef selef ilişkisinin bulunmaması, 18.4.2005 tarihli dilekçenin davacı tarafından düzenlenip düzenlenmediği ile kayıt tarih ve sayısı alıp almadığının belli olmaması hususları karşısında, genel müdür yardımcılığı görevinde başarısız veya verimsiz olduğu yolunda herhangi bir somut tespit de bulunmayan davacının bu görevden alınmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1/b. fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun’la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkeme’ye gönderilmesine, 18.6.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.